•8•

942 47 19
                                    

Oylarınız yazmak için beni daha çok motive ediyor.

Hepsine cevap veremesem de paragraf arası yorumları okumak en büyük eğlencelerimden biri.

O yüzden oy ve yorumlarınızı bekliyorum. ♡

•••

Cemal Can: Ama kuzum başka zaman gidemeyiz ki! Sen antremanlara başlayacaksın. Damla'nın da çekimleri falan var.

Nisa: Ama Prag'a gidip eşyalarımı almam lazım. Onu halledip sizinle tatile çıkamam şu an o kadar zamanım yok ki.

Cemal Can: Tamam biz de tatile Prag'a gideriz o zaman. Olur mu kız Damla?

Danla: Aa olur valla hiç gitmemiştim. Biraz da kültürlenelim.

Cemal Can:  Seninkini de çağırsana.

Danla: He valla iyi olur. Can'ımı da rahat bırakırsın.

Son birkaç günde çok şey değişmişti. Sercan'la ilişkimiz daha rayına oturmuştu. Ikimiz de kimsenin bir yere gitmeyeceğini kabullenmiştik en azından. Ve işin bomba kısmı ise Türkiye'ye taşındığım duyulunca Galatasaray Voleybol takımından ve Türkiye Milli Voleybol  takımımı beni takımlarında görmek istediklerini söylediler. Ben ikisini de kabul ettim. Aslında voleybolu bırakmaya karar vermiştim ama elime böyle bi fırsat geçince reddedemedim. Hem spora dönmek cidden güzel olabilirdi.

Nisa: Peekii bugün yemek yiyecektik beraber. O zaman sorarım bi.

Cemal Can: Aayy çok güzel olacak. Sen de sıkılmazsın bence. Sonuçta biz Istanbul'dayız diye her gün Sultanahmet'e gitmiyoruz dimi?

Nisa: Yok ya sıkılmam hem oraları hiç sizinle gezmedim sonuçta. Bence eğlenceli olur.

Danla: Ay biz Tokyo'ya gittik Cemal'i zor topladım ordan. Prag'da neler olur harbiden merak ediyorum.

Biraz daha sohbet ettikten sonra ben giyinerek evden çıktım. Sercan dün çok güzel yemek yaptığını iddia etti ve sonucunda ise bu akşam bana yemek yapacak. Daha konuştuğumuz saate var ama önceden gitmek istiyorum. Belki ona biraz yardım ederim.

Evin önüne gittiğimde kapıyı çaldım ve beklemeye başladım. Kapıyı açan kişi Aycan olduğu için bi an şaşırsam da hemen şaşkınlığımı üzerimden atarak konuşmaya başladım.

Nisa: Selaamm! Nasılsın? Yaa Aycan seni de  çok özledim.

Aycan: Sercan Nisa geldi. Hayatımın şokunu yaşıyorum şu an. Siz, yoksa? Böyle bir şeyden bana nasıl bahsetmezsin?

Aycan motora bağlamış ilerlerken Sercan'la ikimiz gülüyorduk. Aycan şu an kutlamaya gelmemesinin cezasını çekiyordu.

Nisa: Teşekkür ederim ben de çok iyiyim Aycan.

Sercan: Gel buraya. Özledim seni.

Sercan'ın yanına gidip hemen ona sarıldım. Aycan hala şokla bizi izliyordu. O kadar mı imkansız duruyorduk ya?

Nisa: Biraz erken geleyim dedim ama sizi böldüm galiba.

Aycan: Yok hiç önemli değil. Bu arada ben de seni özlemişim ya. Şoktan yeni yeni çıkmaya başladım şu an.

Sercan: Aycan'la markette karşılaştık. Aycan'ı görmeyi bekledigim son yer falandı herhalde. Sonra da geldik bi kahve içtik.

Nisa: Yaa ne güzel olmuş işte.

Aycan: Ay öyle de evden markete gidiyorum diye çıktım ne kadar oldu. Gideyim ben. Siz de keyfinize bakın.

Sercan Aycanı uğurladıktan sonra yanıma geldi.

Nisa: Sana yardım etmeye geldim. Bensiz yapamazsın diye.

Sercan: Sensiz yapamam doğru ama yemeği değil. Sen uzat ayaklarını takıl burda. Ben yemeği yapmaya gidiyorum.

Sercan arkasında beni bırakarak mutfağa gitti. Bir süre uslu bir kız olmaya karar verip Sercan'ın yanına gitmedim. Ama canım sıkılınca yerimden kalkarak sessiz adımlarla mutfağa girdim.

Sercan ocağın başında yemeği yaparken bi süre onu izledim. Işine o kadar odaklanmıştı ki beni görmedi bile.

Nisa: Masayı kursam bari?

Sercan sesimi duyunca kapıya baktı ve beni  gördü. Bense şirin olduğunu düşündüğüm gülümsememle ona bakıyordum.

Sercan: iş yapmak için bu kadar direneni de ilk kez görüyorum.

Nisa: Ben sana yardım ederim diye erken geldim. Canım sıkıldı.

Sercan: Senin canını yerim. Tamam gel hadi kur masayı.

At kuyruğu yaptığım saçımı bir sağa bir sola sallayarak dolapların yanına gittim. Neredeyse tüm dolapları açıp işime yarayanları aldım ve masayı hazırlarım.

Yemeği yemeye başlayınca memnuniyetle gülümsedim.

Nisa: Baya güzel olmuş. Eline sağlık.

Sercan: Afiyet olsun güzelim. Sana yaparım demiştim.

Nisa: Ay sana bir şey söylemem lazım.

Sercan: Yine mi? Daha güzel ne haber verebilirsin merak ediyorum.

Nisa: Cemal Damla ben tatile girmeyi düşünüyorduk ben takımla antremanlara başlamadan. Ama benim Prag'dan eşyalarımı falan almam lazım. O yüzden biz de Prag'a gidelim dedik. Sen de bizimle gelmek ister misin diye soracaktım.

Sercan: Seninle tatil mi? Dalga mı geçiyorsun tabiki isterim.

Nisa: Çok eğleneceğiz. Harika olacak.

Sercan: Emin ol iç şüphem yok.

•••

Hikaye ile ilgili öneri ve şikayetleriniz varsa yazabilirsiniz. 👇

Belki (SerNis)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin