Fuck you, Teacher! (Chanbaek)

Unforeseen

Baekhyun

"Herkes kitapları kaldırsın! Çantalarınızı aranıza koyun. Süreniz gidiyor, hadii!" diye cırlayan kimyacının sesiyle göz devirmiştim. Kaşar karının cırtlak sesi beynimde tahtaya sürten tırnak etkisi yapıyordu. İkisine de asla tahammül edemiyordum. Sınıf kapısı açılıp kapıda canım(!) Chanyeol hocam gözüktüğünde ise tahammülsüzlük seviyem 3'e katlanmıştı.

Kimya sınavına girerken görmeyeyim bari seni amına koyayım. Şimdi uğursuz gelecek ve ben düşük alacaktım kesin. İkinci bir edebiyat vakasını kaldıramazdım. Sanayinin yolları taşlıydı.

Kimyacıyla gülerek aralarında bir şey konuştuklarında sınav kağıtlarını aralarında paylaşmışlar ve ardından kimyacı sınıftan çıkıp gitmişti. Ne? Sınavda gözetmen bu mu olacaktı? Hay, amına koyayım böyle şansın...

"Sınavınızda size ben eşlik edeceğim. Başarılar, çocuklar!" dediğinde koyun sürüsü de onu hep bir ağızdan teşekkürler hocam diye yanıtlamıştı. Ben hariç tabii. Ben koyun olmam, çoban olurum hocamm!

Tek tek sınav kağıtlarını dağıtırken benim sırama gelince piç bir gülümseme vermiş ve kulağıma eğilerek "Umarım kimyan da edebiyatın kadar kötü değildir, Byun." demişti. Siktir git amına koyduğum dalga geçiyordu bir de.

"Yok hocam, benim fobim sadece edebiyata ve size." diyerek ben de aynı sırıtıştan ona bahşetmiştim. Bir defol git başımdan, şeytan! Senin yüzünden sol tarafımda bulunan melek, şeytanla konuştuğum için bana sınırsız günah point yazacaktı.

Bana göz devirip dağıtma işlemine kaldığı yerden devam ettiğinde sonunda bitirmiş ve tahtanın önüne gelmişti. "Şu andan itibaren konuşmanız yasak. Sınav başlamıştır." dediğinde dikkatimi sınav kağıdına yönelttim. Hmm, sorular zor değildi. Tek tek hepsini çözerken yirmi dakikanın sonunda nihayet son soruya gelmeyi başarmıştım.

"Yanıcı maddelere beş örnek veriniz."

Ne?

Şaşkınca soruya bakmaya devam ederken cevabı düşünmeye çalışıyordum. Amına koyayım ya! Bu sorunun cevabını hatırlamıyordum. Çünkü o konunun işleneceği gün, bizim şerefsizlerle internet kafeye Lol atmaya gitmiştik.

Tedirgince soruya bir bakış attığımda yine zekama kaldığımı anladım. Hadi, beynine kuvvet aslanım! diye içimden kendime gaz verirken örnekleri sıralamaya başladım.

1.Kalbim
2.Silikon meme
3.Kai'nin tavukları
4.Lay'in unicorn kitapları
5.Sehun'un pezevenk gömlekleri

Yazdığım cevaba gururlu bir anne gibi bakarken arkadan birinin bana fısıldadığını işittim. "Pişt, Baek birinci sorunun cevabı ne?" diyerek pezevenk Sehun konuştuğunda göz devirdim. Ben bitirmiştim, şerefsiz hâlâ ilk soruda mıydı?

Hocaya göz atıp bu tarafa bakmadığına emin olduktan sonra kağıdımı hafifçe yukarı kaldırıp soruları görmesini sağladım. Hepsini tek tek geçirmeye başlarken tam o sırada pezevenk hoca bizim tarafa gelmeye başlamıştı. Panikle kağıdı indirip sorularla ilgileniyormuş gibi yaptığımda arka taraftan kağıt hışırtı sesi geldi.

"Amına koyayım, evladım intihar etti! Hocammm, hocammm! Yardım edin hocamm! Çocuğum kendini camdan attı!" diye yavşak Sehun haykırmaya başladığında hepimiz şaşırarak ona dönmüştük. Gördüğüm manzarayla hönkürerek gülmeye başladığımda Sehun bana doğru dönüp "Baek, ne olur sen yardım et! Gitti evladım! Yeğenin canına kıydı!" diye bağırmaya devam ediyordu.