🌠İzin🌠

4.1K 244 148
                                    

Annabeth'ten

Uyandığımda çift kişilik bir yataktayım. Bu yatak Sirius'undu. Ama o yanımda yoktu. Yavaşça yataktan doğruldum. Tam ayağımı yere atıyordum ki geri çektim. Çünkü Sirius yerde uyuyordu. Kafasının altında bir yastık vardı. Üstünde ise ince bir örtü örtülüydü. Yazık ama yaa.

Uyurken çok masum görünüyordu. Hiç bizim egolu Sirius Black değildi. Onu ezmeden yanına çömeldim ve saçını okşadım. Bunu neden yaptım bilmiyordum ama yaptım işte. Saçlarına hayran kalmıştım.

Daha önce hiç bu kadar yumuşak bir saça dokunmamıştım. Oynadıkça oynayasım geliyordu. Çok güzel bir şeydi bu yaa.Biraz daha oynadıktan sonra camı açtım ve süpürgemi çağırdım. Odama gitmem gerekti.

Bugün ne yapsam ki öğleden sonraya kadar izinliyim. Uff. Kimse olmayınca canımda sıkılırdı. En iyisi iksir dersine girmek. En eğlencelisi oydu çünkü.

Çabucak üzerimi değiştirdim ve ortak salona indim. Bella ve Rodolphus sohbet ediyordu. Cissy ortalıkta yoktu. Şu işe bakın Lucius'ta yoktu.

"Naber Bella? Rodolphus ben seni bugün odandan çıkmazsın sanıyordum. Hayret beni şaşırttın." dedim sırıtarak.

"İyi Annabeth. Senden naber diyecem de bakıyorum senin yüzünde de güller açıyor. Dün akşam Cissy seni yanına çağırmaya odana gitti ama sen odanda yokmuşsun. Hayırdır." dedi aynı benim gibi sırıtarak.

"Sen boşver beni. Siz ne konuşuyordunuz?" dedim konuyu değiştirerek. Eğer dün gece Gryffindor erkekler yatakhanesinde Sirius'un yatağında uyuduğumu öğrenirlerse çıldırırlar. O yüzden saklamak en iyisi.

"Dünü konuşuyorduk." dedi Rodolphus.

"Neyse ben kaçtım. Öğleden sonraya kadar boşum. Şimdi de kahvaltıya gidiyorum." dedim ve kapıya doğru döndüm.

"Bizide bekle. Bizde geliyoruz." dediler ve arkamdan yürümeye başladılar.

Yürürken yanımdan iki çocuk konuşarak geçiyordu. Bende konuşmalarına kulak misafiri oldum.

"Duydun mu? Yine bir muggle doğumlu büyücü öldürülmüş."

"Evet duydum. Sen kim olduğunu bilirsin yapmış diyorlar. Çok korkunç. İyi ki muggle doğumlu değilim."

'Sen kim olduğunu bilirsin' mi? Açıkçası ben bilmiyorum ve aşırı merak etmiştim. Bunu Profesör Dumbledore'a sormam gerekiyordu.

"Çocuklar siz gidin. Ben sonradan gelirim ortak salon'a." dedim bizimkilere doğru.

"Tamam." dediler hepsi bir ağızdan. Bu çok komiğime gitmişti. Kendimi öğretmen gibi hissetmiştim.

Koridor boyunca yürüdüm. Sonra James ve Sirius'un koşarak buraya geldiğini gördüm. Daha doğrusu James koşuyordu. Sirius, James onu çekiştirdiği için koşuyordu.

"İzin verdiler! Beth! İzin verdiler! İkimizede izin verdiler! Ama Remus ile Peter gelmiyormuş." dedi çocuksu bir heycan ile James. Bu beni güldürmüştü.

"Tamam, tamam. Uçuç tozu ile gideriz. Bu akşamdan yola çıkalım. Evin halini bilmiyorum. Akşam Profesör Dumbledore'un odasının önünde buluşalım." dedim. Onlar da kafa salladılar. Onlar gidince Profesör Dumbledore'un yanına doğru yürümeye devam ettim.

Yolda giderken Lily'le de karşılaştım. Onun da ailesi izin vermiş. Ona da Profesör Dumbledore'un odasının önünde gelmesini söyledim.

Sonunda Profesör'ün odasına gelebilmiştim.

"Elmalı Turta." diyerek şifreyi girdim. Merdivenler belirince çıkmaya başladım. Odaya çıkınca Fawkes bana doğru uçmaya başladı ve omzuma konudu.

Hogwarts'ın Vârisi [Düzenlemede]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin