İçinde bulunduğum durum çok saçma. Anlayamıyorum. Sizce de saçma değil mi?
Küçük bir kız kardeşiniz var. Çocukluğunuz beraber geçmiş. Ancak ailenizin kumar borçları yüzünden kardeşinizi sizden alıyorlar. Aileniz bütün hayatı boyunca kız kardeşinizi arıyor. Sizi sırf bu sebeple lise için başkente yolluyor.
Fakat yok. Kız kardeşinize dair en ufak bir iz bile yok. Sonunda bütün aile unutmaya karar veriyorsunuz. Sanki hiç kardeşiniz yokmuş gibi. Sanki sadece iki erkek kardeşmişsiniz gibi.
Ama sonra, bir gün bir kız geliyor ve ben sizin kardeşinizim diyor. Kız sevdiğiniz adamın nişanlısı(!).
Ve şuan abinizin evinde boş boş oturmuş, o kızı dinliyorsunuz. Sürekli aynı şeyler...
Beni kaçırdılar, yetimhanede büyüdüm, şuanki babam beni evlat edindi, bütün hayatım boyunca sizi aradım, zorla nişanlandırıldım... Falan filan.
Açıkçası hiçbirine inanmıyorum. Belki kardeş olabiliriz ancak...Lisa'nın bizi aradığını sanmıyorum. Bu ultra lüks hayatı bırakıp bizim yanımıza yerleşmek isteyecek öyle mi? Yalan. Ona inanmıyorum.
Ancak abim inanmıştı.
''Uzun zaman oldu Lili.''
Lili, küçükken Lisa'ya taktığımız isimdi. Gerçi o zamanlar adı Lalisa'ydı. Şuan kimliğinde bile Lisa yazıyormuş. Bu beni tekrar şüpheye düşürür.
''Evet öyle. Tanrım...Yoongi-oppa şuan karşımda olduğuna inanamıyorum.''
Sahte gözyaşları. Eminim.
''Bende öyle Lili.'' Yoongi-Hyung ağlamak üzere. Titreyerek konuştuğunu görebiliyorum. Ah Tanrım... Bana bu sahneyi izletme lütfen.
''Jimin?'' Lisa bana seslendiğinde, ikili bana döndü.
''Hm?''
''Sen iyi misin Chimmy? Kız kardeşimiz burada.'' Yoongi-Hyung'a göz devirdim.
''Onun kardeşimiz olduğunu niteleyen bir belge olmadığı sürece, ona kardeşim demiycem.''
''DNA testi gibi mi?'' sorunun sahibi Lisa'ydı.
''Evet!'' sinirle oturduğum yerden kalkıp odama yöneldim.
Tanrım... Lisa yalan mı söylüyor? Yoksa o benim kardeşim mi? Peki tamam. Onda tanıdık bir şeyler var ama...Lisa'yla kardeş olmak istemiyorum.
Çalınan kapıyla arkamı döndüm. ''Ne var?!''
''Benim Jimin-shi.'' Jungkook. Ah. Onun burada olduğunu unutmuştum.
Yatağa bağdaş kurarak oturup Jungkook'a gelmesini söyledim.
Yavaşça içeri süzülen bedeni izlerken, bir şey fark etmiştim. Uzun zamandır sevişmemiştik. (y/n: bunu istiyorsunuz değil mi? Skkskskskd)
''Jimin-shi...'' derken önümde bağdaş kurarak oturdu. ''...biliyorum. Lisa'ya inanmıyorsun. Bende ilk başta inanmamıştım. Ama Jimin, Lisa her şeyi ile sana benziyor.''
''Olabilir. DNA testi yaptırsın o kadar kendine güveniyorsa.'' Son cümlemi sinirden olacak ki bebek sesinde söylemiştim.
Jungkook kıkırdayıp burnumu sıktı. Bunun üstüne bende kıkırdadım.
Jungkook elini geri çekince günlerdir aklımda olan soruyu sordum.
''Lisa ile evlenecek misiniz?''
Jungkook başını eğdi. ''Bilmiyorum.'' Tekrar başını kaldırıp irislerime odaklandı. ''Belki Lisa...kardeşiniz olduğunuz için evlenmekten vazgeçer.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fuck Frıend ✴ Jikook
FanfictionAğlıyordum. Seks arkadaşıma âşık olduğum için ağlıyordum