9

1.8K 64 9
                                    

(Medyayı açın O-O)

Eric normalde uyandığından çok daha güzel bir şekilde uyandı. Tabutu sanki bu gün yatak gibi yumuşaktı ve birde sakin, insanı rahatlatan bir ses duyuyordu. Sanki biri şarkı söylüyordu, yada ninni. İlahi de olabilirdi.

Sarışın adam aniden olmaması gereken şeyleri fark edince hızla gözlerini açtı. O yalnız uyurdu birinin şakı söylemesinin imkanı-

İçinde olduğu odayı tanıyınca Eric’in bütün hafızası yerine geldi. Neredeyse kendi unutkanlığına gülecekti fakat Shelly hala uyandığını fark etmemişti ve bunu bozmak istemiyordu. Genç vampir onun kollarından birinin altına girmiş, kafasını onun çenesinin altına dayamıştı bu yüzden açık gözlerini göremiyordu tabii.

Arada bir hafifçe mırıldandığı, arada bir sözlerini söylediği şarkı bitene kadar Eric çocuğa yaslı biçimde yatmaya devam etti. Gerçekten güzel ama hüzünlü bir şarkıydı. Bir şekilde Shelly’nin ne çok kalın ne çok ince, kelimelerin sonunda oynaşan sesine yakışmıştı. Latince hiçbir zaman onun en iyi olduğu dil olmamıştı ve genç vampirin şarkıya eklediği aksan çok fazlaydı fakat yaşadığı yüzyıllar içinde aklında kalmış birkaç kelimeyi yinede aradan seçebilmişti.

Shelly susup sadece dudaklarını bile kıpırdatmadan mırıldanmaya başlayınca eğilip kafasının üstünü öptü.

Siyah saçlı çocuk gülümseyerek kollarını havaya kaldırdı.

“Hey! Büyük, yüce, kötü vampirimiz uyanmış! Herkes selam dursun!”

Eric yarı sırıtarak homurdandı ve yataktan kalktı, onun kalkışıyla birlikte kafası yastığın üstüne düşen genç vampir ona dudaklarını büktü.

“Hemen kalkıyor musun? Yatakta rahatlamak diye bir şey duymadın mı sen?”

Sarışın adam bir eliyle kendi dağılmış saçını düzeltirken uzanıp yatakta dağılmış saçı ve çıplak vücuduyla örtülerin arasından ona huysuz bakışlar atan çocuğun yanağını sıktı.

“Ov-ov –ov.” Derken yanağını ovuşturuyordu Shelly.

“Yapmam gereken ayarlamalar var. Tabii-“ Eric durup onun yüzüne baktı. “Hala ‘bağlanmak’ istiyorsan?”

Ortamın ciddileştiğini fark edince yanağındaki elini indirip geri koyu renkli örtülerin üstüne bıraktı Shelly. ‘Bağlanma’ iki vampir arasında geçen bir törendi, ama sadece gösteriş yada öylesine bir şey değildi. Tıpkı bir vampir insanı dönüştürdüğünde onun vampire bağlanması ve ‘Yaratıcın olarak sana emrediyorum.’ Dendiğinde her şeyi yapmak zorunda olması gibi ‘Bağlanma’ töreni de tıpkı vampirle yavrusunun birbirine bağlanması gibi iki vampiri metafiziksel olarak birbirine bağlamak için vardı.

Vampirler arasında bu töreni düğün olarak kullanan çiftler, yakın bir dostları öldüğünde onun yavrularını kendi korumaları altına alanlar ve şu an Eric ve Shelly’nin olduğu gibi ‘köle’ durumları için kullananlarda vardı.

Gözlerini kaldırıp tepesindeki aynadaki yansımasına baktı. Siyah saçları neredeyse çarşaflarla karışıyordu. İç çekti. Sherlen’i dönüştüren vampir yani ilk efendisi olması gereken kişi daha onu dönüştürürken ölmüştü. Bu yüzden hiç öyle bir bağın içinde bulunmamıştı, insan hayatı boyunca da ailesiyle arası küçük kardeşi dışında hiç iyi değildi. Bir şekilde yeniden bir aileye sahip olmak gibi olacaktı.

Kafasını çevirip Eric’e, akşamın ilerleyen saatlerinde gerçekten efendisi olacak adama baktı.

“İstiyorum.”

Sarışın adam sadece başıyla bir kez onaylayıp dün gece odaya girdikleri tavanda hala yarı aralık duran kapağa doğru yürüdü.

Shelly kendisi de vampir olmasına ve o atlayışı kendide yapabilmesine rağmen yine de bunu izlemek etkileyiciydi. Erik biran için normal yürüyordu sonra bir anda elleri kapağın çıkıntısındaydı ve kendini yukarı çekmişti. Hızlı fakat zarif bir hareketti. Ki bu olayı daha garip yapıyordu çünkü Sherlen tavanda bir yere öyle asılan birinin orangutana benzemesini beklerdi fakat Eric hareketi bir şekilde yüksek duvarlara atlayan kediler gibi göstermeyi başarmıştı. Daha çok panter gibi, diye kendini düzeltti hızlıca. Eric o kadar kediden daha tehlikeli bir şeydi.

Out From HellHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin