9. Bölüm : Koku

329 81 307
                                    

2K yoruma ulaşmışız hatta 2K'yı da geçmiş. 🎉 Her zaman yorumlarıyla bana destek olan canım okuyucularım çok teşekkür ederim.💜

Multimedya'da Sarp ve Fiore var. Ama bazen bazı hikayelerde sorun oluyor ve multimedyaki resimler gözükmüyor diye bölüm sonuna da koydum. Orada Barış ve Tina da var bakmayı unutmayın. <3

İyi okumalar...💜

*Fiore

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*Fiore... Kokunun adı Fiore. Bu... Bu annemin kokusu Çiçek. Sen resmen annem kokuyorsun."

Herkesin hayatında hiçbir şeye benzemeyen değişik bir şey hissettiği bir an olmuştur. Ya da çoğunuz hissettiğiniz şeyin ne olduğunu anlamışsınızdır. Ama ben o gün Sarp beni tutup çektiğinde hissettiğim şeyin ne olduğunu anlayamadım.

Kafam hem çok boş, hemde çok dolu gibiydi. Kalbimse gereğinden fazla yavaştı. Sadece, beynim sanki birkaç saniyeliğine durmuş gibiydi. Hiçbir şey düşünemediğim birkaç saniye... İrademi donduran birkaç saniye...

Hâlâ pek bir şey hissetmesem bile bir şekilde beynimi durduran ve düşüncelerimi donduran şey Sarp'ın söyledikleriydi.

Etrafımızdan hızla geçen arabaları önemsemeden beni iyice kendine çekip sarıldı. Sonra derin bir nefes alarak konuşmaya başladı:

"Fiore..."

"Efendim? Ne? Anlamadım Sarp?"

"Kokunun adı Fiore."

"Nasıl?"

"Bu... Bu annemin kokusu Çiçek. Sen resmen annem kokuyorsun."

"Sarp b-"

"Çocukluğum kokuyorsun... Bahçede düşe düşe oynadığım o top, tepesinden defalarca düştüğüm o ağaç, kaldırımlarına binlerce kez bastığım o sokak... Çiçek, sen gerçekten çocukluğum kokuyorsun."

"Sarp..." Sözümü kesen şey arabaların korna sesleriydi. Resmen trafiğin ortasında sarılmış bir şekilde durduğumuz için insanlar sinirlenmişti. Bizde hemen oradan uzaklaştık ve benim arabama doğru ilerledik.

"Çiçek kusura bakma. Biliyorsun, annem uzun bir süre önce öldü ve ben daha önce hiç annem gibi kokan birisiyle karşılaşmamıştım."

"Nasıl yani?"

"İstersen şuradaki kafeye gidip orada konuşalım?"

"Olur."

Kenardaki kafeye girdiğimizde içerisi çok sade ve güzel gözüküyordu. Ayrıca çok da güzel kahve kokuyordu. Kahvelerimizi alıp boş masalardan birisine oturduk. Sonra Sarp konuşmaya başladı.

"Sen hiçbir şey söyleme ve sadece beni dinle olur mu?"

"Olur tabii ki."

AJAN: DUYGUSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin