Selam 👋🏻 ben geldim ☺
Bölüm atmayalı yıl olmuş mudur? Son bölümde neler olduğunu unutanlar olabilir, lütfen geri dönüp bir göz atın^^
Şaka bir yana gerçekten boş vaktim çok az🤦🏻♀️
Neyse öyle ya da böyle yb atmayı başardım yehuu💪🏻💪🏻
Umarım sağlıklısınızdır. Kendinize çok çok dikkat edin.Keyifli okumalar 📖
Dudaklarının sıcaklığını hissettiğim o kısacık üç saniyede bile hayatımda yaşadığım en şok edici anın o an olduğunu hissetmiştim.
Neden böyle bir şey yaptığını bile anlamamıştım. Sarhoş muydu? Yoksa genelde yaptığı bir şey miydi?
Başımı geriye doğru çekip onu ileriye doğru itmemle gözlerinin şaşı gibi açılan kişinin bir tek ben olmadığımı anladım.
Pişman olmuştu.
Daha gözlerine baktığım ilk an anlamıştım bunu.
Gözleri, o küçüçük gözleri kocaman açılmış, ilk olarak bana sonra da yere bakmış daha sonra da benimkilerden kaçarcasına bütün sokağı dolaşmıştı.
Konuşmadı. Dudaklarının bir iki defa aralanıp kapandığını gördüm sadece.
Öylece kalakalmıştı, benim gibi.
Zaman mı durmuştu yoksa her şey ağır çekimde mi ilerliyordu?
"Gelsene içeri ne bekliyorsun?"
Annemin sesi ikimizi de ürpertmişti. Neyseki Sunggyu kapının önünde olduğundan annem onu göremezdi.
Titreyen bacaklarımı hareket ettirmeyi başararak Sunggyu'nun yüzüne bakmadan kapıya yöneldim ve yine arkama bile bakmadan kapıyı açıp içeri girdim.
~~~~~~~
" Çok kötüsün! Bana kurabiye yapacağına söz vermiştin! " diye mızmızlanan Myunsoo ön sırama oturmuş kalemle deferime çizikler atarak şaheser denilecek şeyler çiziyordu.
" Bir dahaki zamana.. " dedim çizdiği kızın burnunu dikkatle incelerken.
" Hep aynı şeyi söylüyorsun! "
O her detayı ile dehşet verici günden beri bir hafta geçmişti. Ve tahmin edilir bir şekilde Sunggyu okula gelmiyordu. Ara sıra Sungjong'un ve Myungsoo'nun bakışlarından şüphelenip "acaba onlara söyledi mi" düşüncesine gitsem de onlara onun hakkında hiçbir şey sormuyordum. Ne gariptir ki onlar da bana onun hakkında hiçbir şey söylemiyorlardı.
"Bugün dışarıya çıkalım mı seninle? Hem senin sevdiğin tavuktan da yeriz?"
Myungsoo dışarıdan bakıldığında kaya gibi sert ve soğuk biriydi, ama onun içinde herkesin göremediği 5 yaşında bir çocuk vardı.
Çizimini bitirirken gülümsedi. "Gönlümü nasıl alacağını biliyorsun."
"Çok güzel çizdin. Ressam mı olsan?"
" Seni çizdim." dedi. Oysa ikimiz de beni çizmediğini, kampta ona ilk öpücüğünü veren o kızı çizdiğini biliyorduk.
" Tabi öyledir. Ben de bu kadar güzelim ya! "
~~~~~~~~
Önündeki tavuklar yetmediği için benimkini de yiyen Myungsoo son lokmayı ağzına aldığında az daha boğuluyordu.
Su ve sırtına birkaç yumruk ile ucuz atlatmıştı.
Onun yanında kendimi tam bir anne gibi hissediyordum.
"Az daha ölüyordun yavaş ye!" dedim peçeteyi uzatırken.
"Ben salak mıyım da bütün bu olayların sonunu görmeden öleyim?" dedi... dedi ama söylediği şeyi 10 saniye sonra fark edebildi.
"Bütün bu olaylar?"
"Şey.. yok. Yok bir şey demedim. Bütün bu tavuklar bitmeden ölür müyüm dedim. Hadi kalkalım, biraz temiz hava alalım."
Kendi çantasını da benimki ile birlikte alarak masadan kaçtı.
Ardından ben de masadan fırladım ve arkasından koşturarak ona yetişmeye çalıştım.
Nihayet ona yetiştiğimde "neyden kaçıyorsun" diye sorabilecek kadar nefesim kalmıştı.
" Hiçbir şeyden. Kısa bacaklı olan sensin. Benim 1 adımım senin 5 adımın."
"Konuyu değiştirme" diye bağırdım. Bu sefer gerçekten ciddi bir surat ifadesi takınmıştım. O da bunu gördüğünde kaçışın olmayacağını anladığından gülümseyen surat ifadesini değiştirdi. Böyle zamanlarda, ciddi bir ifadeye büründüğünde ya da işine odaklanmış çalışırken yüzündeki sert ifadeye gömülmüş olduğu zamanlarda, Sunggyu ona " L " derdi. Nedenini henüz keşfedemesem de o an karşımda olanın Myunsoo değil L olduğunu biliyordum.
"Tamam. Konuşalım."
Vay canına, ses tonu bile değişmişti sahiden.
"Evet seni dinliyorum. Nedir bu olaylar dediğin şey? Ya da şöyle sorayım.. Sunggyu'nun benden sakladığı şey ne?"
Cevabı duymayı istemediğimi bu soruları yüksek sesle sorduğum anda anlamıştım.
Ya kötü bir şey söylerse? Ya bu işin sonu kötü biterse?
Myungsoo aklımdaki bu düşünceleri bilmediğinden tek nefeste gerçeği söyledi. Gerçeği demeyelim tabii, pastanın üstüne konan süslemeleri diyelim... daha "pasta" olaylarına gelmemiştik bile!
"Mr. Antonio, Sunggyu'nun abisi."
~~~~~~~~
Eveeeettt. Nihayet aylar sonra bir bölüm geldi ve nihayet büyük pastanın küçük sıralarından birini öğrendiniz hehehehe ^^
Umarım sonraki bölümlerde de benimle olursunuz ♡
Sağlıkla huzurla ve mutlulukta kalın🎂
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SCHOOL 2019-2020 / INFINITE
Fanfictie"Nereye gidersen git, kiminle olursan ol, aklında hep ben olacağım Lee Soul, bunu unutma!" - ( ? )