• İSTEME •

25.5K 744 336
                                    

Multi Esil ve Erkin'i gizlice çeken Şermin'in çektiği fotoğraf🙈

ESİL'DEN;

"Yenge,Şermin abla ben çok heyecanlıyım." Mutfakta bir o yana bir bu yana gidiyordum.
Herkes gelmiş içeride oturuyordu.Şermin abla ben ve yengem ise mutfakta kahveleri yetiştirmeye çalışıyorduk.Daha doğrusu onlar yetiştirmeye çalışırken ben heyecanımı bastırmaya çalışıyordum. "Gören de deli gibi aşıkta evleniyor sanır." diyip kıkırdadı Şermin abla.Yengem de ona eşlik ettiğinde kaşlarımı çatıp onlara baktım. "Sanki her zaman istemeye geliyorlar beni.Bir izin verin de heyecan yapayım yani.Onca insana kahve dağıtacağım."

1 ay olmuştu ve bu 1 aylık sürede düşünebileceğim kadar çok düşündüm.
Ahmet'le o konuşmayı yaptıktan sonra hiçbir telefonunu açmamış yolda görünce ise hızla oradan uzaklaşmıştım.Ahmet'ten kaçmayı başarıyordum ancak bu sırada daha garip bir şeyler oluyordu.Erkin'e günden güne çekiliyor sanki yıllardır arkadaşız gibi hissediyordum.
Hissettiğimi aşk olarak tanımlayamazdım.
Gerçi aşkın nasıl bir tanım olduğunu bile bilmiyordum.Sadece onun yanında kendimi gerçekten onun karısı olacak biri,onun kadını gibi hissediyordum.Bana göre bir taraf diğer tarafa sahip olmazdı.Bana göre iki tarafta birbirine ait olurdu.Sahiplik ve Aitlik iki ayrı kavramdı benim için.

Erkin'le bu geçen sürede birkaç defa telefondan konuşuyor 2-3 defa ise dışarıda buluşmuştuk.Onun haricinde sık sık biz onlara gidiyor ya da onlar bize geliyordu.Ailelerimiz birbirlerini çok sevmişlerdi.Annesi beni çok seviyordu.Erkin'le yaptığımız anlaşmayı sanki beynim yok gibi sayıyordu.Belki evlenirsek şehire taşınır ve bu köyden kurtulurdum.Hem Erkin benim güvenebileceğim sayılı adamlardandı.Ahmet'in tepkisinden de korkmuyor değildim.Bana tabiki bir şey yapamazdı ancak Erkin'i laflarıyla doldurup beni bırakmaya zorlayabilirdi.Ve ben de böyle bir durumda sesimi çıkarmaz kararı Erkin'e bırakırdım.Hayır ne diyim adama?Evlenelim istiyorum diyemem ki.Ahmet'le o konuşmamızda, o gün fark ettim ki ondan etkilenmiyordum.Beni hep kısıtlaması,
oyalaması...O benim için sadece bu evden kaçış yoluydu.Ama Erkin'i görünce elim ayağıma dolanıyor,kalbim küt küt atıyordu.
Duygularıma isim vermek istemiyordum.
Bundan korkuyordum.

Ayrılma olayını o ilk günden sonra bir daha konuşmamıştık.İkimiz de o konuyu hiç açmıyorduk.Ahmet'i sevmiyordum.Ama Erkin'in bu konuda ne düşündüğünü bilmiyordum.Ayrılacak mıydık?Hayır hayır.Şuan bunu düşünmek istemiyordum.

"Kahveler oldu koş götür." Hızla Şermin ablanın yanına geldim.Kalbim küt küt atıyordu. "Ay Erkin'e tuz atma!" Tabi Şemrin abla beni dinlemiyor tuzu bol bol döküyordu. "Ya adamla evlenemeden öldüreceğim adamı!" Şermin ablayla yengem kısa bir bakışma yaşadıklarında ben onlara bakmak yerine tepsiyi elime alıp derin nefes aldım. "Yengem,adamla evlenmeyeceksin zaten.İstemeden sonra bitiyor dedin ya hani." Bakışlarım bir an donuklaştı.Yüzümdeki gülümseme yavaş yavaş solarken bakışlarımı onlardan kaçırdım.Üçümüzde ağzımızı açmıyorduk.Ancak yengem ve Şermin ablanın şefkatli bakışlarını üstümde hissediyordum. "Belki evlenecekler Ahu!Karışma." Yengem de kıkırdayarak ona döndü. "Doğru yani sonuçta ha istemeden sonra ayrılmışlar,ha nikahtan sonra."

"Ya siz benimle dalga mı geçiyorsunuz?"

"Yok daha neler!"

"Ay bu şimdi heyecandan takılıp düşmesin."

"Çok kötüsünüz!" Bulmuşlar heyecanlı beni dalga geçiyorlardı!Gözlerimi kısıp onlara tehditkar bakışlarımı attım ama bu onları sadece güldürdü.O sırada Selim abi kucağında oğluyla mutfağa girdi. "Şermin, memelesene çocuğu." Şermin abla gözlerini kocaman açtı. "Selim sana demiyor muyum toplum içinde deme şöyle şeyler diye." Selim abi oğlunun küçük burnuna bir öpücük koyup Şermin ablaya döndü. "Hanım,memele çocuğu." Onların bu haline kıkırdamadan edemedim.
Genç anne baba olduklarından ikisi de hala çocukla çocuk olabiliyorlardı.Şermin abla oğlunu kucağına aldığında Selim abi gülerek Şermin ablanın şakağına bir öpücük kondurdu ve salona geri döndü.Elimde tepsi mutfaktan çıkıp salona girdim.Herkesin bakışları bana dönmüştü.En büyüklerden başlayıp kahveleri dağıttım.İlk tepsideki kahveleri dağıtıp ikinci tepsiyi mutfaktan aldım.Tekrar salona girdim.Erkin'in kahvesine tuz katmamaları için her şeyi yapmıştım.Ancak Şermin abla zorla katmıştı.Erkin'e kahveyi verirken kulağına biraz daha yaklaştım.Herkes konuşmaya daldığından bize bakmıyorlardı.

NEFESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin