"Gökmen, bence bu adam öldürdü."
"Ya yok kızım, o öldürse kadını da boşaması gerekir."
"Mantıklı. Ama nedense o öldürmüş gibi hissediyorum."
Kapı çaldı. Gökmen'in ayağından kurtulup kapıya koştum.
"Gelmiyor musunuz lan parka?" diyip içeri girdi Serkan.
"Ben gelmiyorum, Gökmen istiyorsa gelsin."
Yerime oturup yayıldım iyice.
"Niye gelmiyormuşsun düdük?"
"Siz gidin ben bu akşam evde takılırım."
"Ramazan piçi yüzünden, neden olacak başka?"
"Bilge kalk asabını bozma adamın." dedi Serkan.
İyi de ne gerek vardı dün akşamki olaydan sonra tekrar yüz yüze gelmeye?
"Ya siz gidin işte. Ben görmek istemiyorum onu."
"Kızım zaten Ali abi onu bozdu bayağı, gelmez büyük ihtimal. Bir mal için bozma lan geleneği."
Evet, Ali abi cidden bozmuştu onu.
Ramazan, kaybol.
Hafifçe sırıtıp ayağa kalktım.
"Doğru. Gidelim o zaman."
Gökmen salonun lambasını kapatınca evden çıktık.
Bizim evde toplanan madırlara selam çakıp parka yürüdük.
Ramazan abi gerçekten de yoktu bu akşam.
"Selam gençler."
"Ve aleyküm selam." dedi Muhammed abi her zamanki gibi.
Diğerleri takmıyordu pek.
Herkes kendi hâlinde dalmıştı bir yerlere.
Neden bu kadar sessizdi lan burası?
"Yapmak zorunda mıydın?"
Derya'ya döndüm.
"Neyi Derya?"
"Abimi küçük düşürdün herkesin içinde."
Kafasını Ali abiye çevirdi.
"Ali abi de sağ olsun destek çıkmış sana."
"Derya, abinin dediğini duymadın herhalde?"
"Tamam saçma bir şey söyledi ama bu kadar ağlamana, kendini acındırmana gerek var mıydı?"
"Kızım bak, yolarım seni. Hayırdır?"
Gökçen'e baktım. En az benim kadar sinirlenmişti.
"Neyse, Ali abi beni de kovmadan gideyim ben." diyip ayaklandı Derya. Peşinden de Damla...
Sinan abi ile Muhammed abi tepkisizce gidişlerini izledikten sonra ayağa kalktılar.
"Gökmen, Serkan, gelin de iki tur basket oynayalım."
Gökmen bana baktı onay almak istercesine.
Çocuk değilim Gökmen, sen yokken de kalabilirim burada. Ve ağlamam. Ayrıca beni öldürmezler de merak etme.
Kafamı sallayınca hep birlikte az ilerideki basket sahasına gittiler. Onlar gittikten sonra Gökçen de bir iki küfür sallayıp "İyi akşamlar." dedi ve gitti.
Ali abiyle yalnız kalmıştık. O sigara içerken ben de Gökmenler'i izliyordum.
Hızlı hızlı üç sigarayı bitiren Ali abiye çevirdim bakışlarımı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜNYA MAHALLESİ
Teen FictionNOT: Bu çalışma, sıradan bir mahalle hikayesidir. Camlarda, dedikodu bulmak için çırpınan teyzeler, Kahvehanede, hiç aralıksız mahalle geyiği döndüren amcalar, Tonton nineler ve dedeler, Kardeş gibi büyüyen gençler ve çocuklar... Ve tabii olmazsa ol...