Silah

2.4K 100 3
                                    

Gözlerimi açtığımda karanlık, penceresiz bir odada yerdeydim. Ellerim ya da ayağım bağlanmamıştı. 

Odanın kapısının açılmasıyla içeri Kağan ile babası girdi. "Günaydın güzellik." diyen Kağan ile ayağa kalktım. 

"Bırakın beni!" dedim sertçe.

"Tamam seni geri evine götüreceğiz. Ama önce öldüreceğiz." diyen Kağan'ın babası ile sessizce yutkundum.

"Niye bana bunu yapıyorsunuz?" diye sordum.  "Zevk." dedi Kağan. "Nasıl bir zevk bu!" diye bağırdım.

"Aynı babanları öldürürken yaşadığımız zevk gibi." dedi ve duraksadıktan sonra "Üvey baban mı demeliydim?" diye sordu. Nasıl yani? Bir kaza değil miymiş?

"Katiller!" diye bağırdım. Bunun üzerine Kağan bana tokat atarken kafam yana doğru eğildi. Kağan belinin silahını görmem ile aklıma bir plan geldi. 

Onlara doğru yürürken ayağım takılmış gibi yaptım ve Kağan'ın üstüne doğru kendimi attım. Kağan beni tutarken belindeki silahı aldım.

"Ne yapıyorsun sen!" diye bağırıp beni ittiren Kağan ile silahını alabilmiştim. Silahı onlara doğrulturken "O silahı ateşleyemeyeceğini benden iyi biliyorsun." dedi Kağan.

Elim titrerken kapıya doğru yöneldim. Kapıyı açacakken kilitli olduğunu fark ettim. "Anahtarı verin!" diye bağırdım.

"O anahtarı vermeyiz." diyen Kağan'ın babası belinden kendi silahı çıkardı ve bana doğrulttu. "O silahı geri bize ver yoksa seni burada gebertirim." diyen Kağan babası ile " Silahı verirsem de beni vurursunuz  ." dedim.

"Doğru. Yani her türlü öleceksin." dedi Kağan'ın babası. "Öleceksem yanımda başkasını da götürürüm." dedim.

Silahı Kağan'a doğrulttum. "Beni vurmaya kalkarsan oğlunu vururum. Aynı kızın gibi oğlun da ölür." dedim.

"Sen kızımı nereden biliyorsun!" diye bağıran Kağan'ın babası silahı ateşlerken tetikte olan elim ile silahı ateşledim. Hem Kağan hem de ben yere yığılıyorken polis sirenleri gelmeye başladı.

Artık çok geçti. Bu silahlardan çıkan bir mermi birimizi öldürüyordu. 

Kaygan ZeminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin