23 • SESSİZLİK

5.7K 433 262
                                    

#Tomme Profitt- Can't Help Falling in Love

#Emre Aydın- Beni Biraz Böyle Hatırla

#Emre Aydın- Beni Biraz Böyle Hatırla

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


23.BÖLÜM: SESSİZLİK

"İhanete uğradığında intikam alabilmek için yüzündeki maskeyi çıkarman gerekir. Unutma, ihaneti içine sindirmiş birini ancak gerçekler korkutabilir. Çünkü hissettiği duygu onu acılara karşı kör eder."

İhanet.
Savaş meydanında olanları sessizce izleyen, gözüne kestirdiğini arkadan bıçaklayan kahpe düşman.

O düşman her yerdeydi; karanlığın içinde sevişen bir kadındı, silahını yakaran gözlere kaldıran bir adamdı; o düşman bir yabancının yalanlarıydı; yalancı bir dilsizin satırlarıydı. Karanlıkta yanan ışık, gündüze doğan aydı.

O düşman herkesin sırtına bıçağını saplardı ve bu gece o bıçağın acısını çeken Aysar Sancak'tı.

İçinde olduğu arabanın ön camına sabitlenmiş bakışları, babasının kurduğu cümleden sonra bile değişmemişti ve kirpiklerini dahi kırpmadan camdan dışarı bakmaya devam ediyordu. İçinde, onu dizginleyecek ama aynı zamanda pençelerini sessizce zihnine geçirerek kan dökecek bir his vardı. Damağında o kanın tadını alıyordu.

O kan intikam, dedi biri ama o birini sadece Aysar Sancak duymuştu.

"Beni anlıyorsun, değil mi evlat?"

Kıpırdamadan karşısına bakmaya devam ederken bir an terlediğini hissetti. Sonbaharın sıcak son günlerini yaşıyorlardı ve gökyüzü, gri yağmur bulutlarıyla dolu olsa bile hava oldukça boğucuydu. Genç adam soğuktan nefret ederdi ama bu sıcağı da sevdiği anlamına gelmezdi. Onu boğan ve sıkan hiçbir şeyi sevmezdi.

Tıpkı zihnini parçalayan o his gibi.

"Aysar," dedi şoför koltuğunda oturan Cahit Sancak. Onun bakışları direkt olarak oğlunun yan çehresindeydi. "Bir cevap ver."

"O duygu ne?" Aysar Sancak'ın tok ve boğuk sesi arabanın içini doldurduğunda uzun bir zamandır kurduğu ilk cümle bu olmuştu. O çok konuşmazdı, yalnızca konuşulanları dinler ve bakardı.

Aysar Sancak aslında sadece bakarken bile çok şey anlatırdı ve şimdi onu dizginleyen ama aynı zamanda mahveden duygunun adını merak ediyordu.

"Anlamadım?" Cahit Sancak hiçbir zaman oğlunu tam olarak anlayamamıştı. Tanrı, fiziksel olarak iki eş tablo çıkarmıştı belki ama zihin ve ruh olarak onlar apayrıydı.

GECENİN SAYESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin