Sabah gözüme gelen ışıkla rahatsızlanarak gözlerimi açtım.Yattığım yeri kavrayınca aklıma gelenlerle gülümsedim.Dün gece olanları hatırladıkça hem heyecanlanıyor hem de utancımdan ölüyordum.
Kaplan Can gitmiş yerine kedi Can gelmişti.
Kafamı kaldırıp göğsünde uyuduğum adama baktım.Dün gece istekliydi ama bana karşı nazik davranmış ve elinden geldiğince canımı yakmamıştı.İlk başlarda canım yansa da bu bir süre sonra zevke dönüşmüş ve aklımdan silinmeyecek anlar yaşatmıştı bana.
Şimdi de göğsünde huzur içinde yatıyor ve nefes alışverişini izliyordum.Dudaklarından saldığı sessiz nefesler içimi huzurla dolduruyordu.
Birden kıpırdanmadısıyla irkildim.Göz kapaklarını aralayarak mavilerini sundu bana.O mavilerin içinde hapsolmak istiyordum bazen.
Ne çabuk kapılmıştım ona.Çok kısa bir zamanda diğer yarımı bulmuş gibi hissediyordum.O varsa başkasına gerek yoktu sanki.
"Günaydın,bebeğim."demesiyle gülümsemem daha çok yayıldı yüzüme.
"Günaydın."dedim ve kocaman sarıldım çıplak gövdesine.
"Acıktın mı?Bir şeyler yiyelim istersen."
"Kurt gibi acıktım hem de Barış.Dışarıda yesek olur mu?Hiç uğraşasım yok şimdi."
"Acıkırsın tabi çok yoruldun dün gece."dedi.Göz kırparak.
İşte o böyle rahat rahat konuşurken ben utancımdan yerin dibine giriyordum. O kadar utanmıştım ki hızla yataktan kalkmaya yeltendim.Çırılçıplak olduğum aklıma gelince durdum.
"Can,utanmana gerek yok.Allah aşkına dün gece 'Devam et Barış.' diye çığlıklar atan Can nereye kaçtı?"
"Ya sen beni sinir etmek için mi yapıyorsun?Utanıyorum anla işte.Hadi sen şimdi çık odadan geliyorum ben de."diyerek zar zor odadan çıkardım onu.Ben de kahvaltı için hazırlanmaya başladım.Dün çıkardığım kıyafetlerden başka kıyafetim olmadığı için onları giydim yeniden.
Dışarı çıktığımda Barış'ı çiçeklerini sularken gördüm.Bir yandan da onlarla konuşuyordu.
"Güzelim benim büyüdün mü sen?"diyerek sardunyaya suyunu verdikten sonra bana döndü.
Güzelim ne kadar çok yakışıyordu ağzına bu kelime.
"Hazırlandın mı yavrum?Çıkalım hadi."
O kapıdan çıkarken benim düşündüğüm tek şey 'yavrum' kelimesinin ondan başka kimsede bu kadar güzel durmayacağıydı.
Düşünmekten kurtulup peşine takılarak merdivenlerden indim ve bana kaskı uzattı.Aslında hala korkuyordum ama yanımda o vardı artık.Hiç tereddüt etmedim kaskı tek hamlede geçirdim kafama ve arkasına geçip kollarımı sıkıca doladım ona.
Kısa bir yolculuğun ardından dekorasyonu muhteşem olan bir yere gelmiştik.İnsanın burda tok olan karnı acıkırdı resmen.
Biz de o kadar açtık ki hemen siparişlerimizi verip beklemeye başladık.
"Keşke evde yeseydik Can.İşimiz de yoktu.Kahvaltının üstüne tatlı niyetine seni yerdim."
"Vallaha o kadar kötü bir flört taktiğiydi ki utanamadım bile Barış."dedim ufak bir kahkaha savurarak.
"Flört etmiyorum Can.Ciddiydim ben."dedi göz kırparak.
"Ciddi ciddi baya yani.Bana uyardı aslında."dedim.Bu sefer göz kırpma sırası bendeydi.
"Uyar mıydı?Cidden mi?Hadi kalk gidelim o zaman.Ben hesabı ödemeye gideyim."dedi heyecanla.
"Saçmalama Barış ya.Ölüyorum anlasana.Açlıktan ölüyorum."
"Aman iyi be."diyerek konuşmamızı sonlandırdı.
Böyle istekli olması çok hoşuma gidiyordu aslında.Ben de istekliydim ama henüz utandığım için kendimi salamıyordum.
Düşüncelerimi bölen kahvaltımızın gelmesi oldu.Ben nefes almadan yemeye başladım tabi.
"Can,sen bana nefes alıyorken lazımsın.Boğulmadan bu sofradan kalkman daha iyi olur.Az yavaş ye."
"Ya sen kendi tabağınla ilgilen ben bir şekilde hayatta kalırım canım."
"Canım mı dedin sen?Vay be herifin romantik olabilmesi için karnını doyurmak gerekiyormuş.Bu saatten sonra suyunu ve mamanı eksik etmek yok kedicik."
"İsabet olur." dedim ve yemeye devam ettim.
Tabağımı silip süpürdükten sonra arkama yaslandım ve karnımı okşamaya başladım.Baya iyi yemiştim.Barış'ın tabağına baktığımda kalmış olan zeytini gördüm ve arkamızdan ağlamasın diye ağzıma atıverdim.
Kafamı karşıya diktiğimde gördüğüm kişiyle zeytin soluk boruma kaçtı.
Durmadan öksürüyordum.Barış sırtıma aralıksız vuruyordu.Son vuruşuyla zeytin ağzımdan çıkıp malum kişinin ayağının dibine düştü.
'Derya.'
Kafasını çevirip beni görür görmez koşarak yanıma geldi.Kollarını bana sardı ve konuşmaya başladı.
"Sevgilim,çok özledim seni.Sen de beni özledin mi Can?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FEEL ALİVE | CEMBAR (TAMAMLANDI)
Jugendliteratur"Yaranı yok edemeyiz belki ama güzel anılarla acısını hafifletebiliriz Can."