G.14

680 49 54
                                    

İyi okumalar :))

Hatırlatma:

İçlerinden en kalıplı olan " Gece Korkmaz teslim ol , etrafın sarıldı" dedi.  Herkes silahını bana doğrultmuştu.

Savaş arabadan inince işler daha da karıştı.

Şimdi çık işin içinden çıkabilirsen

_______________________________________

Savaş kafası karışmış gibiydi çünkü
silahların tek hedefi ben değildim.
Savaş'ta bu hedefe dahil olmuştu.

Savaş'a sorun yok gibisinden baktım.
Tedirgin olsada sözüme güvenmeyi seçmiştir.

Belimdeki silahı alabilme ihtimaline baktığımda bu biraz zordu.
Silahı alırken ölme ihtimalim %36 olabilirdi.
Yaralanma ihtimalim ise %73'tü.

Büyük ihtimalle düşmanlarım beni canlı isteyeceklerinden ölme ihtimalim düşüyordu ama yaralanma söz konusu olabilirdi.

En sonunda adamlarla bakışmaya son verip konuşmaya başladım.
" Ne istiyorsunuz" dedim. Sesim soğuk çıkmıştı. Soğuk çıkması normaldi . Adamlarla şakalaşıp  gülmem beklenemezdi.

İçlerinden biri : Patron seni istiyor teslim ol etrafın sarıldı " dedi. Aaa gerçekten mi ben de bilmiyordum yahu.

Yalnız adam polis gibi konuşmuştu ne komik.

Düşüncelerimle alaycı bi kahkaha attım.

Savaş bana inanamaz gözlerle baktı ama o da düşündüğüm şeyi farketmiş olacak ki o da güldü.

İkizimin olması ne güzeldi. Tabii bu konuyu sonraya erteleyecektim.

Adamlar bize ' bunlar deli' bakışı attı.
Biz takmadık çünkü onlar toka değil. Düşündüğüm şeyle yüzümü buruşturdum ama aynı zamanda gülmeye başladım.

Savaş'da bana katıldı ve gülmeye başladı.
Sebepsiz yere güler olmuştuk.
Adamlar görmeden Savaş'a kapısını açmasını ve hemen binmesini işaret ettim.

Savaş' da daha çok kahkaha atarak kapıyı sessiz ve görülmeyecek şekilde açtı bende belimi tutar gibi silahı çıkardım.

Savaş hemen arabaya bindi. Bende arkasından.
Adamlar ateş açmaya başlamışlardı.
Camlar özel tasarım olsa da kurşunlar camı delik deşik ediyordu.

Bı yandan hızla arabayı sürerken diğer yandan da ateş ediyordum rastgele. Ne kadar rastgele ateş etsemde kontrollü bı şekildeydi.

" Torpidoyu aç" dedim Savaş'a .

Açınca " Silahı al ve  ateş et" dedim.

Bana baktı ve dediğimi yapıp ateş etmeye başladı.
Demek ki kullanmayı biliyordu .

Uzaklaştık ama hala takip altındaydık.

Telefonu aldım.
Kıvanç'a ne kadar güvenebilirdim ki.
Belki de bunların hepsini o planlamıştı.

Ne demişler 'Bu devirde anana babana bile güvenme' bu sözü fazlasıyla haklı buluyordum gerek işlerimde gerek hayatımda merkez yapmıştım.

Güven sorunum vardı geçmişte olanlardan sonra...

Telefonumu geri bıraktım. Başkasına güvenmemek daha mantıklıydı.

Kendi işini kendin hallet demişler.
En iyisiydi.

Şuan çok da nereye gideceğimi bilmiyordum.

Kaçmak için sürüyordum.
Bu çok da akıllıca olmasada daha mantıklı bir yol yoktu.

GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin