0.7

743 74 49
                                    

"Şunları giy işte kızım." dedim İlke'nin önüne tulumu atarken.

"Of ben gelmek istemiyorum." dedi İlke yatakta dönerken. 

"Yeni mekan işte değişiklik olur kızım." Naz kolundan zorla çekiştirip kaldırmaya çalıştı.

"Naz'landınız!" 

Ceren'in yaptığı espriye hepimiz iğrenerek bakarken İlke üzerine tulumu geçirdi.

Zehra elinde pizzalarla girdiğinde küpemi de diğer kulağıma takıp masaya geçtim.

"Lan sen önce hazırlan!" Ceren hızla İlke'nin eline vurdu. "Ödül maması olarak pizzanı alırsın."

İlke yanaklarını şişirdi. "Aslı nefesimi tutarım bak!"

"Tut Kıvılcım'cığım. İstediğin kadar tut."

Onlara gülerken pizzamdan bir ısırık daha aldım.

İlke de beş dakika içinde hazırlanıp dönünce yemeğimizi yiyip makyajımızı tazeledik.

Çalan telefonu cebimden çıkardım. 

"He Doruk'um?"

"Hadi be kızlarım. Ağaç olduk Efe'yle."

"Geliyoruz." diyip telefonu yüzüne kapattım. "Hadi bekliyorlarmış."

Hepimiz son defa unuttuğumuz bir şey var mı diye birbirimizi bakındık.

Aşağı indiğimizde Efe ve Doruk arabalara yaslanmış bizi bekliyordu. Arabalara dağılıp mekana doğru gitmeye başladık.

Kapıda uzun bir sıra vardı. Sanırım açılış günü olduğu için bu kadar kalabalıktı. Emre kapıda bekliyordu. Bizi görünce sıranın yan tarafından içeri sokup sahneye yakın bir locaya oturttu.

"Hoş geldiniz." dedi gülerek hepimizi inceledi. "Çok güzel olmuşsun İrem."

"Teşekkür ederim." dediğimde İlke kulağıma doğru eğildi. 

"Ben hiç hoşlanmıyorum bu çocuktan. Sümüklü."

"Aman İlke sen de taktın çocuğa iyice." dedim omzuna vururken.

Mekan benim geçen gün geldiğimden daha da güzeldi. Işıklandırma, ortam... Hem müziği hem de birbirimizi duyabiliyorduk. 

"Lavaboya gidiyorum." dedim İlke'ye eğilerek. Başıyla onaylayıp önündeki kokteylden bir yudum daha aldığında kalkıp ilerlemeye başladım.

"İrem!" Arkamdan duyduğum sesle hızla arkamı döndüm.

Hassiktir cidden ama ya!

"Sercan?" 

"Ay emin olamadım bir an sen misin değil misin diye... Nasılsın?" dedi beni incelerken. "Çok büyümüşsün. Çok güzel olmuşsun."

"Teşekkür ederim." dedim gülümseyerek. "İyiyim sen nasılsın?"

"İyiyim ben de. Emre açılışa çağırdı gelelim dedik."

"Gelelim?" Hayır lütfen düşündüğüm şey olmasın lütfen.

"Lafın gelişi gelelim be!" dedi omzuma vururken. 

"Bizimkiler de burada." dedim derin bir nefes alırken. "Sahneye yakın bir locadalar. Görürsün zaten."

"Tamam kuzum. Görüşürüz orada yine." dedi tekrar sarılırken. 

Lavaboya girip kapıyı kapattım. Ellerimi mermere dayarken aynadaki kendime bakıp derin bir nefes aldım. Sercan, arka sitemizde oturuyordu. Dağra, Doruk ve Sercan asla ayrılmazlardı eskiden. Sercan şu an Dağra'nın menajerliğini yapıyordu. Neden buradaydı? Dağra da mı buradaydı? Çığlık atmak istiyordum. Sadece çığlık.

Suyu açıp ellerimi yıkadım ve ıslak ellerimi esneme bastırdım.

"İrem?"

Omzuma dokunan elle irkilip hızla arkamı döndüm.

"Ödüm koptu Naz."

"Gelmedin uzun süre bir şey oldu sandım." 

"Sercan'ı gördüm." dedim çeşmeye dayanırken.

"Hangi Sercan?" Heyecanla yüzüme baktı. "Ezhel olan mı?"

"Naz sence Ezhel olan Sercan'ı görsem Sercan mı derim?"

"Doğru..." dedi dudak büzerken. "Sercan kimdi ya? Lan! Menajer Sercan."

Onaylayan mırıltılar çıkarttım.

"Lan o zaman Dağra?"

"Bilmiyorum." dedim sıkıntıyla konuşurken. "Ağzını aradım ama bir şey de demedi."

"Kız açılışın sürpriz konuğu Dağra olmasın."

"Ay bayılırım şuracığa." dedim elimle hava yaparken.

"Yok sen sıkma canını. Bak meraklanıyorlar, gidelim hadi."

"Tamam." dedim tuvaletin kapısını açarken. "Dağra falan çıkarsa çeker giderim." 

"Çıkarsa düşünürüz onu." dedi Naz beni çekip kafama öpücük kondururken.

Geri oturduğumda Doruk karşıdan gözünü kırptı. Bu onun noldu demesiydi. Omuzlarımı silkip önüme döndüm.

Keyfim kaçmıştı. Ceren yeni biramı önüme koyduğunda Emre sahneye çıktı.

"Öncelikle herkese merhaba! Herkese iyi eğlenceler." 

Kopan alkışlar ve ıslıklarla gülerek durdu.

"Umarım bu canlılık hep devam eder! Hepinize geldiğiniz için teşekkür ederim ve beni bırakmayan arkadaşlarıma." dedi bize doğru dönerek. Herkesin bakışları bize dönmüştü. "Şimdi hepinizin de merakla beklediği sürpriz konuğumuzu kocaman alkışlarınızla sahneye çağırıyorum."

Tekrar alkış ve ıslıklar koptuğunda Naz elini elimin üzerine koydu. "Nefes al İrem."

"Merak etmeyin o kadar da yabancı değil size, bizden biri o da."

*düzenlendi*

LAVANTA | STABİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin