The Beginnig

2.2K 124 27
                                    


A/N: Evet, Kaylee yaşıyor ve ben de çabalıyorum. Uzun zaman oldu, küçük zaman değişiklikleri oldu, albümün çıkışı falan onları görmezden geleceğinizi umuyorum ^^ İyi okumalar :)
Bir de bölümlerin geç geldiği herkesçe bilinen bir gerçek oldu zaten, bana bu yüzden kızmamanızı umuyorum. Final olacak, yarım bırakmayacağım :) (Final olacak derken hemen yanlış anlaşılmasın biraz daha var, uzatmamı istediniz ve ben de bu kadar geç paylaşırken uzatmamın daha doğru olacağını düşündüm.)

0.1

Bağcıklarımı bağlamak için eğilmişken önüne gelen saçları kulağının arkasına sıkıştırdı. Uzun saçını pek sevmeyen taraftan olarak bir kez daha ofladım. "Düz yolda bile yürüyemeyen birini buz üstüne çıkarmak pek mantıklı olmasa gerek." Etrafa bir göz attım. Turist olduğumuzun gayet göze batacağı yerli halk çiftler halinde eğleniyordu. "Brezilya'da daha eğlenceli şeyler yapabileceğimizi düşünmüştüm."
Bağcıklarla işi bitince ayağa kalktı. "Samba gibi mi?"
"Çok komiksin."
Kendine has gülümsemesini dudaklarına yaydıktan sonra rahat tavırlarla buz pistine yöneldi. Ayağa kalkmayı denedim. Gerçekten denedim ama topuklu ayakkabı üstünde bile duramayacak kadar beceriksizken patenlerle hiç hareket edemiyordum. "Pekala, bu yaptığın çok kaba bir hareketti, buraya gelip Harry Styles genlerindeki yardımseverlik ve centilmenlikle beni kaldır."
Yine rahat adımlarla yanıma geldi. "Bunu tahmin etmem gerekirdi. Hatırlatta bir daha içine buz dahil olan bir şeyler yapmayalım."
Dirseklerimden tutup kaldırırken bir taraftanda kendi dengesini kurmaya çalışıyordu. "Pekala, işte oldu, değil mi? Rahat mısın?" Emin olmayarak başımla onayladım. "Öyleseyse bırakıyorum, bıraktım. Bunu yapabilirsin. Hadi ama Lee, 7 yaşındaki kız bile rahatça yapabiliyor."
"O 7 yaşındaki kız düşerse kalçasının ne kadar acıyacağı hakkında bir fikre sahip değil."
1-2 adımla buzun üstünde düşmeyeceğimden emin bir şekilde kaydım, muhtemelen dışardan gülünecek bir komedi filmi gibi duruyordum orası ayrı.
"Bu işkenceden sonra otelde bana kaliteli bir şarap ısmarlamak zorundasın, Harreh. Bunu hak ettim."
"Sadece şuradakilerin yaptığını yaparsak." Eliyle gösterdiği yere baktım. Ve 'Delirdin mi?!' bakışıyla tekrar ona.
"Harry, yeterince hatta fazlaca uzun bacaklarınla bunu asla ama asla denemem. Ki ben de kız kadar yetenekli sayılmam zaten." Tekrardan çocuğun kolları arasında savrulan kıza baktım. Kendimi bir anda her şeye onaylamayan tavırlarla yaklaşan ihtiyarlar gibi hissederken buldum.
"Bana güvenmiyorsun."
"Seninle şu an ülkemden millerce ötede rahatsız edici bir patenin içinde buz üstündeyim, sana güvenmediğimi söyleyemezsin."

0.2

"O gece, The 1975 konserinde, karşılaşmasaydık ne olurdu?" Romantik bir hava yakalama hevesiyle zorla şöminenin başına oturttuğum Harry, şömineyle uğraşmayı bir kaçış yolu olarak bulmuştu. Ve ben de elimdeki şarap kadehini bir oyalayıcı yerine koymuştum.

"Sadece şu an burada böylece oturamayacaktık." diyerek omuz silkti. Yani o gece karşılaşmasaydık onun için pekte bir şey fark etmiyor olacaktı.

"Sadece," onu tekrarladım. Benim tüm hayatımı değiştirdiğinden, her gün en az 1 içten gülümsemenin onun sayesinde yüzümde yer edindiğinden haberi yoktu. Hiçbir şeyden haberi yoktu. "Bense muhtemelen bilgisayarımın başında nerelerde olduğuna bakınırdım. Ne yaptın? Kimlerle görüldün? Mutlu musun? Yazılanların hangileri gerçek?" Tüm o zamanlardaki gerginliği ve acınası duyguyu bedenimde hissettim. "Bu, bu çok tuhaf. Yani sen beni tanımıyorsun bile ama hayatımın merkezi halindesin. Tek bir hareketinin binlerce kişiye ne yapabileceği hakkında hiçbir fikrin yok."

"Kaylee, bunları duymak istemiyorum." Gözleri bana bakmazken yüzündeki anlaşılmaz ifadeyi inceliyordum.

"Neden? Çok mu karmaşık? Şu an içinde bulunduğumuz durum daha da karmaşık Harry. Hiçbir şey anlamıyorum, ve yanlış bir şey söyleyip seni kaybedebilirim diye ağzımı açamıyorum bile. Bana bunları yapmaya hakkın yok."

Just A Fangirl || h.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin