Şeytanın Elçisi

Bölüm-13 Huzur Içinde Uyusun

Gençler aşağıda plan yaparken yukarıda şunlar oluyordu. Morgan'ı yukarıda bir odada bağlamışlar ve işkence etmek için zihnine girmeye çalışıyorlardı. Fakat Morgan nasıl yaptığını bilmeden bunu engelliyordu. Lucifer:
-Lanet olsun! Bunu nasıl yapıyorsun?
Bayan Walker konuştu:
-Efendim bunun anlamını biliyorsunuz. Bizim güçlerimizi ancak çok güçlü bir sevgi engelleyebilir.
-ADRIAN! Sana güvenemeyeceğimi biliyordum sersem!
Adrian ağlıyordu:
-Çok üzgünüm efendim!
Morgan'ın ağzı bağlıydı ama çok sinirli gözüküyordu. Birşeyler geveliyordu. Ne söylediği anlaşılmasa da Adrian'a bağırdığı belliydi. Lucifer devam etti:
-Onu seviyorsun! Cevap ver! Onu seviyor musun!?
Adrian cevap vermedi.
-Bu durumda bana tek bir çözüm bırakıyorsun Adrian. İkiniz de öleceksiniz.Umarım cehennemde birlikte çok mutlu olursunuz. Öldür onları Margaret!
Adrian hiçbir tepki vermiyor sadece ağlıyordu. Morgan konuşmaya ve karşı koymaya çalışsa da elinden birşey gelmiyordu. Bayan Walker elinde şeytanın hançeri sandıkları bıçakla Adrian'ın arkasına geçti. Tam boğazını kesecekken Bayan Walker garip şeyler hisseti. Duvara tutundu ve konuştu:
-Efendim hizmetkârlarımız kötü durumda. Enerjilerinin tükendiğini hissediyorum.
-Ne saçmalıyorsun Margaret! Öldür şunları!
-Efendim gerçekten sorun var.
-Peki sen öldürmezsen ben öldürürüm. Ver şu hançeri bana!
O sırada aşağıdan sesler duyuldu. Bunlar Betsy ve Leo'nun sesiydi. "Lütfen! Lütfen arkadaşlarımızı bırakın! Lucifer ve Bayan Walker koşarak aşağı indi. Leo ağlamaklı gibi konuştu:
-Bakın biz savaşmak istemiyoruz, size zarar vermek istemiyoruz.
Bayan Walker bağırdı:
-Hizmetkârlarımı öldürdünüz ama!
Lucifer:
-Sakin ol Margaret. Belki yeni hizmetkârlarımız olur.
Leo devam etti:
-Arkadaşlarımızı bırakın. Gerekirse hizmetkâr olmaya da hazırız.
Lucifer güldü:
-Akıllı çocuklar.
Lucifer odanın içinde yürüyordu. Bir süre sonra Eleanor'un saklandığı yere doğru yürüdü. Eleanor bu fırsatı kullanmak istedi ve elinde şeytanın hançeri ile birlikte saklandığı yerden çıktı. Fakat gördüğü Victor'ın bedeni olduğu için duraksadı. Bu sırada Bayan Walker onu gördü ve bağırdı:
-Efendim arkanızda! Şeytanın hançeri onlardaymış!
Bayan Walker bir saniye daha beklemeden kaçıp gitti.
Lucifer tam Eleanor'a bakmak için dönecekti ki Eleanor onu duvara itti ve hançeri boğazına getirdi. Gözlerine baktı ve ağlamaya başladı.
-Victor! Ben... Ben bunu yapamam!
Betsy bağırdı:
-İnan bana Eleanor o Victor değil! Bunu yapmazsan herşey daha kötü olacak!
Eleanor Victor'un gözlerine bakmaya devam ediyordu. En sonunda konuştu:
-Özür dilerim Victor!
Ve hançeri karnına sapladı. Victor'un bedeni yere yığıldı. Lucifer'ın ruhu da Victor'u bırakıp cehennemine geri döndü. Leo yukarı çıktı ve Adrian ve Morgan'ı çözüp aşağı getirdi. Eleanor hâlâ şoktaydı. Betsy yanına gitti:
-Çok üzgünüm.
Eleanor Victor'a sarıldı ve ağlamaya devan etti:
-Özür dilerim! Seni koruyamadım,  affet beni!
Sonra da Betsy'e sarıldı ve hıçkırıklara boğuldu. Arkada Adrian konuşmaya başladı:
-Üzülme Eleanor! Lucifer onun ruhunu zaten öldürmüştü. Sadece bedenini kullanıyordu. Sen onu kurtarmış oldun aslında.
Eleanor kafasını yavaşça kaldırdı. Ayağa kalktı ve Adrian'a dogru yürüdü.
-Sen nasıl bu kadar kötü bir insan olabilirsin! Bunların hepsi senin yüzünden başımıza geldi farkında değil misin?
Bir tokat attı. Adrian tepki vermedi. Gençler de Eleanor'a destekleyici bir şekilde baktılar.
-Önce en yakın arkadaşımı aldın benden. Gelip özür diledin. Yardım edeceğim dedin. Ben sana inandım! Sen ne yaptın? Şimdi de sevgilimi aldın benden. Sonra da gelmiş konuşuyor musun?!
Bir tokat daha attı. Ama siniri geçmiyordu.
-Benim ne hissettiğimi düşünebiliyor musun?! Ama sen düşünemezsin çünkü senin duyguların yok! Bencilsin!
Kendin için hepimizi tehlikeye atıyorsun!
Tam bir tokat daha atacaktı ki Betsy geldi ona sarıldı.
-Artık sakinleşmen lâzım. Gel elini yüzünü yıkayalım.
Betsy Eleanor'u götürdü. Şimdi herkes sessizdi. Morgan Adrian'ın karşısına geçti ve konuşmaya başladı:
-Nasıl yapabildin? O kadar şey yaşadıktan sonra nasıl bu kadar soğuk kanlı olabildin? Yaşadığımız herşey başından beri planlı mıydı?
-Morgan yukarıda olanları unuttun mu? Birbirimize olan sevgimiz onların senin zihnine girmesini engelledi.
Morgan'a yaklaştı ve elini tuttu. Morgan sert bir hareketle elini çekti.
-Sen bizim arkadaşımızı öldürdün, bize ihanet ettin. Şeytanın söylediği iki kelime sayesinde affedileceğini düşünme!
-Emin olun böyle olmasını istemedim!

Biraz sonra kızlar geldi. Eleanor biraz daha sakin görünüyordu. Cesetleri gömmek için ormana gideceklerdi.
Böyle bir durunda cenaze töreni yapamazlardı. Adrian:
-Bende geleceğim! Bayan Walker'ın hizmetkârlarını öldürdünüz. Yani çok sinirli. Ormanda herşey olabilir.
Morgan:
-Bunlar da planının bir parçası mı?! Efendinle bizi ormanda öldürecek misiniz yoksa!
-Ben ciddiyim ve artık sizin tarafınızdayım.
-Bunu daha önce de duymuştuk sanki!
Leo:
-Senin şuan burada olman büyük bir hata. Hadi şimdi defolup git ve bizi rahat bırak!
Adrian cevap vermedi.
Gençler sessizce ormana doğru gittiler.
Leo ve Morgan hizmetkârların cesetlerini gömüyordu. Eleanor ağlamaya devam ediyor, Betsy de onu durdurmaya çalışıyordu. Sıra en son Victor'a geldi. Eleanor onu alnından öptü ve mezara koydular. Herkes içinden dua etti ve güzel dileklerde bulundu. En sonda Leo " Huzur içinde uyusun" dedi. Ardınan birlikte tekrarladılar "Huzur içinde uyusun!"