‹13.Bölüm›

27 15 8
                                    

[10 Gün sonra]

-Kızım aç gözlerini bitanem hadi bak hastaneye gidicez! Kızım hadi ama bak gerçekden geç kalıcaz. Hadi ama Eylüllll. Aç gözleriniiii.
Annemin kaç dakikadır cırlamasını duymamaya çalışarak rüyamda gördüğüm Cenki görmeye çalışıyorum. Rüyamda yüzü bembeyaz kesilmişdi. Sadece elini bana doğru uzatmışdı ve sanki yalvarır gözlerle bana bakıyordu. Ben her ne kadar gitmek için çaba harcasamda arkamdaki iki el bunu engelliyordu. Sanki yerimde çivilenmişimde yerimden kımıldamıyordum. Tam kurtulmuşdumki. Tabiki annemin cırlamısıyla her şey uçtu gitti . Dakikalardır rüyanın devam etmesi için uğraşıyorum ama yok ,yok yani olmuyo.
Artık kulaklarım patlama noktasına geldiği için mecburen gözlerimi açtım. 
Annem bir yandan odamı topluyor , bir yandan da bağırmaya devam ediyor. Ya sabır .
-Anne !?
-Hadi ama Eylül uyan artık. He şu camıda açiyim. Hava alsın canım bune böyle.
-Anne !
-Hayır yani şunun şurasında ne kalmış Allah aşkına , kaç dakika? Hem işede gitmem gerekiyor.
-Annnnnneeeeeee!
-Yo yo böyle olmaz. He ne o öyle ne cırlıyosun kız . Annenim ben senin annen , terbiyesiz.
-E anne on saatir burda sudan çıkmış balık gibi çırpınıp bağırıyorum. Kendi sesinden benim sesimi algılamıyosun. Ben mi cırlamış oluyorum? Pardonnn?!
-Ben anneyim anne. Akıllı ol . Hem kalk hadi hazırlan giyin felan .
-He anne istersen gidiyim kahvaltı felanda hazirliyim haklısın. Sen çık odadan giyiniyim. Hatta makyaj felanda yapiyim. Anne iyimisin sen?
-Akılsız , yanında dura dura bende akılsız oldum heee. Akıl bırakmadınki bende. Ne giyceksin söyle!.

Annem yirmi dakikanın sonunda bol paça siyah bir pantolon, mavi boğazlı bir kazak, üzerinede kırmızı bir mont giydirdi. Ve ben bir tanede bir şapka takdım . Mağlum kafamın bir tarafı kazınmış durumda bu nedenden dolayı takmak zorundayım. Aslında saçımdan utanmıyorum yeni bir model kafamda deniyeceğim tabikide öyle serseri tip değil. Ama daha düzgün bir model takma saç felan ,kaynak yaptırmayı düşünüyorum sadece saçlarım uzayana kadar sonra saçlarımın düzeleceğine umuyorum. Sıkı ,sıkı giyndim. Sonuçda halen kışdan çıkmış bulunamadık . 1 ay daha var ne yazikki . Ben kış değilde sonbahar ve ilkbaharı daha çok severim. Kulağıma kulaklığımı takıp. Şarkı dinleyerek boş sokaklarda gezmek şuan bile içim bir hoş oldu valla.
Ama aklıma o yine geldi...
Gitti gideli tam olarak 10 gün geçti. Telefonunu aradım , hat iptal. Instagramdan ulaşmaya çalışdım oda iptal. Sanki yer yarıldı içine girdi. Bu sene okulu çok gerilediğim için çok vicdan azabı çekiyorum. Ama elimde değilki bugün gideceğimiz hastanede alçım alınacak . Beyin travmasından dolayı 1 ay daha okula gidemiyeceğim bu yüzdende okul bu yıl iptal . Zaten çok az bir süre kaldı ne olacak inanın ben bile kestiremiyorum.

Tam bu düşüncelerimle dalmışken annem odama girdi. Bir koluma girip sekerek arabasına kadar gittim.Bu travma içinde bir kaç kontrolden geçtim . Bu arada ayağımdaki alçıda alındı. Doktor herşeyin iyi yönde gittiğini söyledi. Ve herşeyin beklediği gibide gidiceğini söyledi ve bir kaç birşey daha bla bla bla.

Hastaneden çıktıkdan sonra ayağımın üzerinde topallayarak yürümeye başladım. Ayağıma amelayat olduğum da palatin takmışlar tabiki kalıcı platinler değil sadece kemiklerim birbirine kaynayana kadar , yardımcı olacak platinler.
Her neyse topallaya topallaya arabanın arka koltuğuna bindim. Annemde sürücü kısmına bindikten sonra eve doğru yola koyulduk . Annem bir şeyler anlatıyordu ama ben sadece kafa sallamakdan bir şey yapamıyordum. Çünkü neden mi? Onu düşünüyorum.
Gerçekden , hani gerçekden beni sevdimi. Açıkcası halen kafamın içinde şüpheler var. Acaba ilaçların etkisinden mi öyle şeyler gördüm? Halizasyon felan. Ama gerçek olmıyacak kadar güzel ve huzurlu, hayal olmayacak kadar da gerçekciydi. Bilmiyorum. Gerçekden kafayı yemek üzeriyim 10 gündür yatıp kalkıp onu düşünüyorum. Seviyor mu? Yada şöyle soriyim her şey gerçek mi? Yada neden gitti? Nereye gitti? Niye gitti? Gerçekden çok merak ediyorum onu .

-Kızım geldik!
-Hı ! Geldik mi?
-He kızım geldik hadi al şu anahtarı evde otur . Bir yere de gitme sakın ayağın belki acır felan, hadi in aşağı.
-Ver.
-Al. Hadi in.
-Hadi görüşürüz akşama anne !
-Görüşürüz kızım.

Arabadan ayrıldıkdan sonra, eve doğru topallaya topallaya yol aldım. Eve girdiğimde ise gördüğüm şey üzerine şoka girdim. Hatta öyle böyle değil kal geldi. Gerçekden bildiğiniz kal geldi. Gözlerim yanılıyordur diye ellerimle gözlerimi ovuşturdum. Yok yani şuanda karşımda öylece duruyor. İki adım geri attım. Tam kaçmaya yeltenicektimki karşımdaki kolumu çok sıkı şekilde kavradı. Ve göğsümün üzerine silahın namlusunu yerleştirdi. Sadece iki kelime,6 harf söyledi...

-Al şunu...

UNUTMADIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin