*Kitap düzenlenip yeniden yazılmıştır.
*Okumaya ne zaman başladığınızı yazar mısınız?
Bazı hayatlar kalemin bittiği yerden başlar,onların silgileri yoktur;ilerleyecek güçleri de hayat onları sadece sürükler.
Biri bize zaman çabuk geçer dediğinde inanmak istemeyiz. Kendimizi o andan başka bir anda düşünemeyiz. Özelikle on yedi yaşındaysanız hayat sizin için fazla günlük gülistanlıktır. En büyük derdinizi yaşamak bile keyifli gelir ve on yedi yaşında sahip olduğun arkadaşlıklar kalıcıdır. Uzun zaman unutulmayacak şeyler yaşarsın ve bu anlar hiç bitmesin istersin. Çünkü bilirsin ki bitince üzülecek olan sensin. Peki ben bunları nereden mi bilmiyorum?
En iyi ben hatırlıyorum bu günleri,yaşadıklarımı,sevdiklerimi ve unutmak isteyip de unutmadıklarımı...
Aradan geçen on sene de her şeyi daha da fazla özlemeye başladım. Özellikle lise dostuklarını... Silmeye çalıştığımız hatıralar öyle kolay silinmiyormuş bunu anladım. Ben Neslihan,size on sene önceki arkadaşlarımdan bahsedeceğim biraz. Önce Rabia'dan başlamak istiyorum. Herkesin yanında böyle bir arkadaşa ihtiyacı olduğunu belirtmek isterim. Her şeyi büyük bir özveri ve bağlılıkla dinliyor ki siniriniz de kayboluyor öfkeniz de. Konuşmak ve hatta soru çözmek bile eğlenceli olabiliyor onunla. Ama en güzel yanı çok çabuk sinirlenmesi ve öfkesinin çabucak sönmesi. Onu sinirlendirmek çok zevkliydi doğrusu:) En güzel anıları onunla yaşadım desem yanlış olmaz. Lise sıralarında izlediğimiz dizilerin tadı hala damağımda.
Diğeri ise Feyza hayalleri ve mutluluğuyla her şeyi oldukça pozitif görmesiyle çok iyi bir arkadaştır. Derste gizlice konuşma konusunda çok iyidir,genelde benim yüzümden yakalanırdık. Her şeyi konuşabilir ve anlatabilirsin özellikle kıyafetler konusunda konuşmak oldukça zevklidir. Onun sevdiği şeyleri eleştirdiğinde o kadar sinirleniyor ki aman dikkat edin! Eğer geri dönebilseydim onunla şarkı dinlerken ders çalıştığım mutlu ve aynı zamanda stresli zamanlara geri dönmek isterdim.
Ve üçümüz bir araya geldiğimizde ise pek bir şey yapamayız. En iyi yaptığımız şey ise hikaye yazmaktı. Sayfalarca yazar ve kahkahalarla gülerdik. Bazen birbirimizi iyi yerlere getirir,kahkahalarla gülerdik.
Bazen de en kötü şeyleri yazar birbirimizi sinirlendirirdik. Nereden bilebilirdik ki yaşadıklarımızdan daha kötüsünü yaşayacağımızı? Ve onları yazarkenki sinirimizin yerini mutsuzluklarımın alacağını...
Kulağa çok güzel günlermiş gibi geliyor değil mi? İlk başta öyleydi. Her şey çok güzel gidiyordu. Ta ki o güne kadar. Her şey daha kötüye gitmeye başladıktan sonra hiçbir şey eski haline geri dönememişti. Hepimiz daha çok mutsuz olmaya mahkum olmuştuk.
Peki bu hikayede asıl suçlu kimdi?
Ben kimden nefret edecek,kimden intikam alacaktım.
Kim yaşadığım şeylerin bedelini ödeyecekti,tek bedel ödeyen ben olmamalıydım.
Resmi ve aynı zamanda modern görünmeye çalıştığım kıyafeti üzerime geçiriyorum. Sabah erkenden kalkıp bir saat uğraştığım saçlarıma son kez bakıyorum. Gayet düzgün görünüyorlar. Tedirginlikle parmaklarıma bakıyorum,titriyorlar. Kahretsin... Masanın üstünden iki tane ilaç alıp sakinleşmeye çalışıyorum. Bugün 24 yıllık hayatımın en önemli günü. İlmek ilmek işlediğim her şey çözüme ulaşmak üzere. Binadan çıkıp dışarıdaki arabamın önüne gidiyorum. Arabanın önünde birkaç yıllık asistanlığımı yapan Erman var.
"Hayırlı sabahlar efendim. Sizi bilgilendirmek için geldim. Son 2 yıldır her gün takip ediyoruz ikisini biliyorsunuz zaten ama kısa bir özet geçeceğim. Şirketlerin ortaklarının ayrılmasıyla beraber Rabia ve Feyza Hanım ayrı şirketlere geçtiler. Bir süre sonra şirketler tekrar birleşme kararı aldılar ama çıkan anlaşmazlıklarla tamamen ayrıldılar. İkisi de sık görüşmüyorlar ama düşman da değiller. Şuan da Rabia Hanım'ın üzerinde yüksek miktar para var fakat paranın nereden geldiğini bilmiyoruz. Kendisi şirkette çok iyi çalışıyor ve adını duyurmuş durumda."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gençliğin İzleri'Silinemeyen Hatıralar
ActionLisede 5 yakın arkadaş, Lisenin sonunda işlenen bir cinayet, Ve alınan cinayeti gizleme kararı. Aradan yedi sene geçtiğinde hala o günün acısını yaşayan 4 genç. Peki ya 25 yaşından sonra her şey düzelecek miydi? Yoksa intikam planlarıyla her şey dah...