Benimle okula girdiğinde ağzımı hala açamıyordum.Zihnim tişörtünde takılı kalmıştı. Tişörtünün içindekilerde kalmış olmasın diyen iç sesimi susturdum. Sadece tişörtte kalmıştı nasıl olsa güzel tişörttü. Yanağımı tekrar öpmesiyle ona döndüm.
-Sınıfına git ve dersleri dinle
Kafamı salladığımda yürümeye başladım. Bana bakanlara bakmamaya çalışırken önümde gördüğüm ağzı açık arkadaşımla gülümsedim.
-Oha İpek
-Sanada merhaba masal
-İpek Oha sen onunla mı geldin
-Evet
-Onunla? Eliyle de onu gösteriyordu.
-Sen okula ciddi ciddi bulutla mı geldin?
-Masal bensizliğe dayanmak mı seni bu kadar sersemletti yoksa benim güzel etkim mi aklını dağıttı?
-Sen okula kiminle geldiğinin farkında mısın? Okula bulutla girdin.
-Tamam canım benim hadi güneşin altından çık gölgeye geç.
Kıpırdamadığını görünce onu geçip sınıfa doğru gitmeye başladım. Koridorda giderken bile insanlar bana bakıyordu . Hayır anlamadığım bugün önceki günlerden daha güzel değildim. Neden herkes dik dik bana bakıyordu? Sınıfa girmemle yerime geçtim. Zil çalınca kalan kişilerin de girmesiyle hoca da geldi. Ders edebiyattı. Sizi bilmiyorum ama bizim okuldaki edebiyatçıların hepsi yarım kel tam göbekli az yeni kafalıydı. Ders bitince kantine gidip bir kaç tane çikolata ve peçete aldım. Geri sınıfa döndüğümde yerime oturup yemeye başladım. Çantamdan çıkardığım FMArsal kitabımı sevgiyle çıkardım ve okumaya başladım.Son zamanlardaki en sevdiğim yazarın kitaplarından biriydi.
...
Okul bitince eşyalarımı topladım.
-İpek dışarı çıkalım mı?
-Neden ?
-Bir şey konuşmamız gerekiyor
-Peki
Dışarı çıktıktan sonra deniz kenarında biryere gittik. Etrafta yemek alabileceğim bir yer yoktu belki ama ciddi bir şey konuşacak gibi gözüküyordu.
-Ne hakkında konuşacağız?
Bir süre bekledi ne söyleyeceğini bilemiyor gibiydi. En sonunda konuşmaya başladı.
-Bulut hakkında
-Ha?
