7 gölgeli 1 adam...

13.cü bölüm.

Merhabalar ballar. Nasılsınız bakim?? İyisiniz umarım. Yorum ve vote vermeyi unutmayın. Bu bölümü komik yazmak istiyorum. İyi okumalar. Seviliyosunuz♥

Bu gün nedense çok enerjik bir şekilde  kalkmıştım..
Güzelce duş alıb üzerimi giymişdim. Saçlarımı topuz yapıb aşağı indim.  Acaba Yoongi evdemi? Neyse takmicam onu. Sinirlerimi bozuyor.
Mutfağa inib yemek için bi kaç şey yaptım.
Nedense aklımda dün Yoonginin sözleri dönüyordu. "Salak gibi de hiç bir şey hatırlamıyor". Neden öyle dedi ki acaba? Bir dakika..  Jin Yoongi'nin onun korkusundan, zorluk çekmesinden yaranmış kişilik olduğunu söylemişti.Yani ilk Jin'nin bedeninde yaranan kişilik. Sonrasa diğerleri. Demek ki, Yoongi yarandıktan sonra Jin hafızasını kayb etti. Amma Yoongi onun endişe ve korkusundan yarandığı için keçmişi de hatırlıyor. Jin'nin bilmediklerini. Kişiliklerin neden yarandığını. Ve neden bu bedeni terk edememeleri. En önemlisi bu kişiliklerin yaranacak kadar önemli ne baş vermesi?

Ahh cidden ben niye daha önce bunu düşünemedim? Peki Yoongi neden bunları kimseye söylemiyor?
Yemeğimi yedikden sonra bulaşıkları hall ettim. Bu gün iş var amma ben gitmek istemiyorum. O cansıkıcı toplantılar... evde uyumak güzel.

Evdeki sessizlik dikkatimi çekti. Yoongi evdemi? Odasına gittim. Kapıyı tıklattım. Ses gelmedi. Yine tıklattım.. yok ses yok. Galiba gitmiş. Kapıyı araladım. İçeri  girdim. Yatağa yaklaştım.
Annecim... bu ne? Bu-bu Yoongimi? Ama bu çok tatlı.. Uyanıkken o kötü pis adam değilmiş gibi.
Birazda yaklaştım. Çarşafa sımsıkı sarılmış dağınık sarı saçları ve minicik burnu çokk tatlı.
O kadar  minnacık ki çarşafın içinde kayb olmuş...Tam yanına oturdum. Nede olsa derin uykuda. Yüzünü incelemeye başladım. Çok tatlı yüzü var. Uyurken sanki o kötü kalbsiz adam gitmiş yerine melek gibi biri gelmiş. Yüzünün her şeyi minik. Dağınık saçları onu  daha da tatlı yapıyor...

Elimi saçlarına dokundurmak istedim. Ya uyanırsa? Bence uyanmaz. Bi kerecik.. yavaşca elimi saçlarına dokundurdum. Yumuşacık. Sanki uyuyan bir kedi. Saçlarını okşadım. Parmaklarımla burnuna baktım. Yüzüne.. yakışıklı hem de tatlı. Peki ona dokunurken kalbim neden böyle... neden heyecanlanıyorum? Ben ondan hoşlanamam. Bu işimi karıştırır. Aynı anda Jin.. ama mantıkla bakarsan onlar 1 kişi.. hepsi aynı bedene ait. Hepsi Jin'e ait. Jin'in duygularından yaranmış kişilikler. 

Saçlarını okşayarak yüzünü inceliyordum. Uyandırsam mı? Ya da yok. Başıma bela olur.

"Saçlarım hoşuna mı gidiyor?"
Aniden konuşmasıyla yerimde sıçradım. Hemen elimi çektim. Ne yani uyanıkmıydı? Ahh şimdi utancımdan ölücem..

Yavaşca gözlerini açtı.  Uykulu gözlerle bana baktı. Ama çok tatlı. Ben ısırırım bunu. Kendine gel...

"Ne oldu? Neden durdun. Utanmana gerek yok. Benim her şeyim senin. Seninde her şeyin benim. İstediğin zaman saçlarımı okşaya bilirsin."

Dedikden sonra bileğimi tutub başına koydu.
"Biraz daha okşarmısın? Bana iyi geliyor"

Şu an şaşkındım. Hemde utançdan yere giricektim. Elimi yavaşca saçlarında gezdirdim. Gözleri kapalıydı. Biraz okşadıkdan sonra ayağa kalktım. Tam dönüb gidecekken bileğimden çekilmemle yatağa düşdüm. Tam  da Yoonginin üzerine. Biraz yana kayıb  benide belimden tutub yanına yatırdı ve üstümü örttü. Sıkıca sarılıb tam da bana yaklaştı. Burnunu burnuma sürtüb uykulu sesiyle konuştu.
"Gitme. Hadi uyuyalım"
Gözlerimin içine bakıyodu. Şu an kalbim yerinden çıkıcakmış gibi atıyordu. Şoku atlatmış değildim.
Konuşdukca yüzüme değen sıcak nefesi. Belimde olan elleri. Gözlerime  bakan o güzel minik gözleri.  Kalbim hiç iyi durumda değil.. sonunda şaşkınlığımı bırakıb
"sen uyumamışmıydın?" Dedim.
Sırıtıb bana baktı. Birazda kendine çekti. " İçeri girdiğinden beri uyanığım. Kokun beni uyandırdı. Sadece ne yapacağını düşündüm. Uyurken çok tatlı oluyorum. Değilmi?"
Gözlerimi kırpıştırıb sakince gözlerine bakıyodum. Bana böyle sarılması çok iyi geliyordu. Burnuma minicik öpücük kondurub" uyuyalım. Çok uykum var. Ve senin kokun bana dünyaları veriyor. Hadi uyu prensesim."
Prensesim.. bana  prensesim dedi. Ben ben bu adama aşık oluyorum. Her sözü haraketi kalbimi hızlandırıyor. Ama çok iyi hiss ettiriyor.