Evgeny Grinko ~ 'Field'
Biraz sakinleşince anlatmaya devam ettim.
"A-annem dans eğitmeniydi. Anneme özenerek modern dansa başladım. 6 yaşından 9 yaşına kadar beni anneme hayran bıraktıran bir aktiviteydi. Annem öldükten sonra 15 yaşıma kadar devam ettim. Ama bu sefer dans benim için annemi hatırlama ve acılarımı dindirme yöntemine dönüşmüştü..."
Konuşmalarım sakinleşti.
Gözyaşlarım hala akıyordu hızla. Ama artık omuzlarım sallanmıyordu.
Yorulmuştum.
Tırnakladığım yerler hafif sızlıyordu ama takmadım.
Üstelik karşımda beni dikkatle dinleyen kişiye başından beri bakmayı reddediyordum. Utanıyordum.
Anlattıklarım beni güçsüz yapan şeylerdi. Güçsüzlüğümü ona anlatıyordum. Gözlerine bakmaya yüzüm yoktu.
"15 yaşımdaki... O-o olaydan sonra...dans dahil her şeyi b-bıraktım. Ben hep g-güçsüz biriydim, o olaydan sonra daha fazla dayanamazdım. Dans beni hayatta tutan şeylerdendi. Hayatta kalmak i-istemediğim için onuda b-bıraktım. Şuana kadar nasıl yaşadım hiç bir fikrim yok. Tek istediğim, bir an önce ö-ölmek istediğim... "
Ağlamam arttı.
Hıçkırmaktan akciğerlerim ve karnım ağrıyordu.
"Ö-ölmeme izin verin. L-lütfen... "
Sözlerimden sonra daha fazla konuşmaya halim kalmamıştı.
Aniden bedenime dolanan kollarla duraksadım.
Jungkook'un ağzından:
Daha fazla dayanamamıştım.
Çok masumdu, çok saf ve güzeldi.
Yaşadığı hiç bir şeyi haketmiyordu üstelik yaşadıkları akıl alır gibi değildi.
Kim kendi öz oğlunu kötülüklerden korumazdı ki...
Üstelik kim kendinden yaşça oldukça küçük birine, kendi isteği dışında müstehcen bir şekilde dokunurdu?
Gerçekten aklım almıyordu.
Küçücük, sadece sevgi isteyen bir çocuğa kim böyle davranırdı. O olayı söylemek bile beni ürpertiyorken kollarımın arasındaki bunu yaşamıştı.
Üstelik öyle bir etkilenmişti ki o günden beri her gece rüyasında görüyor, her anını baştan yaşıyordu, hergün, tekrar tekrar...
Sıkıca sardım onu.
Başı güçsüzce göğsüme düştü. Bugün onu oldukça yorduğumun farkındaydım. Ama artık zamanı gelmişti ve öğrenmem lazımdı.
"Sen hayatımda gördüğüm en güçlü insansın Jimin. Mükemmel bir şekilde dayandın. Seninle gurur duyuyorum..."
Aniden bedenimin hafifçe itilmesiyle biraz geri çekilip Jimin'e baktım.
"Bana neden d-dokunuyorsun? K-kirli ve iğrencim..."
Sözlerinden sonra gülümsedim ve gözüme çok minik görünen ellerini ellerim arasına aldım.
"Sen çok güzelsin... Üstelik kirli değilsin. Hala tertemizsin. Yaşadıkların seni asla kirletmeyecek, inan bana..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝚃𝙴𝚁𝙰𝙿İ🍊 |Jikook <tamamlandı>
Fanfiction"Solan gülümsemenin yeniden açmasını sağlamak niyetim..." Jungkook Jimin'in psikiyatristiydi. Ancak daha fazlası olacağına hiç bir zaman ihtimal vermemişti...