Ne diyon Lan sen?

NDLS -3- Kolumu sakatladın ÖKÜZ!

Bu bölümü vldnkskn 'e ithaf ediyorum :)

Herkese iyi okumalar...

_____

'İnsanım diye geçinip hayvandan farklı olmayanlara nedesek bilemiyorum..'

_____

Ona 'Ne yapiyon lan sen hamile Bıraktığım!' bakışımdan attım ve kaşlarımı en son moduna kadar çattım.

Zeynep hala yerde yatıyordu ve abisi olacak kişi hala Odun gibi durup ona bakıyordu.

"LAN Taner! Sıçmıyım bi tarafına hee! Biraz kıcını kımılda ve gel yardım et!"

Nihayet uyandı Solucan. Taner Zeynep'i oturum odasına taşıdı ve onu yavaşça kanepeye koydu.

Taner tam mal ya. Adam Kızın yüzüne vuruyor... tam gerizekalı! Sanki öyle uyanacak!

Onu Zeynep'in yanından ittirdim. "Lan Taner bi siktir olup git yaa! Git tuzlu ayran yap ve kolonya getir!"

"Nasıl?"

"Ne nasılı?" dedim ona bakarak.

"Nasıl yapacagım tuzlu ayranı?"

"Oğlum sen mal mısın?"

Gerçekten ayran yapmayı mı bilmiyor bu salak?

"Hofffff Taner Allah aşkına git ya!"

Taner mutfağa kayıp oldu ve bir bardak dolu su ile geri döndü.

"Gülüm sen ne yapacaksın?" dedim ve elindeki su yu kastettim.

"Bak da Gör." dedi ve Zeynep'in yüzüne fırlattı suyu.

Zeynep yerinden doğruldu ve hala kapalı olan gözleriyle ağızından nefes aldı.

"Hangi sürtük yaptı bunu!!" diye gürledi sonradan ve elleriyle yüzündeki ıslaklığı sildi.

Daha cevap vermemezi için bile zaman vermedi ve üstüme yürüyüp saclarımdan tuttu.

Acıdan Çığlık attım ve karga burunlu Taner sırıtmaya başladı! Bari adamlığını göster be!

"Yhaaaaa Zeynep! Bırak LAN şu ellerini saçlarımdan!"

"Heeee bırakacağım sanki! Lan insan bi kolonya tutar bayılan insana be!"

"Bi dakika Zeynep!" dedi Taner. "Sen Bayağı uyanıktın yaniiii... Yoksa nereden bileceksin ki kolonya ile ilgili konuştuklarımızdan?"

Zeynep saçlarımı bıraktı. "Yooo ben baygındım. İnsanların kulakları baygınlıktan dolayı daha iyi oluyormuş dedi doktorlar...."

Güya böyle kurtulayacak mal... Çok inandık sanki!

"Cadı! Bizi şu küçük boyunla kandıracaksın hemi!" dedi Taner sinirlenerek.

"Tamam tamam!" dedi hızlıca korkak. "Ben sizi sadece korkutmak istedim...." dedi ve becereksizce parmaklarıyla oynadı.

"Zeynep senin yüzünden Elif altına sıçacaktı!" diye gürledi yalancı Taner! Ben mi altıma sıçacaktım İt! Senin az kalsın çükün kopacaktı!

Zeynep Tanere baktı. "Senin neden üstün çıplak?"

"Ummm.... şey yaaa...." ensesini kaşıdı. "Menopoza girdim."

"Ney?" dedim ve Zeynepe baktım. "Zeynep şu senin öküz abin var ya. O beni korkutmak istedi bende onu ıslattım."

"Eline sağlık Elif." dedi Zeynep siritarak.

"Ne eline sağlığı lan! Sikmiyim şimdi seni Zeynep!"

"Oğlum ben senden zaten daha güçlüyüm! Yani uzun lafın kısası ben seni sikerim!"

"He he tabi Zeynep! Gel seni Fifa da bitireyim!" dedi ve Televizyonu acip oturdu. "Seni bekliyorum Zeynep!"

Zeynep oyunu açtı ve kendine takim seçmeye başladı. "Lan Zeynep! Almaları alma lan! Git ve FC Barcelonayı al! Messi ve Neymar var lan!"

"Elif boşuna nefesini tüketme. Senin gibi kızlar bundan hiç bi bok anlamaz." dedi Taner ve Real Madridi secti. "Hadi Zeynep ya! Biraz acele et!"

"Beklesene amk! 9 ay nasıl beklediysen şimdi de bekle!"

Zeynep FC Barcelonayı seçti ve en iyilerini seçti. "Lan Zeynep Victor Valdezi çıkartma! Adam çok iyi lan!"

"Elif bak tekrardan diyorum. Boşuna nefesini tüketme kokana!"

"Kokana ne lan? Küfür mü ettin bana!" dedim ve saçlarından çektim.

"Ahhhh lanet olası! Birak lan saçımı!"

"Ne dedin lan sen bana!"

"Süslü dedim!"

"Nah dedin! Kokana dedin!"

"Süslü demek işte mal!"

"Bağırmayın lan birbirinize! Kulağımın zarı patladı!" dedi Zeynep bağırarak.

"Zeynep kalk! Ben oynayacağım!" Yerinden kalktı ve bende oturdum. Oyun Başlasın!

"Zeynep tuzlu ayran getir bana."

"Neden?"

"Ya getir işte!" dedim ve Zeynep bana mutfaktan ayran getirdi. Ayranı açıp masaya koydu.

Tuzlu ayranımdan bir yudum aldım ve maçın başlamasını bekledim. Şu Taneri bitirmek istiyorum!

"Ben sana kuralları ve nasıl oynayacağını gösteriğim... Bu elbise seçmek gibi değil çünkü..."

"Gerek yok." dedim. Ahanda maçda başladı. Adam resmen hile yapiyor lan! 5 Dakika bile geçmedi ama şimdiden bile bir tane adamımı sakatladı ve hakem piçi bi şey demiyor lan!

"Taner senin takım resmen hakemi satın almış..."

Top Christiano Ronaldoda ve kaleye doğru koşuyordu. "Bak bak Elif. Doğru bak!" dedi ve topu fırlattı. Kalecimle dışarıya çıkıp topu tuttum ve Messiye yolladım.

"Fazla Havva atma güzelim! Benim Güzelliğim yanında sönük kalırsın!" dedim ve hala top bendeydi. Bunların hiç biri benim aslında bunu çok iyi oynadığımı bilmiyor. Ehhh yani boşuna kuzenlerime misafirliğe gitmiyorum....

"Ve! VE! VEEEEEEEEEEEEEEEEE!!!!" diye bağırdım. "Zeynep! Kanka! Senin için gelsin bu." dedim ve topu fırlattım.

Televizyona yaklaştım ve izledim. "GOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOLLLLL!!!!!!" diye bağırdım ve sevinçten durduğum yerde takla attım.

"Lalalalalalalalaaaaaaaaayyyyyyyyyyyy oooooooooooo Messiiiiiiiiiiiii! Lalalalalalalalalaaaaay oooooo bu sana kapak olsun Taneeeeeeeeeeeeer!" bağırdım ve yerimde zıpladım.

"Kızım ağır ol! Bunu bilerek sana verdim ben!" He he bende cok inandim....

Oynamaya devam ettik. Uzatmadan sonra pen altıya geçtik. Şuan 2:2 yiz. Onu yenmem lazımım!

Sıra bana geldi. Vuruşları ayarlıyordum ve bu vuruşu eyer yapamazsam Taner yeneyecekti! Ama ÖKÜZ koluma vurdu ve atışı başaramadım!

FU bakışım vardı ve üstüne geçtim. Ellerimi yumruklaştırdım ve karnına vurdum. Beni tutup yere fırlattı ve kolumun üstüne düştüm. Yerde acıyla kıvrandım ve ağlamamaya çalıştım.

"Kolumu sakatladın ÖKÜZ!" dedim ve kolumu bedenime bastırarak yerde kıvrandım.