Çok masum durmuyor mu be
Bu bölümü Jeon_Jisun_97'ye iltifat ediyorum. Senin için yazdım bu bölümü~
Yazarınızın Ağzından
Günler geçtikçe Jeon ve Chan aşklarını daha da büyütüyorlardı. Davete az bir zaman kalmıştı o yüzden bunun telaşı vardı herkesde
Mina nasıl giyineceğini veya davet güzel geçecek mi? gibisinden kendisini bu tür sorularla meşgul ederken Chan ise sadece güzel bir elbise giyip kimsenin gözüne batmamayı diliyordu.
Her görüntülü konuşmanın sonuna yine 'Seni seviyorum' nidaları dökülürken ikiside mutluydu. Kalpleri aşkları için o kadar güzel atıyordu ki masallara taş çıkaracak bir güzelliği vardı sevgilerinin
Her zaman ki kaçkın Mina evliliğe o kadar odaklanmıştı ki şu nazik olma işini biraz abartmıştı. Kızının tam bir görgüsüz ayı olduğunu bilen Mina 'görgü kuralları' adlı kitaplar almıştı. Hatta bununla yetinmeyip onu test dahi etmişti
Aynı zamanda az da olsa araları iyiye gidiyordu. Birbirlerine olan kötü bakışlar yerine daha iyi bakışlar vardı,taktıkları lakapların yerini isimler almıştı. Ne kadar Chan annesine Mina dese de o bu durumdan razıydı sonuçta mutluydu.
Birde şu durum vardı,kimse bilmiyordu ama Chan'ın gözünden kaçmamıştı. Annesinin 3.evliliği olacaktı ama kendisi ne tanışmıştı ne de onu görmüştü adını dahi bilmiyordu veyahut adamın çocuğu var mıydı? Üvey kardeş geliyor muydu? Hiç bir bilgisi yoktu.
Sormayı pek çok kez aklına getirsede davetiyede tanışacağını düşünerek hep erteliyordu
Zayıflamıştıda Chan bu arada,annesi hiç kuşkusuz zayıflaması için her şeyi yapmıştı.12 saat aralıksız spor yapmakta buna dahildi
Ne kadar sağlıklı olmasa da Chan'da artık bir kadın gibi olmak istiyordu. Belkide sadece Jeon'a güzel gözükmekti amacı
Davetiyeye 2 gün kala haberler her yere yayılmış ve magazincilerin merakını çekmişti. Herkes iple çekiyordu o günü
Sır gibi sakladığı eşi gün yüzüne çıkacaktı kim olduğu en sonunda öğrenilecekti
Chan'a zorla elbise giydiren Mina mutluydu. Kızı güzel olmuştu düşünülemeyecek kadar güzel olmuştu.
Bu 2 gün sadece kıyafet seçme,son kontrollerle geçerken Mina heyecanlıydı. 3. bir bahara adım atacaktı
Chan ise biraz üzgündü. Annesi sağolsun o kahvaltıdan sonra Chan'a hep bir iş veya görev vermişti el mahkum yaparken Jeon'a vakit ayıramamış sadece telefonla görüşmekle kalmıştı. Sesini duyuyordu onun,huzur veren o ses tonunu ama yetmiyordu ki sarılmak istiyordu kokusunu içine çeke çeke kafasını göğsüne gömmek istiyordu, saçlarını okşamak her bir zerresini öpmek istiyordu
Davetiyeye saatler kala Jeon'u aradı Chan 3 saat önce konuşmalarına rağmen özlemişti
"Efendim Aşkım"
"Jeon-ah davetiyede ne giyeceksin? Şimdi seni başkası zanneder onu öperim felan"
"Merak etme ben seni bulacağım"
Mina,kızının yanına yaklaşırken aceleyle "seni seviyorum" diyerek telefonunu kapattı. Annesi sevgili olduklarını bilsede onun yanında sevgilisiyle canımlı cicimli konuşamazdı.
İşte bir masalın sonuna yaklaşmak üzereydik masal gibi değişik ve hikayelere sığmayacak bir aşk aynı zamanda deli dolu
Tanışmaları sadece "Hanımefendi" olma çabasıyla başlarken aşkla bitiyordu. İşte böyle sevgili okurlar sadece bir huyunuz yüzünden hayatınızın erkeğiyle tanışabilirsiniz aynı Lena gibi
Unutmayın çünkü aşk her an kapınızda sizi bekliyor olabilir
Bir sonraki bölümde görüşürük aşkuşlarım~💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hanımefendi✔
Fanfiction*Bu kitap kesinlikle berbat bir kitaptır benim gözümde. Her türlü hata vardır. Düzelt imalarınızı görmek istemiyorum ilk kitabım ve eğer düzeltmeye kalksam cümleler başka yere gider, yorumlarınız da farklı görünür.O yüzden oku geç "Onu bir hanımefen...