Jungkook'un Ağzından
Salonda tek başıma oturmuş bir biçimde ofluyordum. Canım sıkılıyordu
Ji Chan büyük ihtimal yorgunluktan uyumuştu,uğraşacak kimse yoktu ve ben can sıkıntısından patlamak üzereydim.
Şimdi burada olsa iki atışırdık en azından can sıkıntım böyle giderdi.
Telefonumdan kızların olduğu uygulamalara girip hepsine teker teker baktım. Onlar Ji Chan gibi beni güldüremiyorlardı, sadece belki o da buluşursak ihtiyacımı karşılardılar
Derin bir nefes alarak önce line'ı sildim. Gereksiz geliyordu artık (aşık olmuş bu ceykey eminim)
Diğer kızların numarasını rehberimden silerek geri yaslandım. Şimdi biraz düşününce bu uygulamalar ergence geliyordu bana
Telefonumdan sosyal medyada biraz dolaştıktan sonra ayağa kalktım. Ji Chan belkide uyumamıştır.
Telefonumu şarja koyarak odama doğru ilerledim. Kapıyı her ihtimale karşı tıktıkladım. O bir bayandı ve bilirsiniz ki bende bir erkek olarak bir bayanın odasına pat diye girmem yakışıkalmazdı.
İçeri adımımı atarak yatağa baktım. Gözleri kapalı bir şekilde masumca uyuyordu. İster istemez yüzümde bir gülümseme olmuştu
Ses çıkarmayarak yanına ilerledim. Ne yapıyordum bilmiyorum ama sanırım olayları artık akışına bırakıyordum.
Üzerindeki pikeyi düzelterek yüzüne baktım. Kokusu ise çoktan burnumu talan etmiş ciğerlerim bu kokuyla mest oluyordu. (Normalde ciğerlerim bayram ediyordu yazacaktımda vazgeçtim ajsjsjsjjsjdjsj)
Gözüne düşen saç tutamını kulağının arkasına koydum. Yüzü daha bir güzel geliyordu gözüme
Elim istemsizce anlına giderken, burnunun ucuna kadar parmağımı değdirmiş ve burnunun ucuna hafiften vurmuştum(anlatamadım istediğim gibi ama şöyle diyeyim parmağınızı burnunuza koyun ve burnunuzun ucuna kadar sürükleyip sonunda ise burnunuzun ucuna hafifçe vurun anladınız mı? Is the kapiş?)
Tatlı geliyordu gözüme
Yanakları ise tam ısırmalık duruyordu dağılmış saçından hiç bahsetmiyorum bile
Baş parmağım dudaklarında gezerken uyanmaması için dua bile edebilirdim.
Uyanırsa söyleyecek bahanem bile yoktu. Kızı elliyordum resmen
Kalbim göğüs kafesine sığmamak istercesine atıyordu. 2-3 hafta sonra gidecekti belki de bir daha görmeyecektim onu zararlı ben çıkardım.
Bir kere bağlanırsam bir daha ondan ayrılamazdım. İçimdeki cesaretle elini tuttum. Beni duymayacağını biliyordum. Hatta belki bir daha ne zaman söylerdim bilmiyorum ama sanırım ben ondan gerçekten hoşlanıyordum.
Yüzüne karşı söyleyemezdim belki ama yinede söylemek istedim o an
"Sanırım Chan-ah körkütük aşık oldum sana"
Jeonumuz büyümüşte aşık mı olmuş~
Seni gidi seni~
Neys daha neler olacak şaşıracaksınız biraz bu hikayeyi yazmaktan gerçekten keyif alıyorum. Yazmayacaktım normalde ama bölüm kısa olacağı için yazdım. Kusura bakmayın bu arada bu aralar bölümler hep kısa oluyor. Diğer bölümü uzun tutmaya çalışacağım
Sizleri seviyorum aşkuşlarım💜💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hanımefendi✔
Fanfic*Bu kitap kesinlikle berbat bir kitaptır benim gözümde. Her türlü hata vardır. Düzelt imalarınızı görmek istemiyorum ilk kitabım ve eğer düzeltmeye kalksam cümleler başka yere gider, yorumlarınız da farklı görünür.O yüzden oku geç "Onu bir hanımefen...