OKSİJEN

Kahve Kokulu Oksijen

Çok istediğiniz ve beklediğiniz bir bölüm ile tekrardan merhaba <3 

Buraya sevdiğiniz bir arkadaşınızın ismini ya da baş harfini yazar mısınız?

Şarkının bölüm ile bağlantısı var canlarım ;) 

Vücudumu da yıkadıktan sonra banyodan çıkabilmiştim nihayet, herhalde bir yarım saattir banyodaydım aslında bir saat kadar dururdum ama Mina da gireceği için acele etmiştim biraz.

Üstümü giyinmeye başladım artık yaz gelmişti, ya da bana çok sıcak basıyordu o yüzden içime yanımda getirdiğim gri sporcu atletimi giydim üstüne de ince siyah bol bir tişört, altıma da siyah yanlarından düz bir şekilde gri geçit geçen bir tayt giydim ve saçlarımı havluyla biraz kuruladıktan sonra bıraktım nemli bir şekilde.

Fön makinesini bavullara koymuştuk, çünkü zaten onunla uğraşmıyordum genelde havluyla biraz kurulayıp nemli bırakıyordum genelde, ilk başlarda başım ağrıyordu böyle yapınca ama sonrasın da alışmıştım.

Ayağıma da siyah bir düz çorap geçirip çıktım odadan,merdivenlerden inmeye başladım, televizyon açıktı Mina da koltukta oturmuş telefonuna bakıyordu ses çıkarmadan indim merdivenleri tam Mina'yı korkutacaktım ki Mina gülerek arkasına döndü ve "Çıkabildin sonunda" dedi. 

Ses çıkarmadığım halde nasıl anladı acaba geldiğimi "Ama ses çıkarmamıştım nasıl anladın geldiğimi?" diye sordum tebessüm ederek "E kardeşimizin kokusunu da bilelim yani demi? Ayrıca yine mis gibi kokuttun her tarafı yine." dedi.

Gülerek "Hadi oradan be" dedim ayağa kalkarken taklidimi yaptı "Hodo ordon bo" dedi, yüzümü buruşturarak "Pisliksin süslü piisliik" dedim ve yastığı fırlattım, gülerek parmağını bana doğrultarak "Şimdi bu pislik duşa giriyor ve sen kafana göre takılıp pizzacı gelince şuradaki parayı alıp ödeyerek içeri alıyorsun pizzayı ama ben gelmeden yersen ağzına sıçarım ona göre, hadi kuzu pislik kaçar." dedi ve merdivenlere yöneldi.

Ağzım açık kalmıştı sahiden bir taneydi bu kız, oda benimdi. Biraz televizyon izledim ama pek güzel bir şey yoktu o yüzden telefonuma bakmaya karar verdim ve telefonumu yukarıda unuttuğumu fark ettim ve bu sefer de yukarı çıkıp telefonumu almadan önce film seçmeye karar verdim Minaların televizyonu aşırı büyüktü ve film izlemesi sarıyordu zaten Netflix'te bağlıydı ama bu seferlik uzun zamandır izlemek istediğimiz bir film vardı onu izleyecektik. Filmi ayarladım ve merdivenlere doğru yürümeye başladım tam ikinci basamağa bastım kapı çaldı. 

Pizzacı olması lazımdı kapıyı açmaya giderken Mina'nın bıraktığı yerden parayı aldım.

Kapıyı açtığımda pizzacı çocuk daha bana bakmadan kapı sesini duyar duymaz pizza kutusunun üstündeki yazıyı okudu "İki karışık büyük boy pizza siparişiniz toplam tutar otuz lira." dedi, şaşırmıştım.

Galiba bıkmıştı pizza dağıtmaktan sonra kafasını kaldırdı bana baktı ve şok olmuş gibi ağzı bir karış açıldı ve öylece baktı bana, çocuk sarışındı ve mavi gözleri vardı yakışıklı mıydı belki ama benim tipim değildi.

 En sonunda elimi gözünün önünde sallayarak "Artık pizzaları alsam mı acaba ben diyorum?" dedim, çocuk kendine geldi ve "Tabi ki buyurun." dedi ve pizza kutularını uzattı bende aldım parayı da uzatıyordum ki çocuk birden arkasına döndü gidiyordu benim yaşlarımda bir çocuktu galiba harçlık parası çıkarmak için çalışıyordu, resmen parayı almayı unutmuştu. 

Arkasından "Hey pizzacı çocuk parayı unuttun." diye bağırdım, çocuk bir an durdu ve arkasına döndü kafasını kaşıyarak yanıma geldi ve "Kusura bakmayın dalgınım da bu aralar." dedi bende omuzlarımı silkerek"Önemli değil olur öyle arada." dedim ve ekledim "Sen kaç yaşındasın ya sizli konuşuyorsun benimle?" dedim, gülerek "On sekiz, ya siz?" diye sordu, yine siz demişti normalde kafayı takmazdım ama bir anda zoruma gitmişti büyük mü gösteriyordum acaba? "E bende on yedi, büyük mü gösteriyorum da sizli konuşuyorsun benimle?" dedim.