Dokuzuncu bölüm

7 2 0
                                    

Sabah kalkıp her zaman ki gibi okula gitmek için hazırlandım. Çantamı da aldıktan sonra ayakkabılarımı giyip okula doğru ilerledim. Gitmek istemiyordum ama artık sağda solda sigara içmekten boğazım yanıyordu. Sesim her sigaradan sonra daha da kalınlaşıyordu.

Okulun kapısından içeri girdiğimde merdivenleri hızlıca çıktım. Kafam öne doğru eğik hiç bir yerle ilgilenmeden sırama oturduktan sonra kafamı kollarımın arasına koydum. Yanıma biri gelmişti. Kim olduğunu anlamamıştım:

"Neden gelmedin ?" Bu Ayşenin sesiydi. Kafami kaldırıp ayşenin yüzüne baktım. Solgundu. Kafasını kapıya doğru çevirdi. O an nereye baktığını merak edip kafamı çevirdiğim de ceketli çocuğu gördüm. Göz göze geldikten sonra kapının ordan ayrıldı. Bu neydi şimdi?

Ayşe bıyık altından gülüyordu. Ben hâlâ anlamamıştım. Bu çocuktan uzak durmak için herşeyi yapıyordum ama beni kendisine çekiyordu. Ayşe:

"Gelmediğin zamanlar da kapıda sıranı izliyordu." Biraz güldükten sonra " Seni merak ediyor olmalı." Dedi. Kalbim yerinden çıkmak istercesine atıyordu. Oturduğum yerden kalkıp koridorda boş olan masada oturan onun yanına gittim. Delirmiş olmalıydım ki yaptıklarıma kendim de anlam veremiyordum. O da şaşırmıştı. Benden çekindiği her halinden belliydi. Gözlerini gözlerime dikmiş ne söyleyeceğimi bekliyordu. Soğuk bir tavırla:

"Buraya yeni mi taşındınız ?" Diye sordum. Onu daha önce ne okulda görmüştüm ne de o geceden önce.

"Evet." Biraz bekledikten sonra "sen de şu kabadayı kızsın." Dedikten sonra güldü. Kötü hissetmiştim. Hakkımda böyle düşünmesini istemezdim. İçimdekileri duymuş gibi:

"Şaka yaptım bade." Dedi. Şaşırmıştım.

"Adımı nerden biliyorsun ?" Dedim. Yüzü o kadar hoştu ki biraz daha bakarsam her kıvrımını inceleyecektim.

"Nöbetçi öğretmenin sana bağırdığı gün duymuştum." Dedi. Ben o gün kadını dinlememiştim bile. İçimi tarifsiz bir hüzün sarmıştı. Daha önce bu duyguyu hiç tatmamıştım. Gitmek için doğrulduğumda:

"Ne oldu?" Dedikten sonra ayağa kalkmıştı. Aramızda pek mesafe yoktu. Gözleri tüm suratımı inceliyordu. Kulağına doğru:

"Yerinde olsam benden uzak dururdum." Bunu kesin bir ifadeyle söylemiştim. Yüzünü buruşturmuş gibi bakıyordu. Yanından ayrılıp sınıfa girerken Ayşe yanıma gelmişti. Ayşe'yede benden uzak durmasını rica etmiştim. Gerçekten deliydi bu kız. Aksine daha da yakın olmuştu. Beni hiç yanlız bırakmamıştı. Eve doğru giderkende bana 'Metallica' dinletiyor, sarhoş gibi gülüyordu.

Ölümün Ayıramadığı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin