EXO İLE İŞLER KARIŞTI

9.BÖLÜM

9.GÜN

Sabah olmuştu. Umarım bugünüm sorunsuz geçer ümidi ile yatağımdan kalkıp giysilerimi giyip aşağıya indim. Tüm üyeler kahvaltıya oturmuştu. Bende oturdum Bu arada Kore yemeklerine alışmıştım. Masada tuzu alacaktım ki, Suho "Hazal kolunda ki izler ne?" diye sordu panikle. Bende direk Kai'ye baktım Kai başını eğdi. Suho'ya cevap olarak "Önemli bir şey değil, Kaçırılma sırasında oldu sanırım" dedim. Kai başını kaldırıp bana baktı ve kapı çaldı, Luhan kapıya koştu ve bir davetiye ile birlikte içeriye girdi. Acaba ne davetiyesiydi? Luhan kâğıdı Suho'ya teslim etti. Suho davetiyeyi biraz inceledikten sonra EXO ya bakıp "Gençler bu gece MAMA ÖDÜL TÖREN'İNE davetliyiz bilginize" deyince masada bir uğultu oluştu. Chen "EXO-L 'u nereye bırakacağız?" dediği an bende "Ben gelmiyor muyum?" dedim. Suho hayır yanıtını vererek "Evde Lay, Tao, Luhan ve Kris olacak onlar ile oturursunuz" dedi. Ama bende gitmek istiyordum. Suho'ya bir kaç kez gelmek istediğimi belirtim fakat beni götürmemekte kararlıydı. Hadi ama Hazal bir şekilde gitmenin yolunu bulmalısın çünkü EXO bu gece Monster danslarını sergileyeceklerdi yani gitmem gerekiyordu. EXO üyeleri hazırlanmaya başladı. Eve önce kuaförleri daha sonra menejerleri geldi. Her şeye hayranlıkla bakıyordum. Her bir üyeyle farklı kişi ilgileniyordu. Yalnız hepsi çok yakışıklı görünüyorlardı özellikle takım elbise ile. Bir müddet sonra Baekhyun' un aynanın başında kravatını bağlayamadığını gördüm. Makyöz'ü yanına gidiyordu ki ona çarpıp elindeki eşyaları yere düşürdüm. O da onları toplamaya daldı. Baekhyun'nün yanına ben gittim. Baekhyun'e yaklaşıp kravatını tutup düzeltmeye başladım ve "Kravat bağlamayı bilmiyor musun?" diye sorunca hafif kızardığını gördüm. Baekhyun "Çokta önemli bir şey değil! Elemanlar yardım ediyorlar" dediği an bende "Evlendiğin zaman da elemanların mı yardım edecekler, bence öğrenmeye bak aksi halde eşinin alay konusu olursun." dediğim an Baekhyun gülmeyi kesip gözlerimin içine bakmaya başladı ROMANTİK DAKİKALAR...

O anın bozulmasını hiç istemiyordum ki Baekhyun birden kendini toparlayarak "Bitmedi mi?" diye sorunca ona dönüp başımı salladım. Baekhyun'den uzaklaştıktan sonra mutfağa su içmeye gittim. Su içerken düşünmeye başladım. Ödül törenine gitmem lazımdı. Bu benim en büyük hayalimdi. Ama aklıma hiç bir şey gelmiyordu. Burada zaman kaybediyordum, gidip hazırlanmalıydım. Yola koyuldum ki elemanların bagaja bir şeyler koyduğunu gördüm ve aklıma bir fikir geldi ve odama koşarak hazırlanmaya başladım. Siyah parıltılı bir prenses elbisesi giydim. Saçlarımı maşa yaptım ve çok hafif bir makyaj ama aşırı kırmızı bir ruj sürdüm. Siyah steletto ayakkabı giyip arka kapıdan dışarı çıktım. Ben hazırlanırken karanlık çökmüştü bile. Üyelerin çıkmasına az kalmıştı. Evde kalan üyeleri nasıl atlattığımı soracak olursanız eğer hemen cevaplıyayım hasta olduğumu ve biraz uyumak istediğimi söyledim. Bagajın kapısı hala açıktı İçinde ki eşyaları indirip kenara koydum daha sonra ben bagajın içine girdim. Ama bir sorun vardı. Prenses elbisem yüzünden kapı kapanmıyordu. Biraz kapıyı zorladıktan sonra başardım! Bir takım sesler duydum. Sanırım üyeler arabaya biniyorlardı diye düşünürken arabanın hareket ettiğini fark ettim. Bu gece benim için çok uzun olacak gibi görünüyordu. Bir müddet havasız kaldıktan sonra arabanın durduğunu fark ettim. Sanırım gelmiştik ve şuan ki tek duam kimse arabanın bagajını açmasın! Çünkü planımda gizli bir şekilde içeri girip onları izleyecektim. Tam öyle düşünürken bagajın açıldığını gördüm KAHRETSİN! Ve kapı açıldı. Bagajın kapısının açılması ile benim prenses elbisemin açılması bir oldu. Sanırım hatta sanmıyorum biri yere düştü çünkü inleme sesi geliyordu. Kafamı yavaşça aşağıya eğdim ve yerde inleyen kişi Chanyeol'dü. Nedense hiç şaşırmadım! Chanyeol acı ile yerde kıvranıyordu ve kafasını kaldırıp bana hayranlıkla bakmaya başladı. Bir an irkildim. "Bana öyle bakmaya devam mı edeceksin yoksa inmeme yardım mı edeceksin?" dedim ve gülümseyerek aşağıya inmemde yardımcı oldu. "Ne işin var senin burada hani sen hastaydın?" dedi. Bende "Hastaydım ama iyileştim. Hem bu benim en büyük hayalim EXO'yu sahnede izlemek, o yüzden geldim." Chanyeol bana bakıp "Olmaz! Derhal eve geri dön. Suho'dan azar işitemem." Chanyeol'ü durdurarak "Beni kimse görmeyecek. Bak bu maskeyi yüzüme takacağım sen rahat ol!" dediğim an bana yanıt olarak "Ben seni gördüm o ne olacak?" Chanyeol'e bakıp "Seni hala affetmiş değilim bence karışma!" dedim. Chanyeol bir an düşünmeye daldı ve "İçeri nasıl girmeyi düşünüyorsun Küçük Hanım?" dedi. Bende düşünmeye başladım. Ama aklıma bir şey gelmiyordu. Chanyeol'e duygu sömürüsü yapmaya başladım. "Chanyeol bence sen bana yardım edebilirsin" dedim. Chanyeol kendini geri çekerek "Hayır asla olmaz Suho beni öldürür!" Chanyeol'e duygu sömürüsüne devam ettim. Chanyeol dayanamayıp "Peki tamam. Yalnız içeriye benim bir yakınım olarak girebilirsin" dedi. Yakınım derken ne kastediyordu diye düşünürken Chanyeol benden önce atlayıp "Yani sevgilim olacaksın" dediği an kafamdan kaynar sular döküldü. "Asla olmaz!" dedim. Chanyeol başını sallayarak "Sen bilirsin benim için hava hoş. Ben içeriye gidiyorum sen başının çaresine bak!" dediği an bir anlık sinirle "Tamam pekâlâ bu gece sevgilin olacağım yalnız abartmak yok tamam mı?" dediğim an Chanyeol sinsice gülümseyip "Sanırım bu gece çok eğleneceğiz" dedi. Korkmaya başladım. Chanyeol bir an elimi tuttu. "Ne yapıyorsun?" dedim. Bana bakıp "Sevgilim değil misin istediğimi yapma hakkım var!" dediği an çok sinirlendim. Sıra kırmızı halıdan geçiş vardı. İşte en zor kısma gelmiştik. Chanyeol'e baktım halinden memnun gibiydi. Birden Chanyeol'ün elini çok sıkı bir şekilde tutup gözlerimi kapattım. Böyle yapmam normal her gün bir kırmızı halıdan geçmiyordum. Chanyeol'ün bakışları benim üzerimdeydi. "Rahatla EXO-L normal bir halıda yürüdüğünü farz et." dediği an nedense içim huzur doldu ve dik bir başla yürümeye başladım. Chanyeol ilk kez işe yaramıştı. Tam öyle düşünürken gazetecilerin bizi çektiğini gördüm. Birkaç gazeteci yanımıza geldi ve sorular sormaya başladılar. "Bay Chanyeol, bize açıklama yapın neden EXO üyeleri ile değil de yanınızda bir bayanla geldiniz. Bayan kim? Lütfen maskenizi çıkartır mısınız?" sorular sorduklarında Chanyeol'ü çekiştirip gitmek istediğimi belirttim. Chanyeol benim inadıma gazetecilerin sorularına yanıt verdi "Yanımda ki bayan, sadece bu gece bana eşlik edecek, aramızda bir şey yok! Sadece bir akşamlık benimle, o yüzden rahat olun fanlarım, sizi seviyorum!" dedi. O an sinyalim koptu Chanyeol'e yumruk atmamak için kendimi zor tuttum. Şuna bakın ya! Tüm dünyaya beni rezil etti. Eve gideceğimiz zaman bunun hesabını sormalıyım. "Ellimi bırakacak mısın artık, kırmızı halıdan geçtik!" dedim. Sinirle Chanyeol "Ellini tutmaya meraklı değilim Küçük Hanım! Fakat seni tutmam lazım belki kaybolursun." dedi. Artık çok fazla oluyordu Bay Kepçe. Bana kalırsa bütün bir haftanın intikamını alacak benden Tam öyle düşünürken EXO üyelerinin bize doğru geldiğini gördüm ve yüzümü aşağıya eğdim. Kaçacak delik aradım ama nafile. Maskemin olması bile beni kurtarmaya bilirdi. Chanyeol sanırım terliyordu ki elim ıslandı. D.O "Neredesin sen Chanyeol? Her yerde seni arıyoruz" dedi ve beni yavaşça süzdü. Chanyeol "Merak etmeyin buralardayım. Bu gece bir arkadaşıma eşlik edeceğim." dedi. Kai'nin bana çok dikkatli baktığını gördüm. Beni eğer tanırsa işim biter. Baekhyun "Merhaba" diye seslendi. Bende başımı salladım. Şuan yanımda ki kişinin Baekhyun olmasını ne kadar çok isterdim. Hayaller Baekhyun gerçekler Bay Kepçe diyerek Chanyeol'e baktım. Bunun adil olmadığını tam düşünürken, Suho "Maskeni indirsene yüzünü görelim. Chanyeol kız arkadaşını şahsen merak ettim." dediği an Chanyeol'e bakıp başımı yana salladım. Tam Suho maskeme dokunacakken Chanyeol bir anda Suho'nun elini tuttu ve "Hayır Suho olmaz!" Suho şaşkın bir bakış sergiledi ve "Neden?" diye sordu. Chanyeol kendini toparlayıp. "ANGEL bana sadece bu gece eşlik ediyor ve tanınmak istemiyor. Çünkü hayranlarımdan korkuyor!" dedi. Chanyeol'e anlamsızlıkla baktım. Bir dakika, durun Chanyeol az önce bana ANGEL mi dedi. Yok, artık ismimi bile o bulmuştu. Bir de hayranlarından mı korkuyorum yok artık! Suho "Tamam, peki size iyi eğlenceler. Chanyeol sahne sıramız yaklaştığında yanımızda ol!" dedi ve yanımızdan ayrıldılar. İçimden gitmeyin diye bağırdım ama nafile kaldık mı yine Bay Kepçe ile. Chanyeol'e baktım yine yemek yiyordu. Bende karşısına oturup, ortama bakmaya başladım. Birçok tanıdığım grupları gördüm. BTS 'de gelmişti. Onlar EXO üyelerinin yanındalardı. Şuan onların yanında olmak isterdim. Chanyeol "Ne düşünüyorsun?" diye sorduğunda bende "Seni düşünüyorum ve diyorum ki ne harika bir sevgilim var!" dedim alaycı bir gülüş sergileyerek. Chanyeol "Bende ne kadar şapşal bir sevgilim var. Diye düşünüyordum." dedi gülümseyerek. Bende önümde duran meyve suyunu masaya döktüm ve Chanyeol'e gülümseyerek "Bence dua et üzerine dökmedim" dedim. Chanyeol sinirle "Bence bu gece akıllı bir kız ol! Beni anlıyorsun değil mi?" dediği an Chanyeol'ü boğmamak için kendimi zor tuttum. "Bay Kepçe yani Chanyeol, bütün gece böyle oturacak mıyız? Ben çok sıkıldım bir şeyler yapalım." dedim. Chanyeol "Birincisi Bay Kepçe derken? İkincisi ben sıkıcı değilim asıl sıkıcı olan sensin!" dedi. Bir an iç çekerek "Lavabo nerede? Bari onu söyle." diye sordum. Chanyeol yukarı tarafı gösterdi. Bende lavaboya gitmek için yola koyuldum. Lavaboya yaklaşmıştım ki olamaz Kai! Bana doğru gelip "Merhaba ANGEL ya da Hazal mı demeliyim? Hazal maalesef yalan söylemekte becerikli değilsin." dediği an kalbim sanki yerinden fırlayacakmış gibi hissettim. Kai'den gözlerimi kaçırarak "Neden bahsettiğini anlayamadım!" dedim. Kai "Hazal seni kimse tanımaya bilir ama ben seni ilk bakışta tanıyabilirim." Birden Kai'nin elini tutup bu olanları EXO üyelerine söylememesini rica ettim. Kai anlamsızlıkla bakıp "Her şey tamam da Chanyeol ne alaka?" diye sorunca, ona olup biten her şeyi anlattım. Kai bu seferlik kimseye bir şey söylemeyeceğini belirtti ve yanımdan ayrıldı. Bende lavaboya girdim. Makyajımı tazelerken zamanın nasıl geçtiğinin farkında bile değildim. Hemen lavabodan çıktım. EXO'nun sahneye çıkmasına az kalmıştı yetişmem lazımdı. Tam koşuyordum ki karşım da Chanyeol'ü gördüm. Elim den tutup çekiştirmeye başladı. "Neredesin sen? Hadi acele et! EXO 'nun yanına gitmeliyiz." dedi ve asansöre doğru yola koyulduk. Asansöre bindik Chanyeol aşağı katın düğmesine bastı. OLAMAZ ASANSÖR BOZULDU!