13.Bölüm Anne

7.6K 558 184
                                    


Reyhan bu evde kendisini sevmeleri için elinden geleni yapıyordu ama Harun'un annesi yüzüne bile bakmıyordu. Gelecek olan misafirler için hazırlıklara yardım eden Reyhan arkasına dönmüştü ki, yer ayaklarından kayıp gidiyor gibiydi. Hızla duvara tutundu bir müddet bekledi. Sıcaktan terleyen alnını sildikten sonra koluna dokunan kişiye baktı.

"Reyhan, iyi misin?"

Baş dönmesi son bulan Reyhan koluna giren arkadaşına zorda olsa tebessüm etti.

"Başım döndü ama şimdi geçti."

"Kendini neden bu kadar yoruyorsun anlamıyorum ki? Gel odana götüreyim seni."

Oldukça yorgun hisseden Reyhan koluna giren Sinem'in yardımı ile odasına yürüdü. Odasına giren Reyhan yatağa oturduktan sonra ayakta duran Sinem'e söylendi.

"Otursana Sinem, neden ayakta bekliyorsun?"

"Abim kızıyor, seninle konuşunca kıskanıyor."

İkisi de kahkaha atarken odanın kapısı bir hışımla açılınca ikisi de kapıya baktılar. Meryem sinirle, kızı ve gelinine bakarken bir elini beline yerleştirdi.

"Aşağıdaki işlerin bitti mi Reyhan?"

"Bitti sayılır."

"Aman ne gelin ne gelin! Bir işi bile be..."

Sinem daha fazla annesinin söylenmesine izin vermeden araya girdi.

"Anne, Reyhan konağın gelini, hizmetlisi değil. Aşağı git, kızlara söylen ne söyleneceksen."

Annesi kendisine sinirle bakarken umursamadı genç kız. Reyhan'a döndü, "Sen dinlen biraz, ben gelirim yanına." dedikten sonra kapıda duran annesi ile odadan çıktılar.

Reyhan olanlara üzülürken başını önüne eğdi. Böyle olsun istemiyordu ama kadın asla kendisine iyi davranmıyordu. Ne yaparsa yapsın, hep bir yanlışını bulup söyleniyordu. Duvardaki saate baktı, yarım saat sonra misafirler gelecekti. Ayaklanan Reyhan odadan çıktı.

Koşuşturmalar devam ederken mutfaktan çıkan Reyhan merdivenlere doğru yürüdüğü sırada konağın kapısı açıldı. İçeriye giren kadın ile zorla yutkunan Reyhan ne yapacağını bilemedi ve olduğu yerde durdu. Kadınla ile göz göze geldiği an başını önüne eğip merdivenlerden hızla çıkmak istedi ama adını duyunca durmak zorunda kaldı. Önüne yavaşça döndü ve kadına bakarken utanmıştı. Sultan'ın oğluyla nişanlıyken başkasına kaçıp evlenen kendisiydi.

"Nasılsın kızım?"

Reyhan dolan gözlerini kadına çevirirken, ruhu koca yükün altında eziliyordu.

"Seni hayal kırıklığına uğrattığım için özür dilerim Sultan anne."

Sultan kendisine dolu gözlerle bakıp af dileyen kıza sarıldı. Reyhan kendisine sarılan kadına şaşırırken, kollarını kadının beline doladı. Gözünden akan yaşlarla ayrıldı kadından. Gözyaşlarını silen kadın her zamanki gibi kendisine gülümsüyordu.

"Ağlamak sana hiç yakışmıyor. Güzel ellerinden yemek yemeğe geldim."

Reyhan hemen yaşlarını silip kadının önden gitmesi için yol verdi. Kendi üzerinde hakkı olan kadını çok seviyordu. Bir kez olsun kötü bir sözünü, kötü bir bakışını, şu zamana kadar, ne işitti, ne de gördü. Saatler geçip gider misafirler gitmeye başlayınca Reyhan'da paltosunu, çantasını isteyenlerin eşyalarını Sinem ile getiriyordu. Odaya girdikleri zaman çantaları sahiplerine veren Sinem ile ikisi diğerlerini uğurlarken içlerinden birisi telaşla konuştu.

Akşam Güneşi (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin