kırmızı çizgi, yuwin

─seven

"Biriniz de çıkıp geçmişini okuyorum desin de bayılayım şuraya!"

Jungwoo, Lucas'in mesajlarını okuyunca her şeyi bir miktar anlamış ama inanmak ve doğrulamak için bizi bir evde toplamıştı. Yuta'yı en son görmemin üzerinden üç gün geçmişti ve sadece birbirimize gülümsemeyi tercih etmiştik.

"Sevgilim, geçmişi okuyan benim. Tüm ilişkilerinde, aldatıldığını, lisede annenin arabasını kaçırdığını ve çarptığını daha sonra arabayı yokuş aşağı ittirip çarpıtırmış gibi yaptığını biliyorum."

Jungwoo, hayretle gözlerini sonuna kadar açarken küçük bir küfür savurmuştu.

"Siktir, bu gerçek değil değil mi?"

Lucas, Yuta, Haechan ve ben sessizce birbirimize bakarken Jungwoo ellerini saçlarından geçirmiş, yine ve yine küfür etmişti.

"Senin yeteneğin ne?"

Yuta'ya döndüğünde, Yuta büyük ihtimal onun zihnini okumuştu.

"Korkma, o kadar da kötü değil sadece zihin okuyorum."

Bi an Yuta'nın yerinde olmak istemiştim. Mesela onun yerinde olsam benden hoşlanıp hoşlanmadığını kesinlikle anlardım işte.

"Peki siz ikiniz?"

Jungwoo elleri belinde bize döndüğünde önce Haechan öne atılmıştı hemen.

"Ben geleceği görüyorum işte, Lucas'le çıkacağını çoktan biliyordum."

"Bende insanları iyileştiriyorum"

Jungwoo gözlerini kocaman açmış sonra çapkın çapkın sırıtınca gözleri ben ve Yuta'da gidip gelmişti.

"O yüzden hastane de neden öptü diye sorduğumda korkmuştur dedin değil mi?"

Başımla onayladım, susmasını istiyordum. Yuta'nın öptüğü kişi bendim ama biz bile bu konu hakkında konuşmamıştık.

"Seni de iyileştiren benim, abartmasan mı?"

Dedim. Konunun dağılmasını ve Yuta'nın bana bakmayı kesmesini istiyordum.

"Ne? Beni öptün mü sen?"

Elleri dudaklarına gitmiş şaşkın şaşkın etrafına bakıyorken gözlerimi devirdim bu kadar aptal olamazdı.

"Aşkım o sadece Yuta'yı öpt - pardon Yuta onu öptü- korkmuş yavrucakslröwşrçwşeş"

Lucas ve Haechan kıkırdamaya başladığında ayaklanıp mutfağa ilerledim.

"Eğer gelene kadar susmazsanız döverim sizi!"

Döveceğimden değildi. Ama konudan kaçmak için yapmıştım bunu. Buzdolabından bir tane kola şişesi alıp kapağını açtığımda, ister istemez o güne gitmiştim. O gün Yuta ile bu konu üzerinde biraz konuşmuştuk, küçük bir itiraftan sonra da biz ikinci kere konuşamadan Haechan ve Lucas saolsun bizim yerimize bir çok kere konuşmuştu.

Hoşuma gitti demişti. Benimle dalga mı geçmek istemişti bilmiyorum ama sadece aklım karışmıştı. Aklımı karıştırmıştı, evet bundan daha ilerisi olamazdı.

"Hoşuna giden ne?"

İçeriye girmesiyle elimdeki kolayı az kalsın düşürüyorken buzdolabının kapağını kapatmış, arkamı dönmüştüm hemen.