Hadi Ama!

101 27 15
                                    

 ŞİMDİKİ ZAMAN

Heyecanla Kabol'ü dinlerken direkt olarak en sonuna geçmişti. "İşte o cümleden sonra 3 yıl beraber yaşadık. 3. Yılın sonunda ise evlendi ve eşiyle yurt dışına taşındı." Bir şey demeden sarıldım. Göz yaşları omuzlarımı ıslatırken kafasını kaldırdı. "Lütfen bir daha ayrılmayalım olur mu?" Kafamı gülümseyerek olumlu anlamda sallayınca oda göz yaşlarını elinin tersiyle silip gülümsedi. "Her neyse gidelim de Mari'yi kaldıralım." Saatte epey geç olmuştu, ve Mari kalkmamıştı. "Bu kızın uykucu olacağı çok belliydi" dedim ve odasına doğru yol aldık. 


"Kalk hadi uykucu" dedim ve kendimi yatağın bir kenarına attım. Kabol'de diğer tarafa. "Üç deniz kızı yer yüzünde. Fakat sanılanın aksine küçük bir dairede prensini beklemek yerine hayatı yaşamaya çalışıyor" Kabolün bu dediğine gülümsedim. "Mari kalk hadi sana zengin bir prens bulalım da hikaye de mutlu son olsun." Mari yerinden doğrularak kabole döndü. "Kabol, ben zaten zenginim" Kabol kahkaha attı. "Hepsi denizin altındaki yaşamınızda kaldı." Mari bana döndü "Savilya, getirdiğimiz paraların değerini öğrendin mi?" Bunun üzerine kabole döndüm. "Bütün paralarımızı getirdik, değeri var mı?" Kabol kafasını olumsuz anlamda sallayıp konuşmaya başladı. "Maalesef, sadece taş olarak geçiyorlar. Değerleri yok." Mari gözlerini devirip konuşmaya başladı. "Gerçekten o kadar taşı sadece bir hiç uğruna mı taşıdım?" Kabol kafasını sallayınca Mari oflayarak kendini geriye attı. En sonunda devreye ben girdim. "Ee azıcık daha oturursak açlıktan şuraya düşüp bayılacağım." Dedim ve İkisinin de elinden tutup kaldırdım.


Hepimiz masaya oturunca kabol konuşmaya başladı. "Bugün kimliklerinizi çıkartayacağız." Ben dinlerken Mari araya girdi "Kimlik?" "Buranın vatandaşı olduğunuza dair bir şey fakat size ait. Yanınızda taşımalısınız. Ve kimseyle paylaşmamalısınız."  "Nerede ihtiyacımız olacak ki?" "Şöyle söyleyim Savilya'cım, diyelim hastaneye gideceksin kimliğin gerekli. Ve ya bazı iş yerlerinde gerekli. Ha birde iş demişken size birde cv hazırlayacağım. İşe girmeniz için" Mari heyecanla elini çırptı. "Sonunda işe gireceğim be. Bu zamanı bekliyordum tam olarak." Mari'ye gülerken bir yandanda Mari için endişeliydim. Sonuç olarak tek başına pek fazla kalmıyor. "Hadi kızlar hızlı yiyin. Çok fazla sıra oluyor."

.

.

Kahvaltımızı bitirmiştik ve hazırlanıp kimlik çıkaracağımız yere gelmiştik. Ve şuanda da sıra bekliyoruz. Ayrıyetten hava da baya sıcaktı. Adelin arkadaşının yanına gelmiştik. Zamanında Kabol'ün kimliğini de o çıkarmış. Mari saçını toplarken mızmızlanmaya çoktan başlamıştı."Cidden yandım bittim. En son bu kadar sıcaklığı cehennem çukurunda hissetmiştim." Kahkaha atıp beklemeye başlamıştım. Son iki kişi kalmıştı.


Kabol elindeki suyu bitirince alt dudağını sarkıttı. "Kabol, bu kadar beklemek zorunda mıyız?" Kabol kafasını üzgünce sallayınca kafamı tam geriye doğru atıyordum ki Mari'nin aniden kolumu çekmesiyle ufak bir boyun sakatlığı yaşadım. "Hadi ama!" Mari gözlerini  devirip konuşmaya başladı. "Savilya, sıra bizde!" Derin bir nefes alıp odaya doğru ilerledim.


Oturan adam kabolü görünce ayağa kalkıp kollarını iki yana açtı. "Eski dostum Kabol, hoşgeldin" Kabol gülümseyerek yanına gidip sarıldı. "Nasılsın Kabol?" "İyiyim Pamir, sen?" "İyiyim bende, arkadaşların kimler?" Adam bize bakarken Kabol ise durumu anlatmıştı ve bir kaç evrak sorununu da halledince kimliklerimiz bize gelecekti.

SAVİLYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin