Yine başımın üstünde bağıran gıcık genel müdür hocamı görmemle uyandım. Anlaşılan günüm berbat geçicek. Gözlerimi açtığımda doktorlar odasında uyuya kaldığımı anladım. Gözlerimi ovkaladım ve hemen kalktım.. karşımdakı hocama bakarak.
"özür dilerim hocam... bu sefer söz bi daha uyuya kalmicam.. lütfen nöbete salmayın."
"bu kaçıncı doktor Ro?"
" sonuncu olucak söz.."
"her zamanki söz.. ama ben KERİZ DEĞİLİM.... BU GECE NÖBETE SEN KALICAKSIN... AKLIN BAŞINA GELİNCEYE KADAR.."
Öyle bir bağırdı ki... kulaklarım galiba iflas etti.
" ama hocam..."
"hadi işine.. doktor Ro..."
Sert bi bakış atıp odadan çıktı. Off yinemi nöbet... yaaaa.. ben psikoloji yüzre doktorum ama acilde ayak işlerini görüyorum. Bu ne yaa... haksızlık.... bi şey de diyemiyom. Çünki bu hastaneden başka iyi bir hastane tanımıyom. Off iş yine beni çağırıyor. O gıcık hocaa.. Göstericem ben ona. Doğru beni o eğitti.. önceden böyle değildi. Ama yaşlandıkca huysuzlaşıyor.
Banyoya gittim. Yüzümü yıkadım ve kantine indim... abur cubur atıştırdım. Kahvemi içiyordum. Yanıma arkadaşım doktor Yo Re oturdu.
" naber güzellik?"
"iyidir sen?"
" acil işte... iş bana düşüyor her zaman."
"bi kurtulamadım ya..Kendi işime odaklanamıyorum. Tüm günüm bu acilde geçiyor. "
" düzelir ya.. Bak ne dicem.. bu akşam dışarıdayız. Sende gel. Kafa dağıtırsın."
"gelemem..."
"neden?"
" sağ olsun hocam yine nöbete dikti beni.."
"Yoksa yinemi uykuya kaldın?"
" evet.."
Usluca kafamı salladım
"tamam sana iyi nöbetler uykucu..."
"sanada..."
Kalktım acile gittim.
yine acilde oturuyodum. İş azdı.. hepsini yapmıştım.. saate baktım... 21:00. Off....içim şişti...
Birden tüm her kes koşuşturmaya başladı. Kaza olmuş sanırım.. bir bir yaralıları getiriyodular. Bende hazırlandım. Her kese doktor yetdi. Son bir hasta geldi.
Baygındı..suratında çizik bile yoktu. Sanırım sadece bayılmış.. yakından baktım.. Aman tanrım. Bu yüz...çok yakışıklı... yüz hatları mükemmel... dalıp gitmiştim...birisi beni dümsükledi.
" doktor hanım. Hastayla siz ilgilenin lütfen..."
Kendime gelip onayladım.
"tamam. "Işıkla göz bebeklerini izledim. Her şey yolunda. Sanki yorgunluktan bayılmış. Kazada olmamış... bir vitamin serumu taktım. 1 saate uyanır.
Evet... böyle.. bu da benim hastam.. ayş.. yorgunum... yandaki sandalyeye oturdum. Gözlerim kapandı... uyuduğumu anlamadım bile...
Birden gözlerimi açtım. Üzerimde battaniye vardı. Battaniyemi?? Ben battaniye aldığımı hatırlamıyorum.
Başımı kaldırdım. Ve sırtı bana dönük pencereden dışarı bakan hastayı gördüm. Battaniyeni kendi üzürinden alıb bana mı örtmüş..?. Hemen ayaklandım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7 gölgeli 1 adam...
FantasyHayatınızda 7 seçenek olsa ne yapardınız?? O 7 seçenek sizin için değerliyse... nasıl karar verirdiniz?? kolay değil... ben olmak kolay değil.... hayatımı değişen 7 gölge...ve ben