Multimedia Eylül.
O anda Güneş içeri girdi. Birde bu eksikti! Bir bana bir Poyraz'a baktı. Sinirle sırasına oturdu. Bende kafamı Poyraz'ın omzundan kaldırdım.
Ders zili çalınca sınıf tekrar dolmaya başladı.
Herzamanki Türkçe derslerinden biriydi. Güneş'in bana baktığını hissettim ve kafamı ona çevirdim.
Bana bakıp gülerek çevresinderkilere birşeyler söylüyordu. Duyan bana dönüm iğrenircesine bakıyordu. Bu neydi?
Ders boyunca neredeyse herkes sanki iğrenç birşey yapmışım gibi bana bakıyordu. Hey! Neler oluyor?
Zil çaldı. Tüm sınıf bana bakarak dışarı çıkıyordu.
"Derdi ne bunların?"
"İnan bende bilmiyorum Ece"
"Bütün ders şu sürtük Güneş sana bakıp birşeyler anlattı"
"Bilmediğim birşey söyle"
"İyi,ne olduğunu öğreneceğim"
"Ben buradayım"
Ece sınıftan çıktı. Galiba kızlar tuvaletine gitmişti,nede olsa tüm dedikodular orada yapılıyor.
Bende kafamı sırama gömüp uyumaya çalıştım. Birkaç dakika sonra Ece geldi. Yüzünde acayip bir sinir vardı,onu ilk kez böyle görüyordum.
"Öğrenebildin mi?"
"Eylül... Güneş.... Senin herkesle yattığını söylemiş tüm okula, eski okulundan adını temizlemek için ayrıldığını falan."
"Hayal gücü çok genişmiş"
"Ne yani? Bu kadar mı?"
"Umrumda bile değil,zaten son ders. Yarın konuşurum onunla"
"Böyle sakin durduğuna inanamıyorum"
"Sen olsan şuan kız ölmüştü"
"Kesinlikle canım"
Zil çaldı.
"Aman be, bir iki dakika çalmadan dursaydın keşke"
Gülümsedim.
"Eylül cidden çok...sakinsin"
"Olay yarın çıkacak yavrum"
"Yavşamayı kes bebeğim"
Kahkaha atmıştık. Ece'yi seviyordum.
"Hoca gelecek geç yerine" dedim kıkırdarken.
Poyraz içeri girmişti. Acaba olanlardan haberi var mıydı? İnşallah yoktur.
Ders boyunca uyudum sanırım, zil çaldığında resmen dışarı ışınlandım. Kimseyle konuşmak istemiyordum.
Evde de şu veriklen proje ödevlerini bitirdim. Napalım sıkıntı başa bela.
-------------
İlk defa kendi kendime uyandım. Formalarımı giyip saçlarımı düzleştirdim. Kahvaltıya gittim ve olabildiğince oyalandım. Okula erken gitmek istemiyordum. En son ders başlamasın yarım saat kala yola çıktık.
Okulun merdivenlerinden çıkarken biri bana seslendi.
"Bir geceliğe ne kadar istersin"
"Ne diyorsun sen be!"
"Bir gecelik diyorum ne kadar para istersin?" kahkaha attı.
"İğrençsin"
"Sende çok seksisin, sert kızları severim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YA SONRA?
Random"Karanlıktan bahsediyordu ulaşabileceğim tek aydınlık, bana ben karanlığım mutlu olamazsın demişti. Sahi, mutlu olmayı isteyen kimdi?" Annesini kaybetmiş olan Eylül İzmir'e taşınır ve yeni bir hayata başlar. Beraberinde bir sürü sorunu çekmişti bata...