Bu aralar sürekli düşüncelerdeyim. Derinliklerde gezinip duruyorum. Acaba bana yapılanlara karşı karar vermiş olduğum intikam olayına başlamalı mıyım yoksa yanlışa yanlışlıkla karşılık vermeyerek bu intikamdan vazgeçmeli miyim diye düşünürken başım çatlayacak duruma gelmeye başlamıştı. Ne yapmam gerektiğini tam olarak bilemiyordum. Eğer bu intikama başlayacaksam, değer verdiğim kişilerin de zarar göreceği bilmek, beni üzüyordu. Çünkü beni bulunduğum o ortama bağlayan 5-6 kişi vardı. Onlara zarar vermek istemediğimden dolayı çok fazla düşündüm. Hatta diyebilirim ki, bulunduğum o ortama devam etme sebebim bu 5-6 kişi idi. Birkaç hafta düşünmenin sonucunda artık bir karar varmam gerekiyordu. Bu düşüncelerle sürekli yaşayamazdım. Kendi sorunlarım yetmiyormuş gibi, daha fazla beynime sorun yüklememeliydim. Evet, bu intikam'dan en azından şimdilik vazgeçtim. İntikam ateşimi bir süreliğine söndürdüm. Bana değer verenleri bu yolda harcayamam. Evet evet bana değer veren kişilere, karşılık olarak intikamı sunamam. Buna hakkım yok. Aklımla hareket edersem çok can yanacak. Kalbim ile hareket edersem kendim önceden yandığımla kalacağım. O zaman yeni bir güne yeni umutlarla başlamalıyım değil mi? Anı yaşamalı, güzel anılar biriktirmeli, mutlu, umutlu olma zamanı değil mi? Bu zor günler de geçecek. Ben mutlu olmadığım zaman bile, gülümsebilmeli çevremden enerji almalıyım. İntikam mı? Onu şimdilik beynimin derrinliklerinde olan bir rafa sakladım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayağa Kalk!
Paranormal"Keşkeler" ile "İyi kiler" in savaştığı şu Dünya'da, en azından bu kitabı okurken her hikayesinde ayrı bir Benliğinizin farkına varacak, doğru bildiğiniz yanlışlar ile yanlış bildiğiniz doğruları bizzat kendiniz keşfedeceksiniz. Aslında siz, kendini...