Betül ve Poyraz, minik Ceren'in ısrarıyla hep birlikte yatmışlardı. Ceren uykusunda Betül'ün kollarının arasına saklanmış huzurlu bir şekilde uyuyordu. Poyraz ise onları izliyordu. Sadece ona ait dünyanın en güzel manzarasını seyreyliyordu. En değerli iki varlığı tam yanında huzurla uyuyordu. Hemen yanında... Epey bir vakit Betül ve Ceren'i izledikten sonra kendisi de uykunun kollarına teslim olmuştu. Sabahın ilk ışıklarıyla bu üçlünün arasında en ilk uyanan Ceren olmuştu. Bakışlarını sağ ve sol yanına çevirip baktığında Betül'ün de Poyraz'ın da hala uyuduğunu görünce gülümseyerek yavaşça aralarından kalkarken onları uyandırmadan odadan çıkmıştı bile. Diğer odadaki kıyafetleriyle üzerini değiştirip aşağıya indiğinde evin yardımcısı Neva kahvaltı için hazırlanmaya başlamıştı bile."Günaydın Neva teyze" diye mırıldandı gülümseyerek. Tabakları masanın üzerine dizerken Ceren'e dönerek mırıldandı."Günaydın pamuk prensesim nasıl güzel uyuyabildin mi?"
Kelimeleri uzatıp "Çokkkk" diye mırıldanırken ellerini iki yana açıp konuşmaya devam etti. "Ama sessiz olalım babamla Betül abla uyanmasın tamam mı?"
"Olur, kuzum" dedi Neva gülümseyerek.
"Sebzeli omlet yapalım mı Betül abla çok sever Neva teyze?" diye şakıdı neşeyle.
"Yapalım prensesim yapalım"
"Bende yardım edeceğim ama" dedi bluzunun kollarını dirseklerine kadar sıyırdı Ceren gülümseyerek.Ceren, Neva Teyzesiyle mutfakta kahvaltı hazırlarken Betül ve Poyraz ise hala uyuyordu ama bir tek farkla artık aralarında Ceren olmadığı için dip dibe girmişlerdi. Poyraz'ın bir kolu Betül'ü sarıp sarmalamıştı, Betül'ün bacakları Poyraz'ın bacaklarının arasındaydı. Karmaşık bir şekilde burun buruna yattıklarından habersizlerdi, ta ki Betül uyanana kadar. Betül ovuşturduğu gözlerini açtığında uyku sersemliğiyle ilk defa da farkına varamamıştı ama fark ettiğinde de bağırmıştı. "Yuh bu ne ya Poyraz kalk Poyraz"
Poyraz söylene söylene gözlerini açarken tam karşısında Betül'ü bulmuştu gözleri.
"Ne oluyor Betül ya sabah sabah niye bağırıyorsun?"
"Niye mi bağırıyorum baksana şu halime ahtapot gibi sarılmışsın ayrılamıyorum senden" diye söylendi Betül.Poyraz hafifçe başını kaldırıp hallerine baktığında gülmeden edemedi. "Kim kime sarılmış acaba? Hem ne var bunda nişanlı değil miyiz biz?"
"Poyraz delirtme beni ve bırak bacaklarımı"
"Uykum var Betül bak Ceren bile bizi yalnız bırakmak için çıkmış aramızdan" diye mırıldandı Poyraz gülerek.
"Sen insanı delirtirsin" deyip ellerini Poyraz'ın göğsüne bastırıp itmeye çalıştı.
"Bu yüzden aşık değil misin bana?"
"Ben sana âşık değilim bir kere olur o sadece boşluğuma gelmiş demek ki" diye mırıldandı Betül.
"Bende seni seviyorum canım"
"Kaçak kat var üzerinde resmen ya insan bu kadar ağır olmaz ki"
"Kaslardan o kaslardan" diye mırıldandı Poyraz gülerek. Betül'ü sinir etmeye bayılıyordu. Hep yaptığı bir şeydi bu.
"Poyraz kalk üstümden" diye tekrarladı.
"Bir öpücük alırsam belki anlaşabiliriz"
"Sınırlarını zorluyorsun Poyraz" diye söylendi Betül gülerek.
"Masum bir öpücükten bu kadar mı korkuyorsun anlamıyorum ki" dedi Poyraz gülerek. "Bana karşı koyamamaktan korkuyorsun, beni affetmekten korkuyorsun hem de deli gibi korkuyorsun Betül"