"Üç yumurtayı kırdım önce
Portakal dilimledim ince ince
Göz kararı da biraz süt kattım
Kalktım, sana kek yaptım..."
"Bağırma be evde deli kız!"
Mutfağa giren anneme öpücük atıp kekimi karıştırmaya devam ettim.
"Ne bu neşe sabah sabah?"
"Bugün yeni hayatımın ilk günü, mommy." dedim gülerek. "Sema Sultan'ı çağır hemen. Bunu fırına atıp sofra kuruyorum, kahvaltı edelim."
"Deli kız." Annem kafasını sallaya sallaya mutfaktan çıkıp Sema Teyze'nin kapısını çalmaya gitti.
Seslerini mutfaktan duyabiliyordum.
"Sema Abla, bizim deli kahvaltı hazırlıyormuş. Hadi gel etmediysen."
"Yeliz'im o kadar rahatsızım ki hiç size de bulaştırmayayım. Sonra gelirim ben İrem kızıma selam söyle, çok teşekkür ediyorum."
Mutfaktan kafamı uzatıp karşı kapıdaki Sema Teyze'ye baktım.
"Darılırım vallahi."
"Kızım hastayım ama."
"Ben sana nane limon yaparım hiçbir şeyin kalmaz sultanım."
"Pes etmeyeceksin değil mi?" dedi yüzüme sırıtarak bakarken.
Gülerek kaşlarımı havaya kaldırdım. "Asla sultanım."
"Geliyorum on dakikaya." diyip kapıyı kapattığında zafer gülüşümle mutfağa geri girdim.
"Annem sen kahvaltılıkları götür ben de krep yapayım." dedim ocağın altını yakıp çayı koyarken.
Ben krep yaparken annem salatalık, domates doğrayıp kahvaltılıklarla beraber balkona götürmüştü.
On dakika sonra kapı çaldığında Sema Teyze içeri girdi.
"Geç balkona sultanım. Çay demlensin geliyorum."
Sema Teyze ve annem balkona çıktıktan sonra çay demlenince çayla beraber yanlarına gittim.
"Neyin varmış Sema Sultan?" dedim çayları dökerken.
"Ne bileyim üşüttüm herhalde kızım."
"Bu havada nasıl üşüttün sultanım ya?"
Kahvaltımız bittiğinde fırındaki keki çıkarıp kestim.
"Kekler hazır." dedim gülerek. Sema Teyze ve anneme tabaklarını uzatıp kendim de karşılarına oturdum.
"Ellerine sağlık çok güzel olmuş."
"Afiyet olsun annem."
"Ay koy da biraz eve götüreyim çok güzel olmuş."
"Koyarım şimdi Sema Teyze."
Annemle Sema Teyze konuşurken ben de telefonla ilgileniyordum. Sema Teyzelerin salondan bir anda yükselen sesle Sema Teyze'ye döndüm.
"Sema Teyze, ses geldi evden. Biri girmiş olmasın?"
"Yok kız kim girecek." dedi Sema Teyze balkona bakarken. "Televizyonu açık unuttum. Ondan ses gelmiştir."
"Sema Teyze televizyon açık olsa hep ses duyardık."
"Yok kızım, televizyon açıktı."
"Sen öyle diyorsan." dedim balkona doğru dönerken.
Sema Teyze bir süre daha oturduktan sonra eve döndü.
"Ay tabağı unuttu." dedim mutfaktaki kek dolu tabağa bakarken. "Vereyim de geleyim."
Kapıyı çalıp bir adım geriledim.
