KARA EŞARP

🔥 KARA EŞARP 16🔥

AMİNE AYDOĞAN

Mahalleye geldiğimde sokağa girmedim. Eğer beni görürlerse hiç iyi şeyler olacağını sanmıyorum.

Umarım canım abim kendisini çok özletmeden hemen dıları çıkar. Canıma bim seni öyle çok özledim ki ? Ben akşam markete gitmeye bile erinen şimdi bir mafya içinde silah tutuyorum.

Seni o kadar çok özlediö ki abi ? Şu an sana o kadar çok ihtiyacım var ki ? Bunu bir ben bir ALLAH biliyor. Derken telefonum çaldı.

Arıyan bu yeni doktordu. Hiç düşünmeden telefonu açtım.

- Efendim doktor

- Amine hanım Ben Kerim beyle konuş....

Dediği an sözünü yarıda keserek

- Ben artık Kerim beyle ilgilenmiyorum.

( Dediğimde ses tonu kötü bir haber verecek kadar heyecanlıydı ama )

- Ama Amine Hanım Kerim bey bir hastalık yüzünden bu durumda olabilir. Eğer yardım edersek her şeyin açığını bulacağız ?

Dediğinde bu bir şaka olmalı bence. Bana karşı yapılan bir oyun mu ? Ne saçmalıyor bu doktor ?

- Nasıl yani doktor anlamadım ? Ne diyorsun ? Daha açık konuş ?

Dediğimde kendimi daha rahatsız hissettim. Neler oluyor böyle anlamıyorum.

- Ben tam olarak emin değilim. Ama biraz daha araştırma yaptıktan sonra tahlil sonuçlarıyla falan her şeyin ortaya çıkacağı gayet açık olacak. Birde şey....

- Ne oldu doktor ? Niçin susuyorsun ?

( Acaba bir şeymi var ? Ne diye bu kadar bilmeceye döndü bu iş. Doktor bile ne diyeceğini bilmiyor ? )

- Sizinle bir şey konuşmam gerekiyor. Eğer müsait olırsanız sizi evime beklerim ?

Dediğinde hiç uzatmadan

- Tamam.... Sonra görüşürüz ?

Diyerek telefonu kapattım. Umarım her şey çok uzamadan sizinle işimiz çabuk biter Kerim bey. Ben telefonu çantama koyarken abim evden çıkıyordu.

İşte abim.... Acaba yanına gitsem bana kızar mı ? En fazla eskisi gibi bağırır veya.... Veya yine namusuma laf edip yerinde susturmaya çalışacak beni.

Ama onun kokusunu içine çekmeye değer..... Arabanın anahtarını alıp arabadan çıktım.

Üzerimde olan o siyahlar içinde böyle bir mahallede oturmak biraz ağızlarına laf veriyormuşum gibi oluyor.

Arabadan iner inmez abimi takip etmeye başladım. Umarım benim abim hala eskisi gibi Ali ' dir.

Biraz daha yürüdükten sonra bir mahalleye girdiğinde ona seslendim. Masum küçük , çaresiz bir kuş gibi inlemekden başka bir şey geldmiyordu içimde

" Abi..... Abim.... Senin.... Senin için.... Senin için geldim abim ? " dediğimde abim olduğu yerde duraksadı. Ama yüzünü bana çeviripde bakmadı. Beni hala affetmemişti.

Ona yaklaşırken duygularının nasıl bir siyah üzerine kurulduğunu bir ben hissediyordum.

Ama bunun bedelini yanlızca ödüyen bendim. Ona yaklaştığımda eliyle dur işareti yaparak

" Gelme.... Dur.... Bir adım dahi etme ?..... Ne diye geldin ki hem ! Bu saaten sonra ne için hala yüzüme bakıyorsun ? Ben seni öldürmedimmi ? Seni herkes önünde rezil etmedim mi ? Ne diye hala bana karşı sevgi biriktiriyorsun içinde ? " dediğinde nasıl bir güç olduğunu ben bile anlamışken bu konuşmanın.

Abimin böyle yapamsı beni gerçekten üzüyor. Umarım çok kırmadan kalbimi bir kez olup bana döner. Ayak parmaklarım bile onun heyecanında yerinde duramazken benim onun yanına gelmemesini söylüyor.

Tam ona yaklaşacakken bana döndü. Gözleri kızarmış bir şekilde elini sıkıyordu. Belinde olan sırt çantası bir yere gittiğinin göstergesi olurken sert bir şekilde

" Ben artık seni tanımıyorum..... Sen mafyanın kızı olmuşsun ? Kabadayıların bile yaklaşamadığı o Horozun yanında hem de ? Ne diye ilk vurduğumdan sonra özür dilemeye veya burası benim evim bende burda kalıcam demedin ? Sen benim kardeşim olmadığının üstünü bir kez daha çizdin Amine..... Sen benim kalbimi bir yappoz gibi bir çıkarıp geri taktın. Bir çıkarıp bir taktın Horozun kızı. Şimdi gelmiş bana seni özledim mş diyorsun gerçekten ? Lütfen bu kadar saf durumuna düşme ? " dediğinde ben göz yaşlarıma hakim olamamıştım.

Belindeki sırt çantasını yere indirip bir şeyler çıkarttığı yerde bende konuşmaya devam ettim.

" Sen beni bir kez olsun dinlemedin.... Benim sözüme bir kez olsun ne işitip ne ses verdin ? Srn o dinde her şeyi yalanlayan millrte inandın. Sen benim dediklerimin yalan olduğunu söyledin abi ? " dediğimde çantasından çıkarttığı dini bir kitabı bana uzatıp

" Bu kitap şimdi gideceğim evin kızının olacak Amine. O bu kitaba layık ? Sana varecektim ama sen benim bir şey olmadığımı anlayınca o kıza layık gördüm. Seni bu kitabı sevdiğim kadar sevgi biriktirmiştim içimde. Ama sen o sevgiyi namusuna laf getirtecek o dilleri uzattığın zaman sevgim bir kömür gibi kül olmakdan başka bir şey yapmadı ? Ve kız kim biliyor musun ? Topçuoğlunun kızı Reva Topçuoğlu ? O kız ALLAH ' a iman ediyorsa senin dinin neye mensuptu Amine..... Neye mensuptu ? O kız yaratana ibadet ediyorsa senin dinin neydi ? " dediğinde içimde kocaman bir fırtına koptu. O kızın dinini benim dinimden üstün görmüştü. O bunu diyecek kadar sevmiyordu beni. Ve birde Topçuoğlunun kızı. Şaşkınlık içinde

" O kıza niçin gidiyorsun bilmiyorum ama. Ben seni seviyorum abi ? Ben seni seviyorum ? Şimdi gidiyorum ama gerçekleri geri getirmek için ? " diyerek ağlıyarak arabama doğru yol aldım. Abim beni artık hiç hatırlamıyor. Benim sahibim , benim canımın canı olan adam bana laf vurarak yolunu ayırıyor. Umarım bu işi çok uzatmazsın Kerim Topçuoğlu. Abimede bu işe bulaştırdığına göre seni öldürmemin vakti geldi. Umarım çok eziyet çekmeden ölüp gidersin.....

🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥