Abimin Kankası || Texting

AK/39

Selam.

Valla 2/3 gün arayla bölümü atıyorum. Umarım artık yb nerde kaldı yaa kitabı unuttum resmen diye yorumlar gelmez inş.

Medya; bölümde geçen şarkı

İyi okunalaar.

...

"Ondan sonra bana sarıldı!"

Bir kez daha heyecanlı bir sesle cırladım Yade'nin söylediklerine. İkimizde yattığımız yerde çırpınırken ben yüzümü yastığıma yapıştırmıştım.

Allah duamı kabul etmiş olmalıydı.

Aslında Karan'ın bir şeyler söyleyeceğini veyahut itiraf edeceğini tahmin etmiştim. Ancak 'seni seviyorum' kelimesini kullanacağını düşünmüyordum. Ummadık taş baş yararmış. Benim angut abim bu kelimeleri kullandıysa artık darısı benim başıma.

"Hala inanamıyorum."

Yade oturur bir pozisyona geçip sesli bir nefes verdi. Bende onun gibi yatış pozisyonumu bozarak oturdum.

"Rüya gibi geliyor."

Gülümseyip kucağımda ki yastığı ona fırlattım. "Eğer sürekli Karan'la takılıp beni ekersen ağzına sıçtım bil" dedim. Gülümseyip kucağıma düşen yastığa sarıldı. "Yok canım" diyerek gülümsedi. Ama az önce söylediğim şeyin yaşanacağını zaten bildiğim için irdelemedim. Sonuçta sevgili olmuşlardı. Eskisi kadar benimle takılamayacaktı. Ya da Karan'da artık her an yanımızda olacaktı.

"Ee sen anlat şimdi. Ateş'le direk eve mi geldiniz?"

Sorusuyla düşüncelerimden ayrılıp ona baktım. Başımı olumlu anlamda salladıktan hemen sonra konuşmaya başladım.

"Eve bıraktı beni. Gidecekti ama ben ona içeri gelmesini teklif ettim. Sonuçta anlattığım gibi o da biraz yardım etti. Birlikte bekledik sizi. Sonra beklemekten sıkılıp kelime oyunu oynadık. Buraya kadar pek bir şey yok ama ilerleyen saatlerde ben onun omzunda uyuya kaldım."

Çok basit bir şeymiş gibi anlattığım şeylere bağırıp daha doğrusu cırlayıp "ne!" diye bir tepki verdi.

Gülümsedim. "Ya aslında oturuyorduk koltukta benim uykum gelmişti. Uyuya kalmışım. Sonra onun anlattığına göre yana doğru düşerken beni tutmak için yaklaşmış. Ve bende başımı omzuna koyup uyumuşum. Uyandığımda o da uyuyordu. Yade bir görsen, öyle güzel uyuyordu ki."

Uzun uzun anlatmamın ardından Yade yanıma gelip bana sarıldı. "İnşallah sizde olacaksınız" diye mırıldandı. Başımı ona çevirdim. Söylediklerine göz devirip "kesin kesin" dedikten sonra sesli bir nefes aldım. Tepkim hoşuna gitmemiş olacaktı ki kaşlarını çattı.

"Ne demek kesin kesin?"

Omuz silktim. "Bilmiyormuş gibi yapma" diyip kucağında ki yastığı çektim ve bu kez yastığa ben sarıldım.

Oturduğu yerde daha çok dikeldi. "Gece bak, ben her zaman bu konuyu Karan'la konuşmandan yanaydım biliyorsun. Artık daha fazla bundan yanayım. Karan senin en yakın arkadaşınla sevgili olabiliyorsa sende onun en yakın arkadaşıyla olabilirsin!"

Güzel diyordu hoş diyordu ama "ama Yade, siz birbirinizi seviyorsunuz. Bu olayda seven taraf benim" dedim. Bir şey söylemedi. Zaten söylenecek bir şey yoktu.

Biz yine sessizliğe büründüğümüzde odamın kapısı tıklatılmıştı. Açılan kapının ardında olan kişi tahmin ettiğim gibi Karan'dı. Gülümseyerek önce Yade'ye ve bana baktı.

"Ne oldu?"

Sorumla birlikte çoktan Yade'ye kaymış olan gözleri yeniden bana döndü. Boğazını temizleyip "şey biz okula gidiyoruz. Ufak bir sahne gösterimiz varda.." Gözleri tekrar Yade'ye kayarken sözlerine devam etti.