Yeni bölüm bekleyen tüm okurlarıma armağan olsun...
Mizgine sarılıp oturma odasına doğru ilerledim, kapıdan içeriye girdiğim de Rüzgâr'ın annesinin ayağının dibine oturmuş eline sarılıp yanağını okşadığını gördüm.
"Üzülme anam elbet görev bitince dönecem."
Görev mi elimle kapı pervazına tutundum yine mi göreve gidecekti...
"Ne zaman oğul ne zaman döneceksin 3 gün mü, 3 ay mı, 3 yıl mi bir zaman de bana oğul."
Nefesimi tutup Rüzgardan gelecek cevabı bekledik.
"Süresiz anne süresiz görev ne zaman biterse..."
Elimle ağzımı kapatıp sessizce salondan ayrıldım.
"Deniz!!!"
Mizgin'in seslenmesine aldırış dahi etmeden odama çıkıp kapıyı kilitleyip alnımı kapıya dayadım.
"Rüzgâr!!! Allahım!!! Yalvarırım ona bir şey olmasın"
Canım yanıyordu nedensiz değildi canımın yanması! Sevdiğim yine gidiyor, yine hiç düşünmeden kendisini feda ediyor........ Ayakta durmaya gücüm yok artık çok yoruldum Allahım daha fazla acıya gücüm yok yalvarırım bana yardım et!.. Yüreğimde ki bu yangını söndür Allahım bana Rüzgarın da acısını gösterme rabbim! Rüzgarı bana bağışla rabbim!.. bu aciz kuluna acı rabbim!.. acı rabbim!. Bilirim allahım kuluna kaldıramayacağı yükü vermezsin ama bu aciz yüreğim bir hazanı daha kaldıramaz rabbim...
"Deniz canım!"
Mizgin kapıyı çalıp seslenince ayağa kalkıp kapıyı açtım. Kapıda Mizgini görmeyi beklerken arkasında bana bakan Rüzgarı görünce gözümden yaşlar tekrar açmaya başladı.
"Denizim!"
Dudaklarından ismim dökülünce kendimi tutamadım koşup boynuna sarıldım.
"Özür dilerim Rüzgar! Sen haklıydın araya duvar ören bendim. Biz olmaya hiçbir şey engel değilken ben mani oldum!"
Rüzgâr kollarını belime sarıp başını boynuma gömüp derince nefes aldı.
"Seni seviyorum küçük kadın! Seni son nefesime kadar da sevmeye devam edicem!.. sakın üzülme gülüm biliyorum gideceğimi duydun ama sakın aklına kötü bir şey getirme geldiğim zaman sana bir suprizim var gülüm."
"Sadece sen gel bana Rüzgar! Sağ salim bana gel benim yanımda ol da başka hiçbir şey istemem."
Rüzgarla birbirimize sımsıkı sarılıp derin derin nefes alıyorduk. Babam, abimler de barut kokardı ama Rüzgarın onun kokusu çok farklıydı, hem barut hemde toprak kokuyordu.
"Burda noluyor loooo!! avlunun orta yerinde."
Agah beyin sesini duyunca Rüzgardan ayrılmak için kendimi geri çeksemde Rüzgar kollarını gevşetmeyip sarılmaya devam etti.
"Müstakbel karıma sarılıyorum rahatsız olan varsa avludan ayrılsın."
Rüzgarın söyledikleriyle başımı göğsüne gömdüm. Leyla abla, Yağmur abla, Mirhan abi, Toprak abiler toplu şekilde "Oooooooooo!!" diyince utanıp başımı daha da mümkünmüş gibi göğsüne gömdüm.
"Rüzgâr ya sus ne diyorsun."
"Yalan mı Denizim sen benim karım değil misin onlara ne."
"Afff Rüzgâr ya bırak beni artık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EMANET
Teen Fiction"Kaderimizi yazan Rabbim ne güzel yazmış hiç aklımıza gelmeyecek şekilde bizi kaderimize ulaşıtırıyor" "Sen benim kaderimsin bende senin kaderinim Deniz" ÇALINTI VE KOPYALANMA YAPILAMAZ. TÜM HAKLAR BANA AİTTİR. KOPYALAMA HALİNDE YASAL İŞLEM...