4.Bölüm

3.5K 291 56
                                    

Sehun kollarını göğsünde bağlamış, misafir kamarasında yaraları temizlenmiş, hâlâ bilinçsizce yatan büyükbabasının ikinci kaptanına bakıyordu.

Geminin doktoru olan Minseok adamı son kez kontrol ettikten sonra kamaradan çıkıp Jongin ve Sehun'u Kris ile kamarada yalnız bırakmıştı.

"Sence onu gemiden neden postalamışlar? Yani onu bir kayığa tıkıştırmak yerine neden direkt denize atmamışlar ki?"

Jongin sertçe Sehun'a baktı. içini çekip ellerini Sehun gibi göğsünde bağlamıştı.

"Çok duygusuz birisin biliyorsun değil mi?"

Sehun ifadesini bozmadan omuzlarını silkti.  Her zamanki keskin bakışlarla Jongin'in bakışlarına karşılık veriyordu.

"Gerçekçi olmak ne zamandan beri duygusuzluk oldu?"

"Bu gerçekçilik değil... olayları hep olumsuz tarafından mı alırsın?"

Sehun yarım bir tebessümle başını yana eğdi. Karşısındaki adamın ona böylesine meydan okumasını sevmeye başlamıştı. Her lafına her cümlesine sokacak bir laf buluyordu.

"Evet, böylelikle hayal kırıklığına uğrama riski de azalıyor."

"Genç birine göre fazla karamsarsın."

"Şikâyetçi değilim. Belki arada sende denemelisin."

Kris az önce uyanmış, kendisiyle ilgilenmek yerine birbirleriyle atışan bu ilginç ikiliyi seyrediyordu. Beyaz tenli olan fakat bakışlarıyla birini öldürebilirmiş gibi duran Kris'e çok çekici gelmişti.

Onların uyandığını fark edebilmesi için hafifçe boğazını temizledi.

Aynı anda istediği ilgiyi kazanmıştı. İkili gözlerini dikerek Kris'e bakıyordu. Jongin yerinde doğrularak Kris'in yatağının yanındaki sandalyeye oturdu. Fakat Kris'in bakışları hâlâ Sehun'un üzerindeydi.

Sehun ise bunu fark etse de istifini bozmadı çünkü umursamıyordu.

"Bize neler olduğunu anlatacak mısın kris?"

Kris yattığı yatakta doğrularak sırtını yatak başlığına dayadı. Bakışlarını bir saniye olsun Sehun'dan çekmemişti.

Jongin bu durumu ilk başta fark edip önemsemese de, giderek rahatsız olmaya başlamıştı.

"Bana gözlerini dikmeye devam mı edeceksin? Yoksa neler olduğunu anlatmaya niyetin yok mu?"

Kris, Sehun'un sert sesini duyunca boğazını tekrar temizledi.

"Ben güvertede gezinirken biri aniden arkamdan gelip bana saldırdı ve başıma vurdu. Sonrasında da gözümü burada açtım. Neler olduğu hakkında, bana kimin saldırdığı hakkında bir fikrim yok."

Sehun bir süre daha Kris'in gözlerinin içine soğukça baktıktan sonra dışarı çıktı.

Birkaç dakika sonra Jongin'de peşinden kamaradan çıktı. Mutfağa yönelecekken Sehun'un güvertede bağdaş kurmuş bir şekilde oturmuş denizi seyrediyordu.

Jongin, Sehun'un yanına gitmek yerine mutfağa gitmeyi tercih etti. Çünkü oğlunu özlemişti.

Mutfağa girince Kyungsoo ve Luhan'ın gülüştüklerini duydu. Bu durum onu da gülümsetmişti.  Luhan masada oturmuş Kyungsoo'nun ona öğrettiği şekilde minik hamurlar yapıyordu.

ATEŞ VE BUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin