DÖNÜŞÜM SERİSİ 2. KİTAP- GECE YARISI HAYALETLERİ

Bölüm 17

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNE GÖRE GELİYOR... BU BÖLÜMÜ YORUM OLAYINI ABARTMIŞ OLAN SEVGİLİ ARKADAŞIM BilgeG4'e ARMAĞAN EDİYORUM... BOL KEYİFLER...

Bu sefer yardımı hayaletlerden almıyordu. Kendi kocası onu yönlendirmede oldukça istekliydi. Colec, Zack ile uzun konuşmalarından sonra onun mali durumunun iyi olmadığını öğrenmiş ve otelden çıkıp yanına taşınması konusunda ısrar etmişti. Ne tuhaftır ki bu konuda gerçekten memnun olduğu için itiraz etmemişti.

Eşyalarını ve arabasını otelden alıp onun evine götüreceklerdi. Bu arada hemen arkalarından gelen iki hayalet neşeli bir sohbet halindeydiler. Henüz bir hafta önce yedi yaşında bir çocuk olduğu gerçeği Vicky'i pek etkilemiyor gibiydi. Eleanor ise bunun bir yerlerde kesinlikle yasalara aykırı olduğuna emindi.

Colec ise bunu umursamıyor gibi görünüyordu. Oğlunun kendisiyle konuşması esnasında bir anda büyümüş olması da önemli değil gibiydi. Eleanor'un bu konuda bir fikri vardı aslında ancak emin olamıyordu. Zack, onun güçleriyle bağlantılıydı sanki. Ne zaman huzura yakın olsa gelişiyordu. Eleanor ile konuşabilmesi ve ona dokunabilmesi ilk adım olmuştu. İkinci adım ise babasıyla iletişim kurabilmesiydi.

Vicky ile iyi anlaşıyorlar gibi görünüyordu. Bu konuda elbette ki bir şey söyleyemezdi. Her ne kadar aynı yaşta görünseler de Zack doğduğunda Vicky yasal olarak alkol kullanabileceği yaşa gelmişti.

Başını çevirip Colec'e baktı. Sakin ve rahat hareket ediyordu. Bir eliyle Eleanor'un elini tutmuştu. Bir hayalet dışında en son ne zaman gerçek bir erkekle el ele dolaştığını hatırlamıyordu bile. Tuhaf bir şekilde çok hoş bir histi.

Etrafı tamamen karanlık olsa bile onu görebiliyordu. Farklı görünüyordu. Sanki... Mutlu gibiydi. "Neden bu kadar neşelisin?" diye sordu en sonunda. Sanki başlarında hiç sorun yokmuş gibi rahat görünüyordu.

Colec, onun elini bırakıp bir kolunu omzuna sardı. "Birkaç şey olabilir" dedi sakin bir şekilde. "İyi seviştim. İyi uyudum ve oğlumla sohbet ettim" dedi. "Bunu tamamlayacak en güzel şey iyi bir kahvaltı olabilir ancak" dedi. "Otelden çıkışını yaptıktan sonra gidip kahvaltı edelim. Kurt gibi açım"

Son cümlesini söyledikten sonra hafifçe kıkırdadı. Gerçekten de keyfi yerinde görünüyordu. Eleanor, hafifçe omuz silkti ve gülümsedi. Belki de azıcık rahatlamaktan zarar gelmezdi. Kolunu onun beline sardı. Giderek daha da bir çift gibi oluyorlardı sanki.

Hafifçe güldü. "Kim düşünürdü ki ilk geldiğimde gördüğüm huysuz ve küstah adamın bu kadar sevecen olacağını?" derken yan gözle ona baktı.

Muziplik yapıyordu ama hakkını yememek gerekirdi. Onu birden fazla kovmuş olmasına rağmen inatçılığından ödün vermemişti. "Asıl sana ne demeli? O eski arabanla ve güneyli çizmelerinle partici, zengin ve şımarık bir kadına benziyordun." Bir an durdu ve ciddi bir ifadeyle ona baktı. "Eğer bu kadar parasız olduğunu bilseydim gerçekten enerjimi bir başkasına verirdim"

Omzuna bir yumruk atıp önden yürümeye başladı ancak erkek gülerek onu yakaladı ve elini tuttu. Gerçekten de flört eden bir çiftten başka bir şey değil gibiydiler. Bir kurt adam ve bir medyum değildiler. Sadece bir erkek ve bir kadın gibi görünüyorlardı.

"İnsanların merakla sizi izlediğini biliyor muydunuz?"

Vicky ve Zack hızlanarak yanlarına geldiler. Zack, Eleanor'a baktı. "Kör bir kız ve kasabanın huysuzu gülerek el ele yolda yürüyorlar" dedi gülerek. "Elbette ki dikkat çekecek. Üstelik geçen zaman içinde pek çok kadın babamı baştan çıkarmak için uğraştı ama başarılı olamadı"