𝑩𝒆𝒏 𝑺𝒂𝒏𝒂 𝑴𝒆𝒄𝒃𝒖𝒓𝒖𝒎

• Fırtına Öncesi Sessizlik •

Hünkar Kadına , Faruk ise Hünkar'a bakmaya devam ediyordu ki Demir'in gelmesi ile ikisi de Demir'e döndü .

D: Buldum dosyaları .

Demir dosyaları masaya koyup çayından bir yudum aldı .

F: Oturmaktan vazgeçtiler herhalde

Demir elindeki çayı masaya koyup , anlamaz bakışlarla Faruk'a baktı.

D: Anlamadım
F: Yılmazlar oturmayacak galiba. Başka bir kadın vardı yanlarında

Hünkar Faruk'un sözlerinden sıkılmış , hem de aklındaki sorular ile boğuşuyordu

H: Kim taşınırsa taşınsın ! Bizi ilgilendirmiyor artık. Sizi de ilgilendirmesin Faruk Bey !

Faruk ve Hünkar'ın arasındaki soğuk savaş devam ediyordu .

Hünkar Faruk'a attığı ezici bakışların ardından ayağa kalktı

D: Nereye anne ?
H: Haminnenin yanına.
D: E iş konuşacaktık ...
H: Sen bana sonra anlatırsın.

Faruk'a tekrar bakış attıktan sonra konaktan içeri girdi .

Aklındaki sorularla boğuşan , içindeki kıskançlığı söndüremeyen tek Hünkar değildi .
Ali Rahmet'e aynı savaşı veriyordu.

Hünkar Faruk'un nasıl biri olduğunu iyi biliyordu , ki kendisinin de husumetli olduğunu biliyordu. Peki az önce gördükleri neydi ?

M: Baba , baba !..
A: Müjgan ?!
M: Kaç kere oldu sesleniyorum. İyi misiniz ?
A: İyiyim Hekim Hanım . Bir şey düşünüyordum da ... Sen ne diyecektin ?
M: Yemek hazırladık , bahçede yiyeceğiz.
A: Tamam geliyorum.

Demir, Faruk'a heyecanla ve kendinden emin bir şekilde yapacaklar yatırımları anlatıyordu .

Faruk ise Demir'i dinliyormuş gibi yapıp, konağın diğer tarafında yemek yiyen Ali Rahmet ile bakışıyordu .

D: ... öyle yaparız değil mi ?
F: E-efendim ?
D: Kârı diyorum.
F: Evet , öyle yaparız. Kusura bakma Demir ama benim gitmem lazım . Çok yorgunum
D: Belli , baksana duymuyorsun bile...
F: Teşekkürler anlattığın için
D: Teşekküre hacet yok , bunları bilmen gerekiyor zaten.
F: Haklısın , iyi akşamlar.
D: İyi akşamlar.
F: A Demir , Hünkar Hanıma selamımı söyle.
D: Söylerim.

Faruk arabasına atlayıp konaktan çıktı . Demir işler ile uğraştığından diğer tarafta yemek yiyen Yılmazları yeni görüyordu .

D: Sizin daha iyi günleriniz ...

Her zamanki gülüşünü attıktan sonra içeri geçti.

—————
Şehir kulübünde kadınlar heyecanla konuşup duruyorlardı. Hünkar'ın gelmesi ile sesler azalmıştı .

H:Günaydın kızlar!
B:Hoş geldin Hünkar'cığım
H:Hoş buldum Berika .

Çantasını yerine koyduktan sonra kadınlar göz gezdirdi . Merakları öylesine anlaşılıyordu ki gülmeden edemedi .

Kadınlar şaşkınlık ile Hünkar'a bakıyorlardı

H: Evet Yılmazlar taşındı

Kadınlar biraz utanıp bir az da aldıkları cevap ile şaşırmışlardı

Nedret: Ay olacak iş mi Hünkar Hanım ? Siz husumetli değil miydiniz? Nispet yapar gibi yanınıza taşınmak nedir ?
H: Hadsizler işte!

Kadınlar böyle böyle Hünkar'ı soru yağmuruna tutarken içeriye artık yabancı olmayacak biri girdi

Behice: Merhaba !