♣Kaçış Yok

5.9K 362 552
                                    

Lütfen hikayeden sonra alta YAZDIKLARIMI okuyunuz

''Ne?''

''Duydun işte küçük patlıcan. Müstakbel kocamdan uzak durucaksın!''

Jimin bir adım ilerlerken gri saçlı gözlerini kaçırdı.

''Bakın. Bayan Manoban Ben Jungkook'un yalnızca arkadaşıyım. Neden böyle konuştuğunuzu anlayamıyorum. O benim kardeşim gibidir.'' derken Jimin bile kendi dediklerine inanmıyordu.

Lisa bir süre önündeki mor saçlı çocuğu süzdü. Ardından kafasını kaldırıp yoğun griye çalan mavi irislerine odaklandı.

''O halde neden çıplaktınız? Ayrıca madem gece onda kaldın neden aynı yatakta yattınız?''

''Aynı yatakta yatmadık. Nereden uyduruyorsun?''

''Sence ben aptal mıyım? Jungkook'un misafir odası yok. Salonda da uyumamışsın çünkü herhangi bir yastık yada örtü yoktu.''

Jimin donakaldı. Ne demeliydi?

Yalan. Sen usta bir yalancısın Jimin.

''Ben sabah erken kalkıp duşa girmiştim ve arada yatağı toplamıştım. Jungkook'a da sorabilirsin. ''

Lisa inanmadığına dair yarım ağızla gülümseyip eliyle koltuğu işaret etti.

''Oturalım mı?''

Jimin kaşlarını çatıp biraz önce ağladığı koltuğa geri oturdu.

Lisa'da hemen yanına,fazla yakınına oturdu.

Fazla yakın.

''Saçların ıslak değildi.''

''Ne?''

Lisa kıkırdayıp geri yaslanarak sıkıca at kuyruğu yaptığı saçlarıyla oynamaya başladı.

''Saçların diyorum. Hani duş alan birinin saçı ıslak olur ya. Senin değildi.''

Jimin olduğu yere sinip başını eğdi. Neredeydi bu Jungkook? Bir pamuk şeker alıp gelecekti halbuki.

''Cevap vermeyecek misin?''

Jimin sukunetini koruyordu.

''Bende öyle düşünmüştüm.''

Lisa çantasını önündeki masaya bırakıp Jimin'in ellerine gözlerini çevirdi.

''Ellerine ne oldu?''

Jimin ellerini kendine çekti.

Lisa yarım ağızla gülümseyerek minik elleri kendi avuçları içine aldı.

'''Ne oldu ellerine?'dedim.''

Jimin tekrar cevap vermeyince Lisa başını ofise çevirdi.

Jungkook'un masasının arkasında ki süs eşyaları yerlerinde değildi. Masasında da bir hayli eksik vardı.

Lisa çatık kaşlarıyla ayaklandı. Kollarını bağdaştırarak topukları üstünde Jimin'e döndü.

''Eşyalar da yok. Sen mi yaptın?''

''Ne?''

''Arkadaki..'' derken eliyle arkasını işaret etti. ''...heykeller yok. Senin ellerin kesik. Sen mi kırdın?''

''Ben bir şey bilmiyorum. Odamda bir şey kırıldı ve toplamaya çalışırken ellerim kesildi.''

''Hmmm...''

Jimin endişeliydi. Lisa düşündüğünden daha zeki ve kurnazdı.

Tekrar Jimin'in yanındaki yerini aldı. ''Merak etme minik patlıcan. Jungkook'la arkadaştan fazlası olduğunuz belli.''

Fuck Frıend ✴ JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin