Korsan ile Deniz Kızı -TAMAMLANDI-

Bölüm 6

Bölüm 6

Bu kadar pervasız davrandığına inanamıyordu! Connor'ı öfkeyle inceledi. Gömleği düellonun kalıntılarını gösterircesine kılıç darbelerinden paramparça olmuş, yanık tenini hayal kurdurtmayacak şekilde gözler önüne sermişti. Connor'ın vücudu yıllarını denizde ve ağır işlerde geçirmenin sonucunda iyi bir görünüme erişmişti.

Julia bu durumda bile adamın kaslarını dikizlediğini fark edince kendini tokatlamak istedi.

İçkisinden büyük bir yudum aldı. ''Neden hala ayaktasın?'' Connor bunu Julia'yı yumuşatmak için sormuştu, ancak genç kadın yumuşamanın aksine daha da öfkeyle yanında bitmişti.

''Sorumsuzluğun yüzünden uyuyamadım!'' ardından Connor'ın elindeki şişeyi alıp kafasına dikti.

Connor ayağa kalkıp şişeyi elinden almasaydı, bütün şişeyi içeceğine emindi. ''N'apıyorsun sen?!''

''N'aptığımı söyleyeyim!'' içkinin sert tadı etkisinin de aynı yönde olduğunu hissettirmişti. Genç kadın bir adım geriye sendeledi, ancak Connor'ın yardımını elini kaldırarak reddetti. ''Bana söyledikleri sözler yüzünden onlarla düelloya giriyorsun ve bir de yardımcın bana bunun 'benim iyiliğim için' yapıldığını söylüyor.'' bir adımda adamın yanına vardı ve işaret parmağıyla suçlarcasına adamın göğsüne bastırdı. ''Ama sen bencilin tekisin.''

Connor genç kadının bileğini nazikçe kavradı. Bileğinin iç kısmını yavaşça okşarken diğer eliyle Julia'nın belini kavrayıp vücuduna yaklaştırdı. Kadının sıcaklığını kendi vücudunda hissetmesi ona büyük bir huzur veriyordu.

''Bencil miyim, sahiden?'' diye sorarken ses tonu muzipti.

Julia kafasını onaylarcasına salladı. ''Evet, çünkü ihtimalleri düşünmüyorsun!'' diye hayıflandı Julia. Dolan gözleriyle Connor'a baktı. ''Ya sana bir şey olsaydı? Ya o iki herif kazansaydı? O zaman beni kim koruyacaktı?''

''Julia,'' ismi dudaklarından ilk kez dökülürken alnını genç kadının alnına dayadı. Birlikte dans ederlermişçesine hafif bir ritim tutturmuş, salınıyorlardı. ''Ben bir Kelt'im-''

''Evet, onurun ve gururun her şeyin. Falan filan. Joseph de bunları söyledi.'' soluk soluğa hayal kırıklığını kustu. ''Ama beni de düşünmen gerekirdi. Nasıl korktum biliyor musun?''

Julia bunları söylememesi gerektiğini biliyordu, ama elinde değildi! Bu denizciye bilemediği bir bağ ile çekiliyordu. Aralarındaki bağ o kadar güçlüydü ki, iki ruh da birbirine mühürlenmiş gibiydi. Connor bunun farkında olsa da Julia'ya şuan açıklamanın onu kendisinden uzaklaştırabileceğinden korkuyordu.

Avuç içlerini genç kadının gözyaşlarıyla ıslanmış yanaklarına götürdü. Onları parmak uçlarıyla kurularken ''Haklısın.'' dedi. ''Ben bencil bir adamım.''

Connor eğildi ve Julia'nın dudaklarını kendininkilerin arasına hapsetti. Genç kadın artık direncini yitirmişti. Connor'ın yumuşak ve davetkar çağrısına uymamak elde değildi. Bunun sonucunda teslim oldu; parmak uçlarına basarak yükseldi ve dudaklarını ona sundu.

Connor'ın kalbi tekledi. Sonunda Julia da aralarına kurmuş olduğu duvarı yıkmaya gönüllüydü. Onu incitmekten delicesine korkarcasına, bugün yaptığı aptallık yüzünden özür dilercesine okşadı dudaklarını.

Karşılığında Julia inledi.

Dünya sanki ayaklarının ucundan çekilmişti. Şimdi bir tek o ve Connor vardı. Bu gerçek miydi? diye sorgularken avuç içini genç adamın yanağına bastırdı, boşta kalan diğer eli de ensesindeki saçlarından tutup kendine çekti.