4.Bölüm'den...
Bir şey söylemeden içeri geçerlerken Sehun bakışlarıyla onların gidişini takip etti.
Arkasını döndüğünde de beklemediği biriyle karşılaştı.
"Seni burada bulacağımı biliyordum tatlım..."
--------------
5.Bölüm
Sehun buz gibi bir ifade ile kollarını göğsünde bağladı ve karşısında durmuş, kendisine olabilecek en yılışık şekilde gülümseyen Kris'in gözlerinin içine baktı.
"Bulmak için öncelikle aramalısın. Beni neden arıyorsun?"
Kris umursamaz bir şekilde Sehun'un yanına yaklaştı ve doğrudan gözlerinin içine baktı. Yüzündeki tebessüm giderek daha da büyüyordu.
Sehun sabırla onun cevap vermesini beklerken, Kris sağ elini uzatıp Sehun'un dudaklarının üzerinde işaret parmağını gezdirdi.
Sehun'un tepkisizliği hoşuna gitmişti. Onu hemencecik burada, güvertede altına alıp tüm içindeki ateşi sömürse, yine bu kadar tepkisiz kalır mıydı merak ediyordu.
Gözlerinin içindeki buz dağına baktığında aslında kendisinden oldukça uzak olduğunu anladı. Sehun dokunulmazdı.
Bunu daha önce yaşadıkları kötü deneyim sayesinde fark etmişti. Sehun'un kendisini hatırlayıp hatırlamadığını yüz ifadesinden anlayamıyordu.
"Bu dudakların tadına yeniden bakmak istediğim için arıyor olamaz mıyım?"
Sehun sadece yarım adım geri çekildi ve hâlâ dudaklarının üzerinde dolaşan parmakları sertçe yakalayarak ters bir şekilde çevirip Kris'in elini büktü.
"Ahhh... B-Bırak bileğimi... Geçen sefer bir hafta kullanamamıştım... B-Bırak dedim sana!"
Sehun bu normal durummuş ve sürekli bunu yapıyormuş gibi davrandığından yüzünün ifadesinde en ufak bir değişme olmamıştı.
"O zamanda sana bana isteğim dışında dokunamayacağımı söylemiştim. Şimdi de durum değişmedi. Bunun neresini anlamadığını öğrenebilir miyim? Sen mi kaz kafalısın yoksa ben anlaman için yeterince canını yakamadım mı?"
Sehun, Kris'in kolunu şimdi öyle bir açıyla tutuyordu ki, dışardan onları gören biri ortalık yerde seviştiklerini sanabilirdi.
Aslında bu Sehun'un işine gelirdi. Jongin'in onu gemiden atması için bu tarz bir kışkırtmaya ihtiyacı varsa, bunu ona seve seve verebilirdi de.
Fakat Sehun'un hesaba katmadığı bir şey vardı. Jongin başından beri bir köşede durmuş bu ikiliyi izliyordu.
Kris'in, Sehun'u sözlü ve ardından da kısmi fiziksel tacizine bizzat seyirci olmuştu. Son dakika müdahale etmesine ise Sehun'un ani kendini savunma şekli engel olmuştu.
Şimdi bir köşeye yaslanmış Sehun'un yüz ifadesini en ince ayrıntısına kadar inceliyordu.
"Keşke bu kadar soğuk biri olmasan..." diye geçirdi içinden istemsizce.
Onun aksi, soğuk, arada sert ve çoğu zaman da sivri dilinden şikâyet etse de, aslında gerçekte nasıl biri olduğunu merak ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ VE BUZ
FanfictionAteş ve Buz... Cehennemin kavurucu sıcağından daha sıcak bir adam ile kutupları bile donduracak kadar soğuk bir adamın ortak noktaları ne olabilir?