1.BÖLÜM

462 112 12
                                    

Cihangir'in ağzından

Burak abiyle konuştuktan sonra telefonu kapatıp Gökhan'a döndüm.

- Bizi bekliyormuş , bi an önce çıkalım.'
dedikten sonra odama doğru yürüdüm. Üzerimi değiştirip
Gökhan'a seslendim.

- Oğlum hadi hazır değilmisin hala sen, kızdırıcaksın adamı hadii..!

- Tamam abi geldim. Hadi çıkalım.
Merdivenlerden inerken Gökhan şunu sordu.

- Bu sefer vericeği işte kanlı olur mu sence?"

Biraz düşündüm. Geçen sefer verdiği iş hem tehlikeli hemde zordu. Zaten bunu bilerek yanına girmiştik. Kabul etmeme gibi bi lüksümüz yoktu. Gökhan fazla korkmuştu. Ama yanında ben vardım. Ona zarar gelmesine asla izin vermezdim. Oda zaten bunun farkındaydı. Borcunu ödemeyen bi adamı ölesiye dövmemizi istemişti. Dediğini yaptık. Hiç bi iz bırakmadan olay yerinden ayrıldık. Ama arabada Gökhan titremeye başlamıştı. Onu sakinleştirmiştim ama etkisi kalmıştı. Bu işlerde olmayı istemiyordu. Ama zorundaydı. Bunu biliyordu.

- Noldu daldın gittin..

- Bilmiyorum olabilirde , olmayabilirde. Ama yanında ben varım ve sana bişey olmasına asla izin vermiyceğimi biliyorsun. Bu yüzden korkma.

- Korkmuyorum zaten. "

Arabaya binip çalıştırdım. Toplanma alanımıza doğru sürmeye başladım. Burak abinin sınırda bi deposu vardı. Gizli bi kapı yerin altındaki karanlık odaya gidiyodu. Ve bizim toplanma alanımız burasıydı. Biz masadaki yerimizi aldıktan sonra Burak abi geldi.
Teker teker rapor aldıktan sonra ortaya bi görev koydu. Kendisine karşı gelen bi mafya liderini öldürmekti görev. Resimlere şöle göz ucuyla bakınca midem bulandı. Öldürme şeklini anlatmaya başladı.

- Muzaffer Baysal. Namı değer ACIMASIZ MUZAFFER , Serkan'ın ölümüne sebep olan adam. Bu adamın ölmesini istiyorum. Acı çekerek ölücek. Yalvararak ölmesini istiyorum. Önce parmakları kesilicek, sonra kulağı, sonra dili, dişleri teker teker sökülücek. Küvetin içinde inliye inliye gebericek bu adam. Kan kaybından yavaş yavaş ölücek. Evet. Kim yapıcak bunu benim için..'

Anlatırken Gökhan gerim gerim gerilmişti. Ben farkındaydım ama Burak abi iyiki görmemişti. Yoksa çok sinirlenirdi. Eline uzandım. Kulağına yavaşça
"Sakin ol. Görücek seni. Sakin ol " dedim.

Masanın kuralı vardı. Herkes 10 saniye düşünüp parmağını kaldırırdı. Burak abi masada parmağını kaldırmayan olduğu zaman sinirlenir ve masanın görevini o kişiye verirdi. "Kendine güvenmeyen defolsun gitsin" derdi. Ama burdan kimsenin sağlam çıkamayacağını herkes Kenan'dan bilirdi. Masadan ilk ölen oydu. 10 saniyenin ardından parmağını kaldırmamış , görevi yapamıycağını ve gitmek istediğini söylemişti. Burak abi sakince git demişti. Kenan ayağa kalkıp 3 adım atmıştı ki 23 korumanın silahından çıkan 23 tane kurşunun hedefi olmuştu. Bu olay herkesin önünde olduğu için kimse parmağını kaldırmamazlık yapamıyordu. Masanın geneli zaten pislik insanlardı. Bende dahil ama Gökhan bizim gibi değildi. Korkarak yapıyodu herşeyi. Ama ben herzaman onun yanında olucaktım..

Herkes elini kaldırınca Burak abi ayağa kalktı ve gözlerinin ucuyla herkese sırayla baktı. Birisi seçilecekti masadan görev için. Biraz bekledi ve konuştu.

- Musa. Bu görev senin aslanım.
Görüntüleri yarın görmek istiyorum. Karanlık oda o adamın yalvarışlarıyla inliycek yarın. Duydun mu..

- Duydum abi. O iş bende. Yarın görüntüler elinde olucak. Yalvarışlar karanlık odada inliycek. And içerim ki inliycek.. İzninle"
deyip masadan kalktı. Kapıya doğru yürürken Burak abi " İz bırakma dememe gerek var mı.?" diye imalı sorunca Musa arkasını dönüp sinsice güldü.

-Hayır yok " diyip gitti.

Herkes kafasını eğip masadan kalkmaya başladı. Bizde kalkıyoduk ki Burak abi ' Siz oturun. Konuşucaz' dedi. Gökhan kafasını bana cevirip bakınca gözlerimle oturmasını işaret ettim. Herkes çıkınca konuşmaya başladı.

- Okul işini hallettim. Araya birilerini soktum ve hafta başında listede isimleriniz olucak. Size en büyük görevi veriyorum. Karanlık odanın en büyük görevini siz yapıcaksınız. Emir büyük yerden geldi. Sınıfınızda Zümra diye bi kız olucak. Sen Cihangir , o kızı kendine aşık ediceksin ve onunla yakın olucaksın. Bana babası lazım. Üsttekilerin en büyük düşmanı o kızın babası. Avukat. Yıllar önce bizden birisini hapse attırmış. Bu yüzden intikam alıcaz o adamdan. Yavaş yavaş, canını yaka yaka alıcaz intikamımızı. O kıza yakın olucaksın. Ne kadar az sürerse o kadar iyi ama seni zorlamıycam. Nasıl istersen o şekilde yap. İşe yaramaz arkadaşında yanında dursun belki yardımı dokunur ' diyince hızlıca ayağa kalktım. Herşeyi söyleyebilirdi ama Gökhan' a dokunamazdı. Olmazdı. Sinirlenince gözlerim küçülürdü hep. Belli olurdu sinirlendiğim. Gözlerinin içine baktım. Anlamıştı. Ona dokunma dememe rağmen aradaki laf sokmaları onu yaralıyodu. Yapma dememe rağmen yapıyodu.

Ben ona bakmaya devam edince yüz ifadesi değişmişti sonunda. Sesli nefes alınca anladım. Terslenmeme sinirlenmişti.

- Otur. Konuşuyorum. Bu işi halledemessen cezası büyük olur. Bedel ödersin çoçuk. Büyük bedeller... '

Bu işi yapabiliceğimi biliyodu. Masadan kalktım. Sonrada Gökhan' ın kalkmasını bekledim. Oda kalkınca

' Yapıcam. Haber veririm' dedikten sonra yürümeye başladım. Arabaya doğru yürürken konuşmuştu.

- Sinirlenmen onu daha kötü birisi yapıyor.

- Zaaflarımı kullanıyo. Zorluyo beni. Neyse sen düşünme bunları. Bin arabaya. Okul var 2 gün sonra. Hem şu hayalini kurduğun Üniversiteye gidebilmen için şans. İyi kullan.' diyip arabayı çalıştırdım.
Bildirim sesi gelince telefonu elime aldım. Ondandı.

BÜYÜK PATRON
Ha şunu söylemeyi unuttum. Kıza aşık felan olma sakın. Senin duyguların yok anladın mı. Aşk yok. Bedel ödersin Cihangir , aşk yok..

Adama bak yaa diye geçirdim içimden. Ağzımdan bi küfür mırıldanınca dönüp noldu der gibi baktı.

- Kıza aşık olma bedel ödersin diye mesaj atmış..

- Olmassın dimi...

- Olum saçmalama. Bu zamana kadar kaç tane kız inledi altımda. Dönüp hangisine baktım buna bakıcam. Mantıklı konuş.

- Oda doğru. Bir sürü güzel kız vardı. Püüf be yaparmıyız bu gece bi parti..'

Güldüm. Almıştı o cevabını. Dönüp ona baktığımda gülüyodu. Onu böyle görmek beni mutlu ediyodu. Sonsuza dek onu mutlu edicektim. Asla zarar gelmiycekti ona. Aslaa...

ZÜMRA - İNTİKAM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin