Gözlerimi açtığımda etrafta hiçbir şey göremiyordum. Zifiri karanlıktı. Gözlerimi birkaç kez açıp kapattım. Beynim zonkluyordu. Başım o kadar ağrıyordu ki nerdeydim, buraya nasıl gelmiştim, hiçbir şey bilmiyordum. Oturduğum yerden kalkıp gitmek istedim. Ayağa kalkmaya çalıştığımda yerimden kurtulamadım. Oturur vaziyette bir sandalyeye bağlanmıştım. Kendime geldiğimde ağzım bağlanmıştı. Dişlerimin arasından bir bez ağzıma sıkışmıştı. Bağırmaya çalıştım , ne kadar çalışsamda bağırmam garip garip sesler çıkarmamdan başka bir işe yaramamıştı. Biraz düşününce buraya nasıl geldiğimi tahmin etmem çok da zor olmadı. Babama ettiğim küfürlerden birkaç saat sonrasında İrem'lere giderken başıma bunlar gelmişti. Muhtemelen dediğim şeylerden sonra sinirlenmiş ve bana bunun bedelini ödetmeye çalışıyordu.Caner konusunda başarısız olduğumu düşünüyordu. Aslında başarısız olmamıştım. Adam çok garip bir insandı. Hiç tahmin etmediğim bir anda biriyle evlenmişti, hem de birkaç gün önce benim yanımda olmasına rağmen. Hayatım son günlerde iyice saçmalamıştı , bu olaylardan ne kadar kurtulmaya çalışsamda peşimi bırakmıyordu. Yapacağım hiçbir şey yoktu. Karnım açtı , ne zamandır baygındım bilmiyordum. Gözlerim zaman geçtikçe karanlığa alışmış etraftaki eşyalar biraz olsun netleşmişti. Bulunduğum odada bir yatak ve bir çalışma masası vardı. Küçük bir odaydı. Odada cam vardı ama perdeler kapalı olduğu için dışarıya bakıp gündüz mü yoksa gece mi olduğunu kestiremiyordum. Ağzım açık olduğu için dilim kurumuştu ve çenem ağrıyordu. Bu adamın bana ne yapacağını bilmiyordum, tahminde edemiyordum. Hiçbir şey yapmadan sadece karşımdaki yatağa bakıyordum. Ne hareket edebiliyordum ne de ses çıkarabiliyordum. Kendime geldikçe vücudumdaki ağrılar ortaya çıkmaya başladı . Ağrılarımdanda anladığım gibi buraya daha yeni gelmemiştim.
Zaman geçtikte ağrılarım artmış canım iyice sıkılmıştı. Bu adam bana bunu yapınca eline ne geçecekti ki? Saatlerdir kimse gelmemişti. Artık bir şeyler yapmam gerekiyordu. Kollarımı sandalyenin arkasından bağladıkları için kollarımı göremiyordum. O kadar berbat bir haldeydim ki. Kelimenin tam anlamıyla delirmek üzereydim . Kendimi sağa sola var gücümle hareket ettirmeye ve bağırmaya çalıştım. Sandalye yerinden yavaş yavaş oynuyordu. Bir yere gitmiyordu. Yere değen ayaklarımla kendimi geriye doğru ittim. Sandalye geriye doğru düşerken cam kırılma sesi sessizliğe bir bıçak gibi saplanmıştı. Hareket edemiyordum, arkamı da göremiyordum. Kafamda bir soğukluk hissettim. Muhtemelen arkamda cam gibi bir şey vardı ve ben kafamı tam arkaya çeviremediğim için arkamdakini görememiştim. Şu an gördüğüm tek şey ise tavandaki avizesiz ampüldü. Birkaç adım sesinden sonra kapı açıldı. Kapının açılma sesini duyduğum için kapının açıldığını anlamıştım. Kapı görüş alanımda değildi. Kafamı hareket ettirmeye çalıştıkça camlar bana batıyordu. "Naptın sen gerizekalı!" Kalın bir erkek sesiydi. Işığı açtığında gözlerimi kısmak zorunda kaldım. Çünkü uzun süredir karanlıktaydım ve gözlerim karanlığa alışmıştı. Birkaç adım sesi daha geldikten sonra biri beni sandalyenin tepesinden tutup kaldırdı. Uzun boylu iri yarı bir adamdı. Hem canım yanıyordu hemde içinde bulunduğum bu durum beni artık bıktırmıştı. Ağlamaya başladığımda hem korkuyordum hem de burdan bir an önce gitmek istiyordum. Adam arkama geçti. Saçlarımın arasında elini hissettiğimde hemen kafamı öne doğru çektim. "Rahat dur!" Dedikten sonra bağırmaya çalıştım ama garip garip sesler çıkarmamdan başka bir işe yaramıyordu. Birkaç adımda önüme geçti eğilip tam suratımın önünde durdu. " Şimdi ağzını açıcam ama sakın bağırmayacaksın. " dediğinde onaylar anlamında gözlerimi kapattım. Arkama geçip bezi açtığında. Birkaç saniye ağzımı kapatamadım sanki ağzım öyle kalmıştı. Eliyle çenemi tutup kaldırdı. Suratıma bakıp "Off çok kötü olmuş ya." Dedi ben bir şey söylemeden içeri gitti. Bağırmayacaktım. Bağırarak sadece aleyhime hareket etmiş olurdum. Kendime zorluk çıkartmayacaktım. Yanıma elinde bir kutuyla gelmişti. "O ne ne yapıcaksın bana?" Dediğimde yanıt vermeden yanıma geldi ve önümde eğildi. "Yanakların tahriş olmuş ve kafanı camlar kesmiş, biraz uslu dursaydın benide uğraştırmış olmayacaktın." Diyip çantayı açtı. İçinden bir krem çıkarıp yanaklarıma sürdü. " elinde kalan kremi ağzımdan çıkardığı beze sürüp ayağa kalktı " Şimdi şu kesiklere bir bakalım." Diyip arkama geçti. Kafama giren camları tek tek çıkartıp ilaç sürdü. " Şimdi seni çözücem ama sakın yanlış bir hareket yapma burdan çıkman imkansız." Dediğinde "tamam" demekle yetindim çünkü diyeceğim başka bir şey yoktu , adam bana kötü davranmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Babası
Romance"Konuşsana ne yapmışım yaptıysam?" dedim. Sesim yüksek çıkmıştı . Önündeki laptopun ekranını sertçe kapatıp ayağa kalktı. Üstüme doğru yürümeye başladı "Ne yaptın öyle mi!?" dedi tam önümde durdu. Sinirden çenesini sıkıyordu. Elimi tutup kalbinin üz...