DÖVMECİ || TEXTİNG

D|28

Herkese merhaba canlarım..

Nasılsınız? Nasıl gidiyor?

Şahsen ben pek iyi değilim, şöyle bir durum var her bölümde bölüm kısa olarak yazıyor şikayetinizi dile getiriyorsunuz. Ama bölümler ''Kısa Hikaye' içinde gayet yeterli. Lütfen, yorum yaparken 'Kısa Hikaye' içinde olduğunu unutmayalım. Sizi seviyorum!
Esenlikle kalın!

Sınır: 40+vote, 50+yorum

Bölüm şarkısı: Cihan Mürtezaoğlu, bir beyaz orkide.
*
"Hemen gevşemeyelim, yaptıklarının bir hata olduğunun farkına varsınlar." dedi Atlas sinirle. İkimizde telefona gömülmüştük.

Kartal Çağlayan: Özür dilerim, seni incitmek istemezdim.

Âlâ Karalar: Yüzüme karşı alayla bakarak mı incitmek istemedin beni?

Kartal Çağlayan: Orada Doğaç'a laf veremezdim.

Âlâ Karalar: He yani Doğaç'a laf vermemek için beni incitebilirsin?

Kartal Çağlayan: Hoşlanmadığın, sevmediğin birine bir yabancıya neden kırılasın?

Âlâ Karalar: Yaptığınız karaktersizliği örtmek için bunu mu kullanıyorsun?

Kartal Çağlayan: Neyi kullanıyorum, Âlâ?

Âlâ Karalar: Benim ve arkadaşımın duygularıyla oynamaya çalıştınız.

Kartal Çağlayan: Hayır Âlâ, seni kandırmak isteseydim tavlardım. Ama ben seni tavlamadım olduğum gibi konuştum. Olmadığım biri gibi davranmadım. Üstelik seni tavlayabilirdim ki bunu aşağılamak açısından söylemedim sadece seni kandırmak istemedim, üzülmeni istemedim. Üzülmenin sebebinin ben olmasını istemedim. O yüzden arkadaşın geldiğinde onun yalanını sana söyledim.

Âlâ Karalar: Düşünmeye ihtiyacım var, kafam karmakarışık ben daha Doğaç'la ne konuşacağımı bile bilmiyorum. Dürüstlüğün ve beni kırmamak için uğraştığın için teşekkür ederim.

Kartal Çağlayan: Lütfen güzel düşün, bana dön olur mu?

Hafifçe tebessüm ettim, gerçekten uğraşıyordu. Gerçekten onu affetmemi istiyordu.

Atlas Yargı Ağzından

Kendimi öyle savunmasız ve çaresiz hissediyordum ki, ne yapacağımı bilmiyordum. Bir taraftan en yakın arkadaşımızın yalanları, bir taraftan sevdiğim adamın beni kandırmak istemesi. Evet ona söylediğimin aksine onu seviyordum. Agâh'ı ilk gördüğümde ona karşı bir hoşlantı içindeydim. Zamanla gittiği yerlere gittiğimde yani karşılaştığımızda içtiği şeylere bile dikkat ediyordum. Sonra instagram üzerinden takipleşmiştik ve bana yazmıştı. O günkü mutluluğumu anlatamam. Bir ay konuşmamızın sonunda bana görüldü atmıştı, hiç olmayacak bir şey için.

Agâh Demirel: Özür dilerim, Atlas. İnan hiç böyle bir durum yaşanmasını istemezdim.

Atlas Yargı: Emin misin istemediğine, kendinden çok emindin?

Agâh Demirel: Tek amacım o şerefsiz Doğaç'a bir ders vermekti. Seni üzmek kırmak isteseydim zaten seninle güzelce oynardım. Ama ben sana kıyamadım.

Atlas Yargı: Çok sağol ya bir de kıysaydın, lütfetmişsiniz. Özrün kabahatinden büyük resmen.

Agâh Demirel: Atlas çok güzel bir kızsın, senin üzerinden iddiaya girip seninle oynayabilirdim. İddiayı kazanmış olurdum. Ama ben geldim sana söyledim.

Atlas Yargı: Evet ben çok güzel bir kadınım ama sen beni ikinciye kaçırıyorsun. İyi günler Agâh Demirel.

Agâh Demirel: Atlas, lütfen..

Görüldü bıraktım,  kendi intikamımı kimsenin eline bırakamazdım.

Âlâ Sezen Karalar ağzından

Atlas'ın mesajlarını okuduktan sonra hin bir şekilde gülümsedim. "Akşam bara gideceğiz." dediğinde zilin çalmasıyla Atlas heyecanla ayaklanıp kapıya koştu.

İki elinde iki beyaz orkideyle içeri girdiğinde şaşkınlıkla doğruldum.

"Kimden?" diye sorduğumda, kinayeli şekilde güldü. Orkideyi elinden aldım:

"Özür dilerim, özür dilerim, özür dilerim, özür dilerim, özür dilerim. Çok üzgünüm, bunu telafi edeceğim."
- KARTAL ÇAĞLAYAN.
***
Bölüm sonu..

Sizi seveyrum, bir sonraki bölümde görüşürüz..

Öyle uzaktın ki bana
unuttum
yanı başımda
olduğunu.
-Rupi Kaur

Aile güçtür.