♕19. Böℓüм♕

241 19 0
                                    






Dört gün sonra

      Jimin yine benimle konuşmuyordu. Yanımda bile yatmamıştı. Konuşmaya çalışsam dinlemiyordu. Yüzüme bile bakmıyordu. Yanımda yokken kendimi eksik hissediyordum. Ya da çaresi olmayan bir hastalığa kapılmışım gibi.


    Bu dört gunde Eunji bana herşeyi yaptırmıştı. Butun işlerini. Alışverişe bile götürüp Her şeyi taşıtmıştı. Bugün günlerden pazar bari bugün beni rahat bıraksa derken telefonum çalmaya başlamıştı. Yuhh yani daha yeni uyanmıştım!

   
-ne var ne yeni uyandım daha bi rahat ver.

-Sanada günaydın sevgilim.

- ne istiyorsun.

- hazırlan sitede bekliyorum. Kahvaltı edicez.

- neden buraya geldin biri görecek.

- biri sevgilinse umrumda değil görsün.

- bak jimin bizi öğrenmeyecek anladın mı? Yoksa bu işi bitiririm.

-bitiremessin ben istemediğim sürece

-ne kadar bencil birisin.

-sen ciddi mısın? Boş yapma ve beş dakikaya asagida ol.


    Suratıma kapatmıştı sürtük. Hızlıca Siyah kot ve bol bi sweat giydim. Üstüme montumu ve cüzdanımı alip odadan çıktım. Kimseye görünmeden çıkacaktım ki namjoon lavabodan çıktı. 'Nereye?' 'Eee şey arkadaşlarla kahvaltı edicez.' 'Jungkook senin bu aralarda arkadaşların bitmiyor. Kim onlar tanıyormuyuz.' 'Bizim bölümden. tanimazsin.' 'Peki görüşürüz.'


    Hızlıca asansöre binip aşağı indim. Herkes Bu aralar benden şüpheleniyordu. Derslerime çalışmaz olmuştum. Eve geç geliyordum. Bu da onların dikkatini çekmisti.


  Eunjiye baktığımda bahçede çardakta beni bekliyordu. Yanina yaklaştığımda beni süzdü. Bana soyle bakmasından nefret ediyordum.


    'Hadi gidelim de bitsin şu kahvaltı.' 'Sonrasında da gizicez.' 'Ya hayır ya.' 'Ben öyle istiyorum. Haydi yürü.' Daha itiraz edememiştim ki koluma girip beni suruklemeye başladı.


    Yakın bir yerdeki kafeye geçip sipariş verdik. Bes dakika sonra siparişler gelince yemeye başladık. en son hesabi ödeyip ordan çıkmıştık.


    Gun boyu bir sürü mağaza gezdik. Ayaklarım artik beni taşıyamaz olmuştu. Iki ellerim poşetlerle doluydu.
'Artık bir yere oturabilirmiyiz öğleden beri dolaşıyoruz. Saat olmuş beş yorulmadın mı?' Beni dinlemiyordu.


   'Heyy sana diyorum. Eunjii.' Bir anda arkasına dönünce yüzlerimiz çok yakın olmuştu. Kafamı geri çekecektim ki dudaklarını yanağıma bastırdı. 'Ne yapıyorsun anlaşmıştık bir daha öpmeyecektin.' 'Canım istedi ve öptüm ne olmuş.' 'Bir daha olmasın.' Hiç umursamadan başka bir konu açtı. 'Şunu da alalım ve bi restauranta gidelim acıktım.' Gözümü devirdim ve onu takip ettim.


    Işimizi hallettikten sonra alışveriş merkezine yakin bi restaurana geçtik. Sonunda burdan sonra eve gidecektim. Bugünkü eziyetten kurtulmama az kalmıştı.



*Yazardan*

      Siparişlerini verip beklemeye başladılar. O sırada eunjinin aklına bir fikir gelmişti. Bu kadar beklediği yetmişti. Biraz ortalığı karıştıracaktı.


   Jungkook'un telefonundan gizlice aldığı Jimin'in numarasını mesaj attı.

-selam jimin.

 

     Cok geçmeden cevap gelmişti.

-sende kimsin. Ve ismimi  nerden biliyorsun.

-bunun bir önemi yok Jimin.

-Numaramı nerden buldun.

-sevgilinden. Ha pardon eski sevgilinden.

-kimsin sen jungkook'u nerden tanıyorsun.

-ben jungkook'un kız arkadaşıyım.

    Jimin okuduğu şeye inanamadı. Jungkook ona yüz veremeyince sevgili mi yapmıştı. Hayır ya! Buna inanmak istemiyordu.

-sen ne diyorsun. Kimsin sen? İnanmıyorum sana.

-Şuan bir restaurantta oturuyoruz. Cok tatlı vakitler yaşıyoruz.

-inanmıyorum sana!

-o zaman gel ve gör.

      Jimin kararsız kalmıştı. Bu gerçek miydi? Jungkook onu aldatmazdı yapmazdı öyle bise.

-yalan söylüyorsun.

-adres attım görmek istiyorsan gel.

     Eunji numarayı silip önüne döndü. Bekleyecekti. jimin'in geleceğine adı gibi emindi.



.
.
.




Ortalığı biraz karıştıralım bakalım .d

Ψσυ Iη My Ήєαят - JιкσσкHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin