bölüm²⁰

274 20 10
                                    

Hoş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hoş.
Nabersiniz Bebeklerim?
Yeni bölüme hoşgeldiniz, Sihirli Okumalar diler Li'niz.
~
Bir Not düşmek istiyorum.
İnternette r.a.b hakkında bir araştırma yapmıştım önceden ama bi gene göz atmak istedim. Ve Regulus'un 18 yaşında öldüğü ile ilgili bir bilgi gördüm.
Bizim hikayemizde Reg 18 yaşını geçti
Yani..sanırım geçti
Zaten okul falan da bitti. Biz böyle devam edeceğiz.
Haberiniz olsun.
~


Sabahın erken saatleri, güneş tüm hüneri ile daha yeni gökte belirirken Black evinde herkes sıcacık yatağında uyuyordu. Regulus hariç.

Kehaneti bilen 7 kişi vardı. Biri oydu Veronica.

Defterin üzerinde duran madalyona çarpıyordu gözü. Son birkaç gündür böyleydi, tamamen kapalı dış dünyaya, hem içsel hem de dışsal olarak. Kreacher bir ev cini olarak uyanmış, evde sessiz adımlar ile bir şeyler yapıyordu.

"Kreacher" dedi Reg yavaşça. Küçük cin, odaya girdi. Birkaç gün önce yaptıklarından sonra hâlâ tehlike altındaydılar, bunu hissediyordu Regulus. Kreacher, hiçbir şey söylemeden efendisinin odasına girdi.

"Bu madalyonu eve götüreceğim."

Kreacher, o an görevinin ne olduğunu anladı. Birkaç saatliğine efendisini idare edecekti. Yokluğunu koruyacaktı.

~

2 gün 2 gece öncesine küçük bir flashback ▪ ▪ ▪

"Ruhunu zayıflatıyor değil mi?"

Dumbledore cevap vermedi, sessizliğini korudu. Reg konuşmaya devam etti, "Evet, ruhunu zayıflatıyor"

"Bu tehlikeli Regulus."

"Ama yapmam gerekiyor. Ve bana sadece siz yardım edebilirsiniz"

Kafasını olumsuz anlamda salladı, "Ben sana yardım edemem."

Regulus bıkkın bir nefes aldı. Dumbledore konuştu tekrardan, "Ama...Küçük bir ipucu verebilirim."

Yüzünde hiç bir mimik oynamaksızın nefes aldı Regulus. Tahmin etmişti, "Nerede?"

"Deniz Mağarası"

Hızlıca hareket etmesi gerektiğini biliyordu Regulus. Bu yüzden adımlarını kapıya yöneltti. Dumbledore'un sesi ile olduğu yerde durdu.

"Dikkat et"

Kafasını ona doğru çevirdi Regulus, buruk bir gülümseme ile "Çalışırım"

Dumbledore ayrıldı pencerenin önünden. Kapının kapanma sesi geldi. Masasına oturdu sakince. İçinde fırtınalar kopuyordu. Biliyordu, görebiliyordu geleceği. Tahmin ediyordu gelecekleri.

Bir diğer günün gecesi, kimsesiz olan Deniz Mağarası kendi sessizliği ile boğuşurken, Kreacher ve efendisi Regulus madalyonu değiştirdiler. Aynı yere koydular. İçindeki notu büyük bir özenle katladı, yerine yerleştirdi. Ve ardından oradan gittiler.

"Karanlık lord'a,
biliyorum ki sen bunu okumadan çok önce ölmüş olacağım ama sırrını keşfedenin ben olduğumu bilmeni istiyorum. gerçek hortkuluk'u çaldım, elimden geldiğince çabuk yok etmeye niyetliyim. 'denginle' karşılaştığında bir kez daha ölümlü olacağın umuduyla, ölümle yüz yüze geliyorum.."

Ölüm ile yüz yüze geliyorum...

Veronica rahatsızca kıpırdandı yatağında, camdan ince bir çizgi edasıyla gözünü işgal eden güneş onu rahatsız ediyordu. Hâlâ Reg ile konuşmamış, hiçbir iletişime geçmemişti.

Ve bu onu her şeyden daha çok rahatsız ediyordu. Her zamanki gibi yatağından sersem bir şekilde kalktı. Masanın başına geçti ve bembeyaz tüylü kalemi eline aldı. Yıpranmış kağıt düzinesinden bir tanesini hızla çekti eliyle.

"Hâlâ onunla iletişime geçemedim Lily."

Kaşlarını çattı rahatsız verici bir ifade ile ne yazması gerektiğini düşündü. Aklına gelen fikir ile hızlıca kağıda odaklandı.

"Kulübede buluşabilir miyiz Zambağım?"

Oldukça kısa bir mektuptu bugün yazdığı. Ama onca kısa cümlelere sığdırmıştı her şeyi.

Hızla zarfa koydu yazdığı mektubu. Ardından bembeyaz baykuşa doğru tuttu, "Zambağa götür Halwic"

Baykuş, kızıl gözlerini hızla açıp kapadıktan sonra hemen zarfı ağzına aldı ve camdan dışarı süzüldü.

Veronica onun ardından sadece bakmakla yetindi, iyi hissetmiyordu. Biraz uyumak iyi gelebilirdi.

• • •

Gözlerini açtığında yağan yağmurun sesi kulaklarına dolan ilk habercilerdi aslında. Mektup çoktan eline ulaşmış, Halwic ise geleli hayli zaman geçmişti.

Yerinden kalktı, hemen mektubu açmak ve okumak yerine biraz bekledi. Her zamanki gibi hayatını sorguladı. Reg aklına geldi ve gene kalbi acıdı. Boş boş durmak yetmezdi, ayağa kalktı.

Bir anda gökyüzünden parlayan şimşek, ardında bıraktığı gök gürültüsü ile harmanlanmış ve gökyüzüne bir parıltı olarak düşmüştü sanki.

O an bir şey fark etti.

Yer ile buluşan ışık, beyaz renginden ziyade yemyeşildi.

Konduğu yeri yok eden, keskin ve acı verici bir yeşil ışık

Tekrar Merhaba aşklarımmmmmNasıl buldunuz bölümü?Size bir soru ➾ Sizce Veronica ne yapmalı?&➾ Yeşil ışık, neyin habercisi?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Tekrar Merhaba aşklarımmmmm
Nasıl buldunuz bölümü?
Size bir soru
Sizce Veronica ne yapmalı?
&
➾ Yeşil ışık, neyin habercisi?

💫

RAB & VCM kitabının devamı olacak!
Onu da kendi hesabımda bulabilirsiniz.
Bu kitap bittiğinde ona geçiş yapacağız.
Ve ayrıca o kitap için çok heyecanlıyım
Sizleri çok seviyorum Bebeklerim...
İyiki varsınız
Oy ve yorum atıp beni takip ederseniz aşşırı mutlu olurumm
<3

instagram ➾ l.literaryy





r.a.b & v.c.m | regulus arcturus black ⌱Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin