Dur, bu kadar acele etme. Seni seveceğime söz veremem, ancak kalbini kırmayacağımı söyleyebilirim. Bana gücenmeden önce söyleyeceklerimi bir dinlemelisin. Aşikâr olanı kimseden saklayacak halim yok, ben hayalindeki kusursuz sevgili değilim.
Nazik sözlerimin etkisinde kaldığını görebiliyorum, fakat bundan daha fazlasıyım. Gelgitlerimi fark edemiyorsan iyice yanıma sokul, bir yanımın ne kadar asi ve bıçkın, diğer yanımınsa karamsar bir duygusallıkta olduğunu görebilirsin.
Bu bile seni ikna etmiyorsa düşüncelerime sız. Evet, benim dünyam hissettiklerimden öte realist düşüncelerimin doğduğu zihnimde canlanıyor. Ben sadece dış görüntüsü cafcaflı bir hediye paketi değilim. Kötü sürprizler barındıran, yeri geldiğinde hıçkıra hıçkıra ağlayan, yolunda gitmeyen durumlarda karalar bağlayıp oturacak kadar gerçekçiyim.
Toz pembe hayallerinde formunu verdiğin o gösterişli kişi asla vazgeçmeyen, tuttuğunu koparan birisi. Kokusunun mükemmel, sözlerinin hep büyüleyici olduğundan eminim. Ama o kişi ben değilim! Her şeyi bir kenara bırak ellerimin ne kadar sert ve pürüzlü olduğunu gör, dilim bile ortamını bulduğunda jargonunu değiştiriyor.
Bana kalıbını bulduğunda şeklini alan bir su gibi bak, ruh halime göre bazen çağlıyor kükrüyor, bazen de ölü bir deniz gibi sakin ve sıkıcı oluyorum. Beni seveceksen gözlüklerini çıkarıp bak yüzüme, olmadığım birinin kıyafetini giymemi bekleme.
Karmaşık iç içe geçmiş çapraz bağlarımdan tutup çözmeye kalkışma, bir bütün olduğumu kabullen. Söz vermiyorum, içimdeki günü birlik yalnızlığa dokunduğunda seveceğim seni...
-Semra Şenol
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GERİDE KALAN MEKTUPLAR
Historia CortaArtık konuşmak için çok geç, yazılacak bir hikayem kaldı geriye. Parça parça bir kaç öykü, söylenmemiş kelamlar var dilimde. Yeri geldiğinde hakkıyla yaşanmamış hayatların ağırlığı omuzlarımda. Susmak artık öldürücü bir yalan. Kirlettiğim sayfal...